kapat

01.11.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Magazin
banner
Sabah Künye
Ata Yatirim
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

YeniBinyil
Turkport
1 N U M A R A
Sabah Kitap
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
banner
HINCAL ULUÇ(uluch@sabah.com.tr )


İzmir'in Avukatları(!) varmış..

"KARAR önce özgür vicdanların" diye diye bitiriyordu Erkin Usman, Yeni Asır'daki yazısını..

"Oto Park'ın Kader Haftası" diye başlamış, İzmirli Usta..

Oto Park, İzmir Karşıyaka'da yapılmış ve hizmete açılmış, çağdaş bir kapalı ve çok katlı yapı.. Hele Karşıyaka'nın daracık yollarını bilenler için, burada yüzlerce aracı park edecek bir binayı yapanların herhalde heykeli dikilmeli diye düşünüyorsunuz.. Ve de çok yanılıyorsunuz..

İzmir içinde, İzmir düşmanı bir grup var.. Çoğu hukukçu.. Yasaların püf noktalarını, boşluklarını iyi bildikleri için, önlerine gelen dosya üzerinde karar veren mahkemelerden istediklerini almaları zor olmuyor..

Ve bu hukukçular, İzmir'de ileriye doğru her gelişmeye karşı çıkıyorlar..

Karşıyaka'nın büyük sorununa çözüm getiren Oto Park da bunlardan sadece biri..

Kentte park yeri iyice sorun olunca, Belediye işe el koymuş. Önce ihale yapılmış.. Ses yok.. Görkemli törenle temel atılmış, ses yok.. İnşaat yükselmiş, ses yok.. Tam aş pişmiş.. Al sana soğuk su.. Yıkım davaları açılmış..

Otopark bitmiş. İçine her gün yüzlerce araba park etmeye başlamış. En altı minibüslere ayrılmış. Hükumet ve Adliye sarayını çevreleyen duraklar, çirkin bekleme yerleri buraya taşınmış. Karşıyaka nefes almaya başlamış..

Al sana yıkım kararı..
Karşıyaka eski belediye başkanı Kemal Baysak, "Madem mahkeme kararı var, şimdi toplumsal uzlaşma zamanı" diyor..

Niye uzlaşma.. Otoparka trilyonlar harcanmış. Ulusal servet çöpe atılmasın.. Niye uzlaşma.. Otopark iki yıldır, Karşıyaka'ya hizmet veriyor. Yıkılırsa, buradaki araçlar ve minibüsler yeniden sokağa dönecek, trafik rezil olacak..

Toplumsal uzlaşma ne?..

"Karşıyaka halkına soralım" diyorlar.. Karşıyaka da onların, oto park da.. Onlar karar versinler..

Makul değil mi?..

Hayır.. Olmaz..

İzmir Baro Başkanı Noyan Özkan, karşı çıkıyor..

"Bu bina yıkılacak, oluşan zarar, ilgili kişilerden tahsil edilecektir.."

Hırsa, kine, öfkeye bakın..

Topluma bu kadar yararlı trilyonluk bina yıkılacak.. Sonra da bu trilyonlar, bu binanın yapılmasına izin verenlerden mahkeme kararı ile geri alınacak..

Olur.. 300 milyon lira maaşlarının dörtte birine haciz konarak, 7 bin senede öderler, ne çıkar?..

Bir de tehdit ediyor, Başkan..

"İnsanları mahkeme kararlarının uygulanmamasına çağırmak, yasanın suç saydığı eylemi övme niteliğinde bir Anayasa ihlalidir.."

Anayasa ihlali.. Türk Ceza Kanunu 146.. İdam..

Breh breh..

Yahu başkan.. Yüzlerce idam kararı var, mahkemeleri Meclis'te bekliyor.. Bir yandan da, bütün Türkiye aydınları ayağa kalkmış "İdam edilmesinler.. İdam kalksın" diye bağırıyorlar.. Şimdi asalım mı, bunların hepsini, Anayasayı ihlalden..

Yapma gözümün içi.. Yapma..

Kararı İzmir Belediye Başkanı Ahmet Priştina verecek..

Ve biz bu kararla Priştina, kimin yanında, onu göreceğiz..

Oyları ile onu oraya getiren İzmir halkının mı.. Yoksa..

Erkin Usman ne diyor:

"Karar özgür vicdanların.."
Priştina'da özgür vicdan var mı, yok mu onu göreceğiz..

Ben bir şey daha görmek istiyorum.. Karşıyaka halkının oto parkına sahiplenmesini.. Ensesine vur lokmasını al, kölelerden olmadığını kanıtlamasını..

İzmir İzmirlilerin mi, yoksa her gelişmeyi durdurmak, İzmir'i çağdışılığa mahkum etmeye çalışanların mı, asıl onu görmek istiyorum işte..

Bu İzmir halkının ve Belediye Başkanının sınavıdır aslında..

TEBESSÜM
Zenci kadın koluna bakıp makyaj yapıyormuş, neden?.

Karakolda ayna var da ondan..

(Uğur Pembecioğlu'ndan)

BİZİM DUVAR
Avşar Kızı mahkemelik olacağını bile bile profesöre eşek dedi.. Ama en azından avukata para vermeyecek.. Savunma dizisinde iyi staj yaptı.

Hakan&Utku

Atatürk'e gölge..
CUMHURBAŞKANLIĞI, çeşitli federasyonların dandik organizasyonlarına kendi adını vermelerini yasakladı.. Artık Cumhurbaşkanlığı Kupası yok..

Ya ne var?..

Atatürk Kupası.. Utanmazlığın bu kadarı olmaz..

Cumhurbaşkanının "Beni alet etmeyin" dediği, dandik gazoz maçına "Atatürk" adı ile güya anlam verilecek.. Ayıba bakın..

Galatasaray- Beşiktaş bugün Ankara'da Atatürk adı altında oynayacaklar..

Niye oynasınlar..
İkisinin de haftaya Avrupa Kupalarında iki kader maçı var.. Galatasaray bu yüzden lig maçını erteletmiş. Şimdi çıkar hem de ezeli rakibi Beşiktaş'la kıran kırana oynar mı?..

Beşiktaş, üç gün sonra ligde çok önemli puan maçına çıkacak. Daha üç gün sonra da Avrupa için "Tamam" ya da "Devam" maçı var.. Bu maçı ciddiye alması mümkün mü?..

Bu kadar gayriciddi, bu kadar zamansız, bu kadar gereksiz bir maça "Atatürk" adı verilir mi?..

Hadi üç beş reklam meraklısı buna teşebbüs etti.. Bu ülkede Atatürk adına sahiplenecek resmi otorite, ya da sivil toplum örgütü yok mu?..

Atatürk bu kadar sahipsiz mi?..

Pes!..

SEVDİĞİM LAFLAR
Dört şey asla geri gelmez. Söylenen söz, atılan ok, geçmiş yaşam, kaçırılmış fırsatlar.

Arap Atasözü
Kaza mı, katliam mı?

8 üniversite öğrencisi.. Daha hayatlarını yaşamadan..

Adına "Kaza" diyor gazeteler.. Oysa katliam.. Çünkü Has Turizmin şoförünün 100 ceza puanı dolmuş. Ehliyetine el koymuşlar, iki ay sonra geri vermişler.. Has Turizm gene otobüsün direksiyonuna oturtmuş onu.. Daha beş ayda trafik kurallarını allak bullak ederek 41 ceza puanına ulaşmış.. Ve de sonunda, kaygan yolda aşırı hız yapayım derken otobüse takla attırıp 8 öğrencinin ölümüne sebeb olmuş..

Bunun adı kaza mı şimdi?..

Dünyanın hangi ülkesinde buna kaza derler?..

Bakın bu Amerika'da olsaydı, aileler derhal dava açardı. Mahkeme bu gençlerin ne okuduklarına bakar, mezun olduklarından emekliliklerine kadar ne kazanabileceklerini hesaplar ve otobüs şirketini her biri için o kadar tazminat ödemeye mahkum ederdi..

Örnekleri var, ordan söylüyorum..

Fransa'da olsaydı, İçişleri Bakanı o gece televizyonlara çıkar ve bu şirketin otobüs işletme ruhsatlarının iptal edildiğini açıklardı.. Aynen böyle oldu.. Ordan söylüyorum..

Biz de..

Bizde bu şoför üç gün yatar.. 3 otuz gün ceza alır.. O da affa girer, gider yeniden Has turizm şirketi direksiyonlarına oturur ve yeni gençleri öldürür..

Aynen böyle oluyor, ordan söylüyorum..

Ayni yolda, gene Cumhuriyet Bayramı öncesi otobüs kazası olmuş, gene çoğu öğrenci 49 kişi ölmüştü.. Daha kanları kurumadı..

Ne oldu?..

Hiç!..

Onun için uygar ülkelerde böyle şeyler 40 yılda bir olur ve adı gerçekten "Kaza"dır.. Bizde ise nüfus planlaması gibi Allahın günü insanlar, aileler yok olur.. Adı da artık kaza değil, katliamdır..

Ama kimse umursamaz..

Ne birinci güç, yasama.. Ne ikinci güç, yürütme.. Ne üçüncü güç yargı, umursamaz..

Dördüncü güç medya mı?..

O unutur.. Hemen unutur, yeni katliama kadar..

Yazarlar sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır