Kurulun yetkileri çok geniş
BankacIlIk Düzenleme ve Denetleme Kurumu ve bu kurulun üyeleri aktif büyüklüğü yaklaşık 110 milyar dolara ulaşan, 80'den fazla bankanın faaliyet gösterdiği sektörün "yöneticisi" konumunda.

* Kurul, bir bankanın varlıklarının taahhütlerini karşılayamadığını veya bu durumun gerçekleşmek üzere olduğunu tespit ettiği takdirde bu durumun düzeltilmesini isteyebilecek, uygun gördüğü tedbirlerin alınmasını isteyebilecek.

* Bu tedbirlerin alınmadığının ortaya çırılması halinde bankanın Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'na devredilmesi hakkına sahip olacak.

* Mali yapısı bozulan ve sistemde istikrarı tehdit eden bankalar için çeşitli müdahale yöntemleri devreye girebilecek.

* Mali yapısı sorunlu bankaların kurulacak yeni bir banka ya da başka banka ile birleştirilmesini isteyebilecek.

* Bankanın emin bir şekilde çalışmasını tehlikeye düşüren yöneticiler ve pay sahiplerinin şahsi mal varlıkları hakkında ihtiyati tedbir uygulanmasını önerebilecek.

7 kişilik Kurul
Başkan: Zekeriya Temizel (Maliye eski Bakanı) 2. Başkan: Biltekin Özdemir (TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu eski Başkanı, Maliye Bakanlığı eski Müsteşarı) Üyeler:

Prof. Dr Kemal Çevik Prof. Dr. Bilge Hacıhasanoğlu Servet Taşdelen (Yeminli Murakıplar Kurulu Başkanı) Halil Yetkin Ural Şekerci

'Gerçek denetim şart'
Akbank Yönetim Kurulu Başkanı Erol Sabancı, bankaların gerçekten denetimlerinin gerektiğine işaret ederek " Bu da sadece raporlarda kalmamalı, gereği yapılmalı" dedi

Akbank Yönetim Kurulu Başkanı Erol Sabancı da Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Üst Kurulu'nun üyelerinin açıklanmasıyla ilgili olarak yazılı bir açıklama yaptı. Erol Sabancı, açıklamasında, Kurul'un çalışmalarının önemine değinerek, "Türk Bankacılık sisteminin çağdaş bir yapılanma içine girebilmesi, mali yapısının güçlenmesi, sisteme olan güvenin artırılması için ciddi bir yapısal düzenlemeye ihtiyaç vardır. Bunun için de iki çok önemli husus bulunmaktadır" dedi.

DÜZENLEME GEREĞİ
Erol Sabancı, yapısal düzenleme için önemli olan iki hususu ise şöyle açıkladı:

"Bugüne kadar denetime özen gösterilmemesi, denetimle belirlenen yanlışların üzerine gidilmemesi veya üzerine gidilmekte gecikilmesi ciddi riskleri ortaya çıkardı. Henüz ortaya çıkmayan risklerin çapı bilinmemektedir. Kamu denetimi yanında bağımsız denetim kuruluşlarınca yapılan denetimin bile gerçeği yansıtmadığının ortaya çıkması ise sorunun büyüklüğünü gösteriyor.

Bu arada bankaların kanuna karşı hileye başvurmalarına kadar varan vergiden kaçınma uygulamaları sonucu Maliye Bakanlığı'nın uğradığı kayıpların olağan kabul edilir hale gelmesi, ciddi ve kanuna uygun hareket eden bankaların haksız rekabet ile karşılaşmalarına yol açıyor.

Ciddi sorunlar yaratmasına ve de büyük riskler doğuracağı anlaşılmasına rağmen off-shore banka ssiteminin yasal sorumluluklardan ve vergiden kaçınma yolu olarak faaliyet göstermelerine göz yumuluyor."

Erol Sabancı, bankacılık sistemindeki bu tür sorunların giderilmesi açısından yeni atanan Kurul'un çok önemli olduğunu kaydederek, "Kurul'un bankalarını gözetimi ve denetimi konusunda kesin ve objektif kurallar belirlemesi, bu kurallar dışına çıkılmasına izin verilmemesi, bankaların bilançolarının gerçeğe uygun olarak tanziminin ve şeffaflığı sağlanmalı" diye belirtti.

HAKSIZ REKABET
Akbank Yönetim Kurulu Başkanı Erol Sabancı, yasal sorumluluklardan kaçışın önlenmesi konusuna da dikkat çekerek, bankaların kanuna karşı hileye başvurmalarına kadar varan vergiden kaçınma uygulamaları sonucu Maliye Bakanlığı'nın uğradığı kayıpların olağan kabul edilir hale gelmesinin, ciddi ve kanuna uygun hareket eden bankaların haksız rekabet ile karşılaşmalarına yol açtığını ifade etti.