kapat

09.07.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Magazin
Superonline
Sabah Künye
Atayatirim
Sofra
iku
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

Turkport
1 N U M A R A
Sabah Kitap
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Elim titrediğinde bu işi bırakacağım
Kalp ameliyatında devrim yapan Haldun Karagöz, 'Sizin kalbiniz nasıl?' sorusuna 'Bilmem, umarım iyidir' yanıtını veriyor

By-pass ameliyatlarında geliştirdiği metotla tıpta Türk mucizesine imza atan kalp cerrahı Doçent Doktor Haldun Karagöz, SABAH'a konuştu. İşte tıp dünyasında mucize yaratan Haldun Karagöz'ün dünyası:

* Ameliyatlara nasıl hazırlanıyorsunuz?

* Bu bir temel işi. 84 sonunda kalp cerrahisi işine başladık. İnsanın asistanlık dönemi kendine yaptığı yatırımdır. Gecesi gündüzü hastahanede geçer. Ailesi, özel hayatı bir tarafa 24 saati bazen haftanın 4-5 günü hiç eve gitmeden hastahanede kalırsınız. Cerrahi gece nöbetlerde öğrenilir diye bir kural vardır. Fırsat bulduğunuz zaman okumanız lazım, okursunuz. Benim büyük şansım çok köklü, kurumsallaşmış bir yerde yetiştim. Yüksek İhtisas Hastahanesi'nde. Kemal Beyazıt'ın formunun zirvesinde olduğu dönemde. Onunla birebir temasım olarak. Onun kafasındaki her şeyi absorbe ederek yetiştik.

NE İÇKİ NE SİGARA
Her ameliyatın arkasında sağlam bir temel eğitim var. Mikrocerrahi ile uğraşıyoruz. 1.5 mm çapında damarlarla uğraşıyorsunuz. İçki içmeyiz. Haftada 6 gün ameliyatım oluyor. Kafein almam, kahve, çay kola içmem, sigara içmem, lise 2'de bıraktım. Uykuma dikkat etmeye çalışıyorum. Günde 16 saat kadar çalışıyorum. Çok fazla uyku uyuma imkanım yok. Şimdi yatsam uyurum.

* Günde en fazla kaç ameliyat yapıyorsunuz?

* Günde ortalama 8 ameliyat yapıyorum bazen 11'e kadar çıkıyor. Ameliyat sayısı çok önemli değil. Yaptığım işler çok kompleks işler. İkinci ameliyatları çok fazla yapıyorum. Hastanın ikinci üçüncü kez ameliyat olması gerekiyor, bunlar daha zor ve uzun sürüyor. 1996 yılından beri hemen hemen hiç bacaktan damar almadık. Bu kendi işimizi kendimizin zorlaştırması demek. Hasta için avantajlı ama bizim için zor ameliyatlar yapıyoruz. Göğsün içinden giden damarlarla. Kompleks işler. Yaptığımız iş çok ağır. Bugün 3 ameliyat yaptım.

BALIK TUTMAK GİBİ
* Siz de insansınız. Ameliyata girdiğiniz de siz kendi sorunlarınızı unutabiliyor musunuz?

* Ameliyat yapmak balık tutmak gibi ya da dalmak gibi ona girdiğiniz zaman soyutlanırsınız her şeyden. Ona konsantre olursunuz. Herkes ne zaman öleceğimi bekliyor. Bu tempoda fazla gitmeyeceğini düşünüyor.

* Evlisiniz değil mi?

* Evliyim, üç tane çocuğum var

* Haftada bir gün izin yapıyorsunuz. Peki o günü nasıl değerlendiriyor sunuz?

* Pazar günü izin yapıyorum ama onun da 3'te 1'ini hastahanelerde geçiriyorum.

RAFTİNG YAPIYOR
* Ya geri kalanında?

* Vaktimiz çok sınırlı olduğu için olan boş vaktimi iyi değerlendirmeye çalışıyorum. Haftada 3 gün spor yapıyorum. Gece 11.00'de tenis oynuyorum. Biz 14 kişilik ekibiz. Kaçıp rafting yapıp geliyoruz. Rolling Stones konseri oluyor ona gidiyoruz ve geliyoruz. Ufak tefek en ufak bir boşlukta bile rekreasyon olacak, medite olacağımız bir şey yapıyoruz

* Kalbi açtığınızda ne hissediyorsunuz?

* Bu tabii hoş bir duygu. Zevkli bir iş. Hoş bir şey.

* Yeniden dünya gelseniz yine aynı şey mi yaparsınız?

* Olanağım olursa evet.

* Türkiye'de mi yaparsınız?

* Tabii. Ben Türkiye'de yaşamayı seviyorum. Olanaklar burada çok mütevazi, şartlar kötü. Türkiye'de bir iş yaptığınız zaman bacağınızdan tutup sizi çekmeye çalışan 10 tane adam ortaya çıkıyor. Türkiye'de birşeyler yapmak kolay değil ama yurtdışında yaşamayı orada çocuk yetiştirmeyi düşünmem.

YANLIŞ YAŞIYORUZ
* Ameliyat yaparken eliniz titriyor mu?

* Sanmıyorum. Titrediği zaman bırakacağım.

* Sizin kalbiniz nasıl?

* Bilmiyorum. İyi olduğunu umuyorum.

* Kaç yaşına kadar bu işi yapacaksınız?

* Şimdi 43 yaşındayım. Bilmem bu iş beni bıraktığında bırakırım herhalde.

* Türk insanına ne öneriyorsunuz? Neler yapmamalılar?

* Çok yanlış yaşıyoruz. Spor yapmıyoruz. Balık yemiyoruz. Çok kırmızı et yiyoruz, hayvansal yağ, katı yağ tüketiyoruz. Çok sigara içiyoruz. Her şey yok. Ben hastalarıma herşeyi yasaklayan bir doktor değilim. Katı yağlardan, yumurtalardan uzak durmak lazım.

Sibel YEŞİLMEN


Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır