kapat

07.06.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Magazin
Superonline
Sabah Künye
Atayatirim
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

Turkport
1 N U M A R A
Sabah Kitap
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
TV'de şok
Beyazıt: 11 tane adamı bile şuraya getiremediniz
Hattat: Sen nasıl böyle konuşursun. Ağzını topla!

Tarih: 18 Mayıs 2000. G.Saray UEFA Kupası'nı kazandıktan sonra İstanbul'da krallar gibi karşılandı. Aynı akşam atv'de Ali Kırca'nın düzenlediği "Zafer Meydanı" programına bütün G.Saraylı futbolcular davet edilmişti.

Ama yoğun program yüzünden futbolcular TV'ye çıkmak istemedi. Aralarından bir sözcü seçip takımı taşıyan şampiyonluk otobüsünde basın sözcüsü Ali Dürüst'e, "Ali Ağabey, zaten pestile döndük. Sabaha kadar uyumadık. Evimize gidip dinlenmek istiyoruz. Ne olur bizi programdan affedin" dediler. Dürüst de bu mantıklı istek karşısında "Peki, ekrana biz yöneticiler çıkarız. 2 futbolcu da temsilci gelir" diye izin verdi. Dürüst bu konuşmayı yaparken, diğer yöneticiler ve Terim'in arkadaşı Murat Beyazıt da yanında oturdu.

Akşam atv'de G.Saray'ın ağır topları buluştı. İlk reklam arasında ise çıngar çıktı. Murat Beyazıt'ın kurşun gibi ağır sözleri, havayı gerginleştirdi. Beyazıt, Ali Dürüst'e "Şuraya 11 futbolcuyu adam gibi getiremediniz. Zaten kulüp sizin yüzünüzden bu hallere düştü" diye çıkıştı. Olayı gören Basketbol Şubesi Sorumlusu Osman Hattat patladı: "Kardeşim, ne biçim konuşuyorsun? Futbolculara izin verirken yanımızda yok muydun? Onların gelmek istemediğini bilmiyor musun? Bir G.Saray yöneticisiyle nasıl böyle konuşursun. Ağzını topla!"

Kavgayı diğer yöneticiler engelledi. Olayı protesto eden Ali Dürüst çekip evine gitti. Burak Elmas ise atv'nin kafeteryasında kalıp programa çıkmadı. Herkeste Beyazıt'a ve onu kulübün bu kadar içine sokan Terim'e karşı tepki doruğa ulaşıyordu...

58 bin doların hikayesi
Terim'e yönetim nezdinde puan kaybettiren olaylardan biri de G.Saray Basketbol Takımı'nın 10 Ekim 1999'da Ülker ile oynadığı maçtan önce yaşandı. G.Saray'ın yabancı basketbolcuları paralarını almadıkları gerekçesiyle maça çıkmıyorlardı. Günlerden cuma olduğu için menajer Doğan Hakyemez işin içinden çıkamadı ve "cankurtaran" Terim'in kapısını çaldı.

Kuyumcudan gelen para
Terim, her zamanki babacan tavrıyla olaya ilgi gösterdi. Hakyemez'in elinde yönetimin verdiği 58 bin dolarlık çek vardı, ancak basketbolcular "Çek kabul etmiyoruz. Para istiyoruz" diye diretiyordu. Terim, bir kuyumcu arkadaşını telefonla aradı, "Çekleri alıp parayı verirsen, kulüp pazartesi günü paranı geri öder" dedi. Nitekim, kuyumcudan gelen parayla kriz çözüldü. Ama daha büyük bir kriz doğdu. Haber, basına "Terim 58 bin doları cebinden ödedi" diye yansıdı. Terim de televizyon kameraları karşısında olayı doğruladı.

Yöneticiler işte bu hareket karşısında çileden çıktı. Hatta bir yönetici, "Kardeşim, adam hem ödenmemesi gereken parayı ödetti. Hem de cebinden ödemiş gibi kendisine prim yaptı. Böyle rezalet görülmedi" demeye kadar işi götürdü.

Gerçekten de yönetim kritik şirketleşme kongresi 58 bin doları ödeyememiş durumuna düştü. Bu skandal Doğan Hakyemez'in kellesine maloldu. Yönetim de Terim'e iyiden iyiden diş bilemeye başlamıştı.

G.Saray, 10-0 kazanmak için çıktığı maçta F.Bahçe'ye yenilince moraller sıfıra inmişti. 1 Nisan'da Erzurum deplasmanı vardı ve Terim Leeds'i izlemek için İngiltere'ye gidip, takımı Müfit Erkasap'a emanet etti. Erzurum'daki futbol felaket, skor ise 0-0 oldu. Hakan Şükür oynamayınca neredeyse tek gol pozisyonu yaşanmadı.

O dönemde basında "Terim gidiyor" haberleri çıkmaya başlamış, futbolcuları bir huzursuzluk dalgası kaplamıştı. İngiltere'den hışımla dönen Terim, pazartesi sabahı futbolcuları toplayıp ateş püskürdü. Futbolculardan bazıları uyanık davranıp "Hocam bizi bırakıyormuşsun. Konsantrasyonumuz bozuldu" mazeretini öne sürdüler. Bu, Terim'i daha da kızdırdı.

"Gitmiyorum işte!"
Hepsini haşladı ve kesin konuştu: "Benim ayrılacağımı sanıyorsanız yanılıyorsunuz. Eğer buradan şampiyonluğu kaybedersek, faturasını sezon sonunda hepinize ödetirim. Kendinize gelin. İlk kez size söylüyorum, G.Saray'da kalacağım."

Takımda bir sevinç dalgası yaşandı. Terim'e yakın olmayan bazı isimler bu durumdan rahatsız oldular ama en azından belirsizlik ortadan kalmıştı. Futbolcular, Terim'in kendilerini yanılttığını 2 ay sonra Fiorentina'ya gidince anladılar.


Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır