"Kanserden ölümü sıfıra indirmeyi amaçlıyoruz." Yalnızca bu cümle bile ne kadar büyük bir devrimle karşı karşıya olduğumuzu gösterir.
Başlıkta "ihtilal" sözcüğünü özellikle kullandık..
Çünkü Türkçe'de "devrim"e; zamanla çok daha farklı anlamlar yüklendiği için, insanı duyduğunda sarsan ağırlığını ve özelliğini yitirmiş görünüyor..
İhtilalse öyle değil!..
Fransız ihtilali, bolşevik ihtilali, Anadolu ihtilali Ñdediğinizde yeri göğü sarsan; tarihi alt-üst eden bir süreç canlanıyor gözünüzde..
Ancak dün yaşanan ihtilal, tarihe damgasını vuran bütün bu toplumsal değişim anlarından çok daha önemli...
Toplumsal değişimde ihtilal yaratan "şifre"ler; kimi ulusların, sosyal sınıfların ve ideologların tekelindeydi..
Onların çıkarınaydı..
Ve gerçeklik ya da doğruluk derecesi "görece"liydi.
En önemlisi...
Ömürleri sınırlıydı..
Bir başka doğrunun "ihtilal"i kendi şafağında bastırana kadar...
Oysa...
Dün gerçekleşen ihtilal herkes için...
İnsan için...
Bir ülkenin, bir kesimin, bir ideolojinin değil, insanın ihtilali...
Ve bu ilk kez yaşanıyor...
İlk kez insan için, sadece insan için ihtilal yapılıyor...
Belki, ülkenizde ve dünyada meydana gelen irili-ufaklı, önemli-önemsiz olayların gölgesinde kalabilir.
Belki farkedilmeyebilir yeteri kadar..
Lakin... Farkedin..
Bu yazı bunun için yazıldı...
Dünkü ihtilalin altını bastıra bastıra çizmek için...
Hiçbir şey, ama hiçbir şey dün açıklanan "ihtilal"den daha önemli değildir...
İnsanlığın genetik şifresi çözüldü...
İhtilalin adı bu...
Ama bu addan daha önemli olan sonuçları...
Günlerce manşetlerde ve haber bültenlerinin ilk sırasında yer alması gereken sonuçlar bunlar..
Genetik şifreyi çözen bilim adamlarının, dün Clinton ve Blair'le birlikte düzenledikleri basın toplantısındaki bir tek cümle bile herkesi heyecanlandıracak önemde:
"Normal insan ömrü içinde kanserden ölümleri sıfırlamayı amaçlıyoruz.."
Ve "normal insan ömrü..."
Asıl değişen o...
İlk bakışta ve araştırmanın ilk sonuçlarıyla, insan ömrü 150 yıla fırlıyor...
Bu kadar çarpıcı bir değişim insanı sevindirdiği kadar, korkutuyor da...
Hayata dair planlarımız, değerlerimiz, sevinçlerimiz, kederlerimiz ne olacak?..
Yanıtı dün Clinton veriyordu; "Merak etmeyin; ömür 150 yıl olunca da birşey değişmeyecek... Gençler yine aşık olacak... Yaşlılar yine saçmalayacak.."
İyi de hangi yaştakiler genç, hangi yaştakiler yaşlı sayılacak..
Yani ne zamana kadar aşık olacak, ne zaman sonra saçmalamaya başlayacağız...
Bunların yanıtı zamanla gelecek..
Siz siz olun, bu ihtilalin nimetlerinden payınızı almak için yaşamaya bakın...
Ve...
Trafikte dikkat edin kendinize...
Çünkü, ne yazık ki, genetik ihtilalin bu ülkedeki "trafik Ñmezalimi"ne yapabileceği hiçbir şey yok... Sağlamayın, sollamayın...
İhtilali ıskalamayın!..
