Ayrı bir model
Koalisyonlara alışacağız diyorduk, sahiden alıştık.
Türkiye 1991'den beri koalisyonlarla yönetiliyor.
80 öncesi de koalisyonlar yaşadık.
Meselâ 1961-65.
1973-74.....1975-77
Bunlar da hep koalisyon.
Yâni 50 yıllık demokrasi tarihimize bakarsak, bunun 16 yılı zaten koalisyonlarla geçmiş. Hatta CHP +11'leri sayarsak 18 yıl...
Yadırgayan kimse de çıkmamış.
*
Tek başına iktidar, 3 Partiye nasib'oldu.
Demokrat Parti (1950-60)
Adalet Partisi (1965-71)
ANAP (1983-91)
Gerisi koalisyon ve ara rejim.
*
Bundan sonra da tek başına iktidar beklemiyoruz. O artık tarihe karıştı.
Belki... 10 yıl sonra, 15 yıl sonra yeni bir Karaoğlan, yeni bir Demirel, Özal çıkana kadar, koalisyonlarla yetineceğiz...
Koalisyon hiç fena değil.
Hele 91'den sonraki koalisyonlar hep sağ-sol ittifakı'yla oluştuğu için, hırçın bir politika görmedik... Sağ'la sol, pek güzel uyuştu. Sağ'ın kavgası sağda kaldı, sol'un kavgası solda kaldı.. Yâni kendi içinde.
*
Zaten tek başına iktidar olup da ne yapacaksınız?
Ağzınızla kuş tutsanız, arka arkaya kazanacağınız seçim, sadece 2 dönemdir...
Sonrası güm.
Yâni 2 seçim zaferi... Ve 2 buçuk dönemlik iktidar.
İşte Menderes... 1950 ve 54 seçimlerinde şaha kalkıyor, 57'de dökülmeye başlıyor.
İşte Demirel... 1965 ve 69 seçimlerinde oy patlaması yapıyor, sonra 12 Mart'a çarpıyor.
İşte Özal... 1983 ve 87 seçimlerinde zafer kazanıyor... 89'lara doğru ise hız kesiyor.
Kaldı ki tek başına iktidarlar, büyük husumet cephesi de buluyor karşılarında...
Bunu Menderes'te de gördünüz, Demirel'de de, Özal'da da...
*
Koalisyonlar ise Ğhele sağ/sol partilerden oluştuysa- toplumsal uzlaşmayı da sağlıyor...
Siyasi tansiyon birdenbire düşüyor, sokak sâkinleşiyor.
Yanınıza karşı cepheden bir ortak alarak iktidar olursanız, başarısızlığınız bile büyük tepki getirmiyor.
MHP'yi şimdi muhalefette düşünseniz ya... DSP'yi muhalefette düşünseniz ya... Tozunu attırırlardı Türkiye'nin.
Hele ANAP yahut DYP tek başına iktidar olsaydı, husumet okları hep onlara saplanırdı.
Liberal sağ'la, hareketçi sağ'ın şimdi bir Demokratik sol partiyle ittifakı, -hiç değilse- bir siyasi sükunet ortamı sağlamıştır.
Yoksa, Apo meselesinden tutun insan hakları'na kadar, Af Kanunu'ndan tutun tahkim'e kadar, kimbilir ne gürültüler kopardı ülkede.
Memur Kararnamesi, bunun küçük bir göstergesidir... Orda bile zannederiz kol kırılacak yen içinde...