kapat

06.02.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Magazin
S u p e r o n l i n e
Sabah Künye
Atayatirim
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

Turkport
1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
ŞÜKRÜ KIZILOT(skizilot@sabah.com.tr )


Kahveci'nin telefonu...

Kahveci'yi bilmeyeniniz herhalde yoktur. Hatta, "nasıl bilirsiniz?" diye sorulsa, koro halinde "iyi biliriz" diyeceğinizden eminiz.

Yedinci ölüm yıldönümü nedeniyle, bugün bir kez daha saygı ve özlemle andığımız Adnan Kahveci, hangi partiden olursa olsun, herkesin sevdiği ve takdir ettiği, değerli bir politikacıydı...

Son günlerde yine tartışılan "kıyak emeklilik" olayına karşı çıkıp, bağlanan aylığı kabul etmeyen, kendini ülkeye hizmete adayan, idealist ve düzgün bir insandı. Dürüstlüğünden ödün vermeyen Kahveci, biri Devlet, diğeri de Maliye Bakanlığı olmak üzere, iki kez de Bakanlık yapmasına karşın, kendi kullandığı araçla kızı ve eşiyle birlikte, trafik kazası sonucu öldüğünde, oğulları Cihan ve Mehmet'e iyi bir isimden başka, miras bırakmamıştı...

Devlet Bakanlığı ve Maliye Bakanlığı döneminde, birlikte kalıcı bazı çalışmalar yapmaktan onur duyduğum, aynı zamanda kendisine bağlı PETKİM Petrokimya Holding'de, üniversitenin özel izniyle yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptığım dönemlerde Kahveci ile bazı anılarım da oldu.

Bunlardan ilginç olan birisi, aşağıdaki gibi.

Maliye Bakanı olduğu dönemde, Kahveci'nin sekreteri aradı.

- Sayın Maliye Bakanımız sizinle görüşmek istiyor efendim, hemen bağlıyorum.

- Kızılot, hayrola dün seni evden aradım, "çok önemli" diye de not bıraktığım halde beni aramadın...

- Çok özür dilerim Sayın Bakanım, inanın haberim olmadı.

Aramasına neden olan konu hakkında bilgi verdiğim konuşmamız bittiğinde, biraz canım sıkılmıştı. Eve gittim, yedi yıldır evde çalışan, kendi halinde, saf bir Anadolu kadını olan Safiye Hanım'a sordum;

- Safiye Hanım, dün beni Maliye Bakanı aramış ve "arasın çok önemli" diye not bırakmış. Niye bana söylemedin?

- Yok Şükrü Efendi. Maliye Bakanı seni aramadı. Arasa söylemez miyim?

- Bak Safiye Hanım, bugün bizzat kendisiyle konuştum, arayıp eve not bıraktığını söyledi. Hele sen iyi düşün bakalım, dün beni hiç arayan oldu mu?

- Haa. Evet dün birisi aradı. "Şükrü Hoca evde mi?" diye sordu. Kendisi kahvecimi neymiş. Gelirse beni mutlaka arasın dedi. Ben de, kendi kendime, Şükrü Efendi kahveye falan gitmez, kahveciyle, çaycıyla bir işi olmaz herhalde yanlış aradı diye, kahvecinin aradığını sana söylemedim.

- Teşekkür ederim Safiye Hanım sağol. Senin kahveci zannettiğin ve aradığını bana söylemediğin o kişi var ya, o... Maliye Bakanı Adnan Kahveci idi!..

Yazarlar sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır