SABAH-İSTANBUL, basında ilklere imza atan SABAH'ın, yerel gazetecilikte başlattığı bir ilk..
İstanbul'la soluk alan, İstanbullu'nun yanında olan, onu koruyan, kollayan bir gazete....
Bizce İstanbul'un ta kendisi...
Çünkü SABAH-İSTANBUL, İstanbul'un yerlisi...
4 yıl önce yola çıktığımızda 4 sayfalık bir ektik...
Bugün 30 sayfalık gazete olduk...
Bunu siz değerli konuklarımızdan ve en önemlisi İstanbullu okurlarımızdan aldığımız destekle, güçle başardık..
Çıtayı hep yüksek tuttuk... Hedefe vardığımızda yılmadık kendimize yeni hedefler koyduk...
Sizlere kısaca da olsa SABAH Grubu'nun teknolojisinden söz etmek istiyorum...
Bir süre önce Avrupa'nın en büyük baskı kompleksi olan Print City'i Samandıra'da hizmete sokan SABAH, bu kompleksle büyük bir teknolojik devrimi gerçekleştirerek baskıda pro /WEB devrini başlattı...
Yalnız SABAH'ta ve tabii ki SABAH-İSTANBUL'da bulunan bu baskı teknolojisi sayesinde sizlere her sabah "dergi kalitesinde" pırıl pırıl gazete veriyoruz...
Dikkatinizi çekmiştir; SABAH ve SABAH- İSTANBUL diğer gazetelerden çok daha canlı... Kırmızılar gerçek kırmızı, maviler gerçek mavi, sarılar daha sarı... Üstelik diğer gazeteler gibi el boyamıyor... SABAH ve SABAH İSTANBUL'u okumak için eline alanlar, öteki gazeteleri okuduktan sonra yaptıkları gibi ellerini yıkamıyor...
SABAH-İSTANBUL, tüm özellikleri yanında medya değeri çok yüksek bir tanıtım aracı... Rakipsiz Sarı Sayfaları, bu sayfalardaki spot renkli ilanları ve pırıl pırıl reklamlarıyla İstanbul'un en büyük ve en etkili alışveriş rehberi...
Bu sayede hem İstanbullular'a, hem de iş dünyasına hizmet veriyoruz, kent ekonomisine büyük katkı sağlıyoruz...
Çünkü, alıcı ile satıcıyı sayfalarımızda buluşturuyoruz...
Sayın konuklar;
Sözlerime son verirken, bize bu imkanları veren karşılığında ise sadece dürüst habercilik yapmamızı isteyen gazetemizin sahibi Sayın Dinç Bilgin'e, teşekkür ediyor, hepinize saygılarımı sunuyorum...