kapat

01.11.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Magazin
banner
Sabah Künye
Ata Yatirim
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

YeniBinyil
Turkport
1 N U M A R A
Sabah Kitap
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Telsim
Canavar rapor aldı
Komisyon'un araştırmalarına göre en önemli sorunlardan biri alkol. TIR ve kamyon şoförlerinin yüzde 20'si sürekli alkol kullanıyor. Favori içkileri yüzde 27 ile bira. Bunların yüzde 80'i, 'Bir şişeden bir şey olmaz' diye düşünüyor...

TBMM Trafik Araştırma Komisyonu'nun aylarca süren çalışması sonucu hazırladığı taslak rapor, Türkiye'deki trafik terörünü ilk kez tüm boyutlarıyla gözler önüne serdi. Her 90 saniyede bir kaza, her 38 dakikada da bir vatandaşın yaşamını yitirdiği trafik terörüne karşı, terörle mücadele yöntemlerine benzer en sert ve en kararlı uygulamaların hızla yürürlüğe konulması istenilen raporda, ilginç saptamalar ve ilginç öneriler yer aldı.

Rapor en geç önümüzdeki hafta TBMM Başkanlığı'na sunulacak. İşte çok kapsamlı raporun bir özeti:

3 YIL YETER
Trafik kazalarının Türkiye'ye sosyo-ekonomik maliyetinin GSMH'nin yüzde 2.1'i oranında olduğu kaydedilen raporda, hız koşullarının yol koşulları yeniden gözden geçirilerek değiştirilmesi, bölünmemiş yollardaki hız sınırının aşağıya çekilmesi ve bu konuda ABD ile İngiltere'nin örnek alınmasıyla, ölü sayısının 3 yılda bugünkü düzeyin yarısına düşürülebileceği belirtildi.

BU SAATLERE DİKKAT
Raporda, trafik kazalarının yoğunluk seyri de açıkça ortaya kondu. Buna göre:

* Şehir içinde Ağustos-Aralık, şehir dışında ise Temmuz-Ağustos aylarında kazalar yoğunlaşıyor. Ölümler ise şehir içinde Ekim-Kasım, şehir dışında Temmuz-Ağustos periyodunda artış gösteriyor.

* Şehir içi trafikte en tehlikeli saatler 14.00-16.00 arası. Kazaların yüzde 15.36'sı, ölümlerin yüzde 12'si bu saatlerde yaşanıyor. Şehir içinde 04.00-06.00 saatleri arası en az kaza yaşanan zaman dilimi oluyor.

* Şehir dışında ise kazaların büyük bölümü 16.00-18.00 saatleri arasında meydana geliyor.

* Şehir dışında ölümlü kazalar 10.00-11.59 saatleri arası asgariye iniyor.

REKOR İSTANBUL'UN
Şehir içi kazaların yüzde 84.7'si 13 büyük şehirde meydana geliyor. Türkiye ortalama dikkate alındığında, şehir içi kaza rekoru yüzde 40 ile İstanbul'da. Şehir içi kaza rekoru sıralamasında Ankara, İzmir, Bursa, Kocaeli, Adana, Antalya, Konya, İçel, Samsun, Sakarya, Kayseri ve Eskişehir sırasıyla İstanbul'u takip ediyor. Ölümlü kaza rekoru da yüzde 16 ile İstanbul'da bulunuyor. Ölümlü kazaların yüzde 80'ini bölünmemiş yollarda oluyor

ALKOL TUTKUSU
Alkollü araç kullananların başında TIR ve kamyon şoförleri geliyor. Sürücülerin yüzde 20'si sürekli alkollü araç kullanıyor, yüzde 43'ü ise ara sıra alkol aldığını ifade ediyor. İlkokul mezunlarının yüzde 43.3'ü, ortaokul mezunlarının yüzde 43.2'si, lise mezunlarının yüzde 40.8'i, üniversite mezunlarının da yüzde 40.0'ı alkollü olarak trafiğe çıkıyor.

Türk sürücüsü en çok birayı seviyor. Sürücülerin yüzde 38'i bira, yüzde 27'si ise rakı içtiğini söylüyor. Bira içenlerin yüzde 80'i 'Bir şişeden bir şey olmaz', rakıcıların da yüzde 22'si 'Bir duble beni etkilemez' görüşünde.

POLİSİN DURUMU
Türkiye'de amir ve memur olmak üzere toplam 18 bin trafik görevlisinin bulunduğu kaydedilen raporda, bunlardan 5 bininin hiçbir trafik kursu almamış olduğuna dikkat çekildi. Emniyet Genel Müdürlüğü'nün "Trafik polislerinin iş hayatı ve stres" konulu araştırmasına da yer verilen raporda, şu değerlendirmeler yapıldı:

* Trafik polisleri haksız baskılara maruz kalıyor.

* Bu nedenle kural ihlallerinde toleranslı davranabiliyorlar.

* Polisler mesleklerinin halk tarafından saygın görülmediğine inanıyor.

*Haftalık ve yıllık izinlerin rahat kullanılamamasından büyük ölçüde etkileniyorlar.

* Son 10 yılda 101 trafik polisi görev başında, 15'i de intihar sonucu yaşamını yitirdi.

* Trafik polislerinin yüzde 85'i lise, yüzde 6'sı ortaokul, yüzde 9'u yüksekokul mezunu.

* Düşük ücret alınması, rüşvet alma riskini artırıyor.

* Trafik polisleri yasal yetkilerini kendi kişisel güçleri olarak algılıyor.

* Meslekten atılma kaygısıyla ruhsal ve fiziki sağlık sorunu olanlar doktora başvurmuyor.

OTOBÜS FİRMALARI
Raporda trafikle ilgili ilginç ve bugüne kadar açıkça ifade edilmemiş bazı tesbitler de şöyle sıralandı:

** Yolcu taşımacılığının yüzde 70-75'i otobüslerle yapılıyor. 1999 yılı itibariyle 517 otobüs firması, 6 bin 649 otobüs ile hizmet veriyor. Bu rakam, AB üyesi ülkelerdeki toplam otobüs firması sayısından fazla. Örneğin İngiltere'de tek bir otobüs firması bulunuyor.

* Yolcu taşımacılığının yüzde 96'sı, yük taşımacılığının da yüzde 89'unun karayolu ile yapılıyor. Diğer ulaşım türleri geliştirilmeli.

Komisyon deneyimsiz sürücülerin de kazaların artmasında önemli bir faktör olduğu kaydetti. Raporda deneyimsizliğin kazalardaki hata payının ilk yıl yüzde 30, ikinci yıl yüzde 17, üçüncü yıl yüzde 11 olduğu belirtildi.

Bu nedenle deneyimsiz sürücülerin en az 2 yıl gözetim altında tutulmaları istenilen raporda, sürücü belgelerinin 1-2 yıl gibi geçici sürelerle verilmesi, bu süre sonunda sicili temiz çıkanın sürekli ehliyet almaya hak kazanması önerildi.

Komisyon deneyimsiz sürücüler için hız limitlerinin, diğer sürücülerden 10-15 kilometre daha düşük tutulmasını da istedi.

ÖLÜMLER AZALDI
* Son 10 yıl içinde sürücü ve motorlu araç sayısı yüzde 50, kaza sayısı yüzde 380 oranında artarken, ölü sayısı ise yüzde 36 azaldı.

* Kazada yaşamını yitiren yayaların yüzde 31.4'ünü 1-15 yaş arası çocuklar oluşturuyor.

* Büyükşehirlerde meydana gelen kazalara daha çok kırsal bölgelerden göç ederek gelenler karışıyor.

