Ak-Köpük Destanı

İstanbul Milletvekili Aydın Menderes ile sohbet ediyorduk... Ve "bir yaz rüyasını" konuşuyorduk.

"Rüya" DYP ile ANAP'ın "bir araya gelme" rüyası.

İki parti "anlaşacaklar."

Seçimde "hangisi daha fazla oy alırsa..."

"Başbakan" o partiden çıkacak.

Menderes "Size bir soru soracağım?" dedi:

- 1999'da Başbakan çıkaramayan bu iki partinin, bundan sonraki seçimde çıkarabileceği nereden belli? Siz bu işin (DYP ile ANAP arasında işbirliği arayışının) önünde, arkasında ne görüyorsunuz?

Menderes'in sorusuna "soru ile" karşılık verdik:

- Aydın Bey, kaç çeşit korku vardır

- Allah korkusu var... Yetmez mi?

- Yeter de... Başka... Hangi korkular var?

- Bilemedim... Siz söyleyin.

- Demirel korkusu.

- Doğru.

- MHP korkusu.

- Doğru.

- Baraj korkusu.

Aydın Bey güldü:

- Vallahi üçü de doğru... Korku dağları bekliyor.

***

Demirel'in ne "siyasi çalışması" var, ne "parti kurma hazırlığı."

Ancak, Süleyman Bey'in "rüzgarı bile" başkalarını korkutmaya yetiyor.

MHP'ye gelince...

Eskiden deniyordu ki "barajı geçemez."

"Geçtiği" görüldü.

Deniyordu ki "bunlara hükümet verilemez."

"Bu düşünce" de kırıldı.

Ve anlaşıldı ki...

"MHP, bu koalisyonu bozan taraf olmaz... Ama ortaklık şu veya bu sebeple bozulursa... MHP, muhalefette kalırsa, güçlenir... Eğer iş baskın seçime giderse... Yine güçlenir."

İşte "MHP korkusunun" nedeni.

Ve bu iki korkunun doğurduğu "baraj korkusu."

DYP ya da "ANAP ile DYP" önümüzdeki yasama yılında, Meclis'e "barajı yüzde 10'dan aşağıya çekelim... Yüzde 5'e indirelim" önerisiyle gelirlerse...

Kimseye "sürpriz" olmamalı.

***

Aydın Menderes dedi ki:

- Gösterişi (DYP-ANAP işbirliği) iyi de... Bu ağaç zor meyve verir.

Siyasette meyve "oy" dur.

Adnan Menderes'in 1957'de aldığı "yüzde 57 oy."

Demirel'in 1965'te aldığı "yüzde 53 oy."

Turgut Özal'ın 1983'te aldığı "yüzde 45 oy."

1999'da ise...

ANAP ile DYP'nin "toplam oyları" yüzde 25.

Şimdi iki parti "evlense..." Bu yüzde 25'i yakalamak bile hayal.

***

Eski Türk destanlarında "ana rahminden konuşulduğu inancı" vardır.

"Ak-Köpük" Destanı'ndan:

- Ak-Köpük'ün doğum zamanı geldi... Herkes toplandı... Ak-Köpük annesinin karnında şöyle seslendi... "Ben bu yolla doğmayacağım... Ben annemin karnının her yanını yırtarak doğacağım."

Menderes de, Demirel de, Özal da "siyaseten" öyle doğmadılar mı?

***

Merkez sağı "kendi tapulu mülkü" sananların, fark edemedikleri bir şey var...

Merkez sağ "paslandı... Küflendi."

Paslı demirin küfü, cila ile giderilmez.

Ayrıca...

At çalındıktan sonra ahırın kapısını kitlemenin de bir yararı yoktur.