"İçme"

İSKİ Genel Müdürü, "İstanbul'un suyu tertemiz" diyerek durumu abartıyor...

İSKİ'nin iyi niyetli çalışmalar yaptığını biliyoruz. Ama Genel Müdür Veysel Eroğlu'nun son "klorda kanserojen madde" iddiaları karşısında takındığı tavrı da abartılı bulduk. Nasıl "kanserojen madde" iddialarının sahipleri, "İstanbul suyuna katılan klorda fazla bekletme dolayısıyla kloramin adlı kanserojen maddenin oluştuğu"nu savunarak biraz abartılı bir tez ortaya atıyorlarsa, Sayın Eroğlu da, "İstanbul'un suyu tertemiz" demekle, durumu biraz abartıyor. Hele, çeşmeden doldurduğu bir bardak suyu içerek objektiflere poz vermesi bizce oldukça "grotesk" bir gösteriydi.

Su havzaları civarında İSKİ'nin de kabul edip şiddetle yakındığı çarpık yapılaşma, kimsenin inkar edemeyeceği bir "su kirlenmesi"ne yolaçıyor. İSKİ'nin bizzat kendisi bu tehlikeli olguyu önlemek için çözümler araştırıyor, İTÜ ile ortaklaşa "denetleme/caydırma programları" oluşturuyor.

Dolayısıyla çeşme suyunu "içme suyu" olarak kullanmak, ne kadar klorlanıp mikroptan arındırılırsa arındırılsın fazla güvenli sayılamaz. Zaten artık sadece İstanbul'da değil, Türkiye'nin hiçbir yerinde "orta gelir ve bilinç düzeyi"ndeki insanlar çeşme suyunu "içme suyu" olarak kullanmıyor.

Yine de çeşme suyunu ister istemez dişimizi fırçalarken, yıkanırken, yüzümüzü yıkarken kullanıyoruz. Yani ağzımız, vücudumuz onunla temas ediyor. İSKİ Genel Müdürü'nün açıklamaları bizce, "çeşme suyunun bu bağlamda sağlığımıza bir zarar vermeyeceği" güvencesiyle sınırlı kalsa daha bilimsel, gerçekçi, inandırıcı ve iç rahatlatıcı olur.