Kantarın topuzu

Daha üçüncü haftada Karhan kırmızı kart gördü, Tayfur sarı kart cezalısı oldu. Nouma da bar çıkışı etrafı dağıttı, karakolda sabahladı. Bunlar kötü görüntüler. Futbolcu papaz değil. İzin gününde elbette eğlenecek. Ancak işin içine kaba kuvvet girdi mi, işte o zaman duracağız. "Efendim, tahrik var." Tamam, ama bunun karşılığı tekme, tokat, yumruk olmamalı ve de futbolcu sabah 05.00'te bar kapılarında görünmemeli.

Beşiktaş'ta tam kesinleşmemiş de olsa bir ceza yönetmeliği var. Scala, üç futbolcuyla ilgili değerlendirmesini yapacak. Yönetim de İtalyan hocanın raporu doğrultusunda son noktayı koyacak. Şimdi gözler öncelikle Scala'da. Acaba İtalyan teknik adam kendi getirdiği Karhan ve Nouma'ya ayrıcalık yapacak ve bu oyuncuları yönetmeliğin gerektirdiği gibi cezalandırmayacak mı?

Disiplinsizliğe af yok
Scala, prensiplerine bağlı, taviz vermeyen bir teknik adam. Saygın bir kişiliği var. Her futbolcusuna eşit davranıyor. Takımda hiçkimse imtiyazlı değil. Scala'nın kompleksi yok, insanları seviyor, kin duymuyor. Tartışmaya açık. Futbolcusunu karşısına alıp konuşuyor. Onların kalplerine girmek istiyor. Bu arada saha içinde ve dışında disiplinsiz davrananlara da acımıyor.

Teknik direktör, adalet kantarını çok dikkatli kullanmak zorunda. Kantarın topuzu kaçtı mı, kötü örneklere tepkisiz kalındı mı, eyvah! Ancak ceza işini de gündemde çok fazla tutmamak, bu işi iyice abartmamak ve kulüp içindeki ahengi de bozmamak gerekir. Hata insanlar için. Hata olacak, ceza verilecek ve çark aksamadan yine dönecek. İşte bu dengeyi sağlamak çok önemli.

Scala, duygularıyla hareket etmeyen, mantığı ön planda tutan, son derece deneyimli bir teknik direktör. Hiçkimse kuşku duymasın; Karhan ve Nouma için Scala en doğru kararı verecektir.