İstikrar bozulmaz Türkiye iyiye gider
Korku yükseltiyorlar, korkmayın, paniklemeyin. Borsadaki kağıdınızı satmayın, bankadaki paranızı bozdurmayın, alacağınızı ertelemeyin, vereceğinizin üstüne yatmayın, dolara, dövize gitmeyin, işinize küsmeyin. Siz kaybedersiniz. İstikrar (statiko) bozulmaz, Türkiye geriye gitmez, daha ileriye gider.
İnsan olan insan...
Kanunlarından korkar.
Kuralları bozmaktan korkar.
Kimsesizi ezmekten korkar.
Bilmediğinden korkar.
Karanlıktan korkar.
Allah'tan korkar.
İnsan olan insan.
Yani aklı olan insan.
Kanunlar işledi, kurallar bozulmadı, ahlâk ve akıl öne geçti diye niçin korksun?
İstikrar niçin bozulsun?
Kanunlar işledi diye...
Ekonomi niçin kötüye gitsin?
Borsa niçin düşsün?
Faizler niçin artsın?
Türkiye'nin Avrupa'da...
Ortadoğu'da... Balkanlar'da...
Türk köklü cumhuriyetlerde...
Önemi niçin azalsın?
Milletvekillerimiz Parlamentomuz'da kurallara göre hareket ettiler. Anayasa'nın bir kişi için değiştirilmesine altın oylarıyla karşı çıktılar.
***
Süleyman Demirel gidecek diye istikrar neden bozulsun? Türkiye'nin yakaladığı istikrarın çelik gibi sağlam, eğilmez, yıkılmaz ayakları var.
Yalan yazıyorlar.
Türkiye'deki istikrar Cumhurbaşkanımız Demirel sayesinde oluşmadı. 65 milyon halkın ortak aklıyla oluştu.
Ortak akıl karar verdi.
Dış dünyadan destek buldu.
İstikrarı Demirel- Ecevit değil 65 milyon halkın ortak aklı kurdu.
İstikrar... Çürük temele dayanmıyor.
İstikrar... Depreme dayanıklı...
Çünkü bu temeli hırsız müteahhitler yapmadı. Sağduyu sahibi halk yaptı.
***
Size kısaca şöyle anlatayım:
Seçimler sırasında halkta dip derin bir dalga patladı. Temizliği, dürüstlüğü, aklı, iş yapmayı, problemleri çözmeyi arayan bir dip dalga. Bu dip dalga sonunda; hiç hesapta olmayan MHP ikinci parti oldu. Hiç hesapta olmayan DSP birinci parti oldu. Halk hiçbirine tek başına iktidar vermedi. Egoistliği bırakın, birleşin ve yönetin mesajını verdi... Ve bu yüzden Ecevit ile Bahçeli karşılıklı olarak "içimize sindiremiyoruz..." demelerine rağmen koalisyonu kurdular. Mesut Yılmaz'ın bu koalisyona katılmaktan başka seçeneği yoktu. O katılmazsa Çiller orada taş gibi bekliyordu. Ve bu hükümet, enflasyonu indirme, kara delikleri kapatma, Türk Lirası'nı değersiz dökülen halinden kurtarıp, dünyanın saygın paraları arasına sokma, faizleri aşağıya çekme programını yaptı, uygulamaya koydu.
Yapmak zorundaydı.
Çünkü 65 milyon halkın ortak aklı da bu programın yapılmasına karar vermişti. Çünkü Türkiye dibe vurmuştu. 1999 yılında ekonomi yüzde 6.4 gibi korkunç büyük bir oranda küçülmüştü. Kişi başına milli gelir, 3.224 dolardan 2.800 dolara inmişti. Türkiye fakirleşmişti. İşsizlik artmıştı. Enflasyon yüzde 90'lara çıkmıştı. Dış borçlar artmış, devletin faizlere ödediği para, halktan topladığı vergileri geçmişti.
***
Ortak akıl emrediyordu.
İstikrar programı yapıldı.
Dış dünya da destek verdi...
IMF, eğer yüksek faize alışmış para istikrarı bozmaya kalkar, dövize-dolara yönelirse, bu yönelişi kırmak için Türk Merkez Bankası'na 10 milyar dolar destek vereceğini açıklamıştı. Ve hepsinden önemlisi 65 milyon Türk halkı bu programa omuz veriyordu. Memurların, işçilerin, emeklilerin maaşları, çiftçilerin gelirleri, ev sahiplerinin kira getirileri kısıtlanmasına rağmen bugüne kadar halktan bir başkaldırı, isyan gelmedi.
Halk istikrara sahip çıkıyor.
Bu dip dalga sayesinde oldu.
Şimdi bu dip dalga kendisine ismi temiz, yıpranmamış, Türkiye'nin önünü alabildiğine açacak bir yeni Cumhurbaşkanı arıyor. Mesut Yılmaz'ın da fırsatçılığa sarılıp Cumhurbaşkanı olmaya kalkarsa hiçbir şansı bulunmuyor. Mesut Yılmaz, hükümeti yıkmaya kalkarsa Tansu Çiller ya da Recai Kutan orada taş gibi bekliyor. Askerler darbe yapar diyorlar. Yalan. Korkutuyorlar. Askerler akılsız mı?
Korkmayın... Paniklemeyin...
İstikrar bozulmaz... Türkiye iyiye gider...
Dip dalga; bu ülkenin yetiştirdiği milyonlarca insan içinden ismi lekelenmemiş, kendini iyi eğitmiş pırıl pırıl bir yeni ismi bulacak ve Cumhurbaşkanı yapacak.
Dip dalgaya güvenin...