* Yollar üzerinde 400 bin civarında standart levha, 100 bin metrekare bilgi levhası bulunmasına rağmen, yeterli değil. Levhalarının yüzde 30'u, çalınma ve kurşunlanma gibi nedenlerle her yıl değiştirilmek zorunda.

* Düzgün sinyalizasyon sistemi yok. Polislerin trafiğin akışını düzenlemesi, sürücüler ve yayaların sinyalizasyona uyma alışkanlıklarını olumsuz etkiliyor.

* Son 5 yılda kazaya neden olan yol kusurlarının başında yoldaki çukurlar, gevşek malzeme kullanımı, düşük banket ilk üç sırayı alıyor. Trafik kazaları genellikle düz yollarda ve kavşaklarda meydana geliyor.

*Bir araç yılda en çok 250 saat heraket halinde bulunuyor. Geri kalan 8 bin 510 saat hareketsiz kalıyor. Bu nedenle otopark sorunun çözümü, güvenlik açısından önem taşıyor.

* İstanbul il merkezinde 1 milyon araç bulunmasına rağmen, 63 bin otopark hizmet veriyor. En az 150 bin parke yeri olmalı.

*Şehir içi trafik polisleri gündüz mesailerinin yüzde 30'unu hatalı park yapan araçların kaldırılması için harcıyor.

* Trafik para cezalarının ancak üçte biri tahsil edilebiliyor.

Servisleri bayan şoförler kullansın

Raporda genel saptamalar olduğu kadar gayet somut

öneriler de yer alıyor: RTÜK'ten kapatılma cezası alan

TV kanalının bu süre içinde eğitici film göstermesi gibi

Komİsyon taslak raporda bir dizi ilginç öneride de bulundu. İşte bazıları:

* Trafik denetimlerinde hatası bulunmayan sürücüler ve yayalara çeşitli mağazaların indirim kuponları verilsin.

* Kursiyerlerinin karıştığı kazalar kurslarının siciline işlensin. Sürücü kursa öğreticisi yetiştirilen yüksek okullar, meslek liseleri açılsın.

*Ehliyet alımında başarı kabul edilen 100 üzerinden 70 puan alma sistemi değiştirilsin. Sürücülerin yüzde 30 bilgi eksiği ile trafiğe çıkmasına imkan tanıyan bu sistem yerine, 90 puan alma şartı getirilsin.

*Yeni açılacak anaokullarına minyatür çocuk trafik eğitim parkı yapma zorunluluğu getirilsin.

*Karayolu Güvenliği Eğitim ve Bilgilendirme Kurumu kurulsun.

*Eğitim amacıyla sinemalarda film başlamadan önce 5-10 dakika trafik eğitim filmi gösterilsin.

*Trafik Radyosu kurulsun.

*RTÜK'ün ceza verdiği TV'ler, kapalı oldukları dönemde trafik eğitimi programları yayınlasınlar.

SEZER İYİ ÖRNEK
* Trafikte rol modeli olan insanlar Cumhurbaşkanı, Başbakan, Bakan, Valiler, trafik kurallarına uymada örnek olmalı. Sayın Cumhurbaşkanı'nınca başlatılan "kırmızı ışıkta durma" uygulamasına tüm üst düzey yöneticiler katılmalı.

* Popüler futbol ve spor takımlarının sevilen oyuncuları, trafik eğitimine katkıda bulunsun, TV kanallarında gösterilecek trafik konulu eğitim filmlerinde rol alsınlar.

* Otobüs işletmecisi olacaklarda ağır suçtan hüküm giymeme, trafik yasasını ihlal etmemiş olma, yetkili makamlara yeterli maddi güvence verme şartı aranmalı.

* Hız sınırlayıcı donanımlar 2001'den itibaren zorunlu olsun.

*Yolcusu olmayan taksiler şehir merkezlerine sokulmasın.

*TSE okul servis aracı standardı belirlesin. Servis araçlarında her koltukça emniyet kemeri olsun. Dikkatli ve şefkatli olmaları nedeniyle servis araçlarında "bayan sürücüler" tercih edilsin.

*Bir yıl içinde 5 kez kırmızı ışık ihlali yapan, hatalı sollayan, hızlı kuralını çiğneyen sürücüler psikoteknik değerlendirmeden geçsin. Otobüs işletmecisi olacaklarda ağır suçtan hüküm giymeme, trafik yasasını ihlal etmemiş olma, yetkili makamlara yeterli maddi güvence verme şartı aranmalı.

*Teknik özelliğini kaybetmiş lastik kullananlara 100 milyon para cezası verilsin, 3 kez alkollü araç kullanırken yakalananların ehliyeti iptal edilerek, yeniden sürücü eğitimi alması sağlansın, 5 kez kırmızı ışık ihlali yapanın ehliyetine 4 ay süreyle el konulsun.

* Araçların plakası taşıt yerine taşıt sahibine verilerek, taşıtı izlemek yerine taşıt sahibi izlensin.

*Park yeri gösteremeyen kişilere araç satılmasın.

*Özel araçlar köprü geçişlerinde daha yüksek ücret ödesin.

*Yol kenarlarını manava çeviren satıcıların ticari faaliyetleri engellensin.

*Kamu kuruluşlarının mesai saatleri değiştirilerek, trafik zamana yayılsın ve sıkışıklık önlensin.

*Ülke genelinde tek bir acil yardım telefonu kullanılsın.

DİREKSİYONDAKİ ZAYIF KİŞİLİK
Araştırmada direksiyon başındaki Türk insanının kişilik zaafları, "İhmal, adamsendecilik, kaba cesaret, bilgisizlik, hız merakı, ciddiyetsizlik, kural tanımazlık" olarak sıralandı.

Raporda 1999 yılında Ankara, İstanbul ve İzmir'de yapılan ve "Türk sürücüsünün kimliği ve profili" konulu araştırmanın bulgularına da yer verildi.

Buna göre, kazaya karışan sürücüler trafik kurallarını daha çok ihlal ediyor ve abartılmış kendine güvenden kaynaklanan davranışları daha çok gösteriyor. Aynı araştırmaya göre, yüksek eğitim düzeyine sahip özel otomobil sürücüleri, taksi ve otobüs sürücülerine göre trafik kurallarını daha çok ihlal ediyor.

Raporda Türkler'in trafik kurallarına uymayı "zaman kaybı" olarak gördüğü de ifade edildi ve bu durum şöyle değerlendirildi:

"Burada üzerinde durulması gereken psikolojik dinamik, çaresizlik duygusu ve bu duygunun neden olduğu psikolojik sonuçlardır. Çaresizlik duygusunun insanda öfkeye, saldırgan davranışlara, strese ve duyarsızlığa neden olduğu bilinmektedir. Çaresiz ve çözümsüz bir durumda olduğuna inanan insan, olası tüm çözüm önerilerinin de işe yaramayacağını düşünür. Oysa trafikte düzeni sağlayan en önemli faktör, sisteme güvenmektir."

KAZA YAPAN SÜRÜCÜ
Raporda, kazalara neden olan Türk sürücü profiliyle ilgili şu bulgulara da yer verildi:

* Kazaların yüzde 98'i sürücü, yolcu ya da yaya olarak insan unsurundan kaynaklanıyor. Kazaların yüzde 96.5'i, ölümlü kazaların yüzde 79.8'i, yaralamı ka*aların yüzde 82.3'ü de sürücü hatasından meydana geliyor.

* Sürücülerin yüzde 87'si erkek, yüzde 13'ü bayan. Bayan sürücülerin kazaya karışma oranı yüzde 5.

* En çok 22-40 yaş arası sürücüler kaza yapıyor.

* Kaza yapan sürücülerin yüzde 41.21' i ilkokul mezunu.

Şebnem HOŞGÖR


Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır