kapat

07.06.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Magazin
Superonline
Sabah Künye
Atayatirim
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

Turkport
1 N U M A R A
Sabah Kitap
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Ne kadar çok insan öldü...
Moskova'da Nazım Hikmet'in mezarı başında pek çok işadamını, sanatçıyı ve en önemlisi devlet temsilcilerini görünce insanın içi cız ediyor ister istemez.

Bizim öğrencilik yıllarımız hiç hoş geçmedi. Hani ölümün nereden geleceğini tahmin etmek bile zordu desem yeridir. Bırakın kendi okulumuza gitmeyi, herhangi bir yüksek okulun önünden geçerken bile yüreğimiz çarpardı. Nazım Hikmet o dönemlerin sembol isimlerindendi. Eğer soldaysanız Nazım Hikmet'i sevmemek, şiirlerinden birkaç tanesini su gibi ezbere bilmemek olmazdı. Eleştiriye uğrardınız.

Sağdaysanız Nazım adını duyduğunuzda tüylerinizin diken diken olması gerekiyordu. Öylesine bir düşmanlık yani.

Ve insanlar ölüyordu. Gencecik bedenler sokak ortalarında cansız yatarken, yüzlerce binlerce umut da yok olup gidiyordu. Şimdi işe bakın, o gün Nazım Hikmet'ten şiir okudu diye adam döven, hatta öldürenler bugün onun mezarı başındalar ve belki onlar sayesinde mezarın Türkiye'ye de taşınması mümkün olacak. Ne günlerden ne günlere geldik edebiyatı yapmak istemiyorum, ama ölen onca insanı düşününce öfkelenmeden de edemiyorum.


Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır