kapat

14.09.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Magazin
Troy
Sabah Künye
Ata Yatirim
Sofra
Antik English
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

Turkport
1 N U M A R A
Sabah Kitap
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
ŞÜKRÜ KIZILOT(skizilot@sabah.com.tr )


Tasarrufçunun dolardaki avantajı

2000 yılının ilk sekiz ayında, tasarruflarını dolar olarak değerlendirenler, enflasyonun da üzerinde getiri sağlayarak, reel anlamda kazanç elde ettiler. Her ne kadar yetkililerce yılbaşından bu yana "tasarruflarınızı döviz olarak değerlendirmeyin" uyarısında bulunuldu ve döviz kur sepetinde de, yılbaşında öngörülen artış hedefi tutturulduysa da, dolarda durum farklı oldu. Tasarruflarını yılbaşından bu yana dolar olarak değerlendiren ve bunu da bankada mevduat olarak muhafaza edenlerin, kur farkı ve faiz gelirleri toplamı, 8 aylık enflasyon oranını aştı ve reel bir getiri sağladı...

Getiri şampiyonu
Geçtiğimiz hafta SABAH'ta yer alan bir haberde ayrıntılı olarak açıklandığı gibi, ilk sekiz ayda tasarruflarını değişik enstürmanlarda değerlendirenlerin tamamı enflasyona yenik düştüler. Başka bir anlatımla mevduat faizi, repo, tahvil, hazine bonosu, altın, fonlar, borsa ve dövizin getirisi, ilk sekiz aylık enflasyonun gerisinde kaldı. Bunun bir tek istisnası dolar gözüküyor. Dolara gelince;

* Dolar tasarrufu olan bir kişinin, yılbaşından bu yana "kur farkı" olarak sağladığı gelir yüzde 23 civarında. Bu oran 1 Eylül itibariyle yüzde 21 idi...

* Doların bankada döviz tevdiat hesabı açtırılarak belirli bir faiz karşılığı muhafaza edilmesi halinde, faiz getirisi de sekiz ayda yaklaşık yüzde 6 civarında. Doların tutarına ve bankasına göre, elde edilen faiz tutarı, aylık net yüzde 1'e de gelebiliyor. Özetle, 2000 yılının ilk sekiz ayında, doların getirisi kur farkı ve faiz toplamı olarak yüzde 27-29 civarında. Bu oran 13 Eylül itibariyle yüzde 29-31'i buluyor...

Vergi avantajı
* Banka mevduat faizi ve repo gelirleri, fon payı dahil yüzde 16.5 ve yüzde 15.4 oranında stopaja tabi. Doların en önemli getirisi olan kur farkı ise, stopaja tabi değil. Yıllık gelir vergisi beyannamesi ile beyanı da gerekmiyor. Sadece faizi, fon payı dahil yüzde 16.5 stopaja tabi.

* Tasarrufun TL. ya da döviz olarak offshore hesaplarda değerlendirilmesi halinde, stopaj sözkonusu değil. Ancak elde edilen gelirin tutarı ne olursa olsun yıllık gelir vergisi beyannamesi ile beyan edilip, gelir vergisinin ödenmesi gerekiyor. Oysa, Türkiye'deki bir bankada hesabı olan ve bundan örneğin 100 bin dolar faiz geliri elde eden bir gerçek kişinin, bu faiz gelirini beyan etmesi gerekmiyor. Faiz tutarı 1 milyon dolar da olsa durum değişmiyor.

* Türkiye'de önümüzdeki aylarda, bir devalüasyon yapılması sözkonusu değil. Ancak, uzun dönemde akla gelen olası bir devalüasyona karşı, ellerinde dolar bulunduranlar daha avantajlılar. Tasarruflarını TL. olarak muhafaza edenler devaülasyon halinde ciddi bir kayba uğrarken, elinde dolar bulunduranlar için böyle bir durum sözkonusu olmayacak.

Görüldüğü gibi, dolarla ilgili gelişmeler, 2000 yılının ilk 8 ayında kur farkı ve faiz getirisi yönüyle, doları en cazip tasarruf aracı haline getirmiş durumda. Buna diğer avantajları da eklendiğinde, tasarrufçuların bir süre daha dolardan vazgeçmeyecekleri anlaşılıyor...

Yazarlar sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır