kapat

06.02.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Magazin
S u p e r o n l i n e
Sabah Künye
Atayatirim
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

Turkport
1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
NECATİ DOĞRU(ndogru@sabah.com.tr )


Alo... Alo...! Üzgünüm Leyla!

Sesinin tonalitosunda kalbinin de kırılmış olabileceği duygusunu veren erkek sesi, telefonun öbür ucuna sesleniyor:

Alo... Alo... Orası neresi?

Sonra yine kendisi cevaplıyor:

Alo... Alo... Burası...

Radyolarda program aralarında reklam böylesine "Alo... Alo... Hemen ara... Bitir işini bir telefonla..." diye sürüp gidiyor.

Ve sonunda...

Üzgünüm Leyla!

Pazar payı oldukça büyük, tanınmış bir bankanın yeni reklam metnini okuyan kırılmış kalpli erkek sesi, bankayı tanıdıktan sonra; Leyla'ya üzgün olduğunu... neden söyleme ihtiyacı duymakta? Anladığım kadarıyla Leyla, günümüzde telefon kullanarak işlerin ne kadar hızlı, rahat, kolaylıkla, eksiksiz kotarıldığının farkında değil...

Herkes farkında...

Fakat Leyla farkında değil...

Tıpkı cep telefonlarına gelen yüksek faturaların, bindirilen yüksek vergilerin ve alınan sabit ücretlerin bu telefonların sahiplerinde yarattığı büyük tepkiden Türk Telekom'un farkında olmaması gibi..

Cep telefonları sahiplerinden her ay 2.5 milyon lira civarında sabit ücret alınmakta, tarifeye bağlı olmayan çok sayıda vergi bindirilmekte, şirketler ise yılbaşından önce 90 saniye olan kontür süresini 60 saniyeye indirip, 15 bin liralık kontür ücretine 5 bin lira daha zam yapmaktalar... Böylelikle cep telefonu konuşma sürelerine getirilen zam yüzde 100'ü aşarken, devlet de büyük vergiler bindirmekte... Sıfır konuşma yapsa bile bir cep telefonundan Maliye Bakanlığı ve Telsiz Genel Müdürlüğü (yani devlet), sabit ücret bedeli, özel iletişim vergisi, eğitime katkı payı, yıllık kullanım bedeli, özel işlem vergisi ve KDV altında toplam 9,5 milyon lira vergi almakta.

***

Sıfır konuşma yapsa bile...

9.5 milyon lira vergi...

Üzgünüm Leyla!

Çok müteessirim Mecnun!

Cep telefonuna sahip olma tutkusu bütün dünyada var fakat Türkiye'de Mecnun'un Leyla'ya aşık olmasından daha şidetli bir aşka dönüştü. Cep telefonu satışları yıldan yıla alev alev büyüyor. Telekomünikasyon hizmetlerinin özelleştirilmesi ile frekans haklarının Turkcell ve Telsim adlı şirketlere 500'er milyon dolara verilmesiyle birlikte patlama gösteren satışlarla; Turkcell'in abone sayısı yaklaşık 6 milyon kişiye ulaştı, Telsim'in abone sayısı da 2 milyon kişiyi aştı.

***

5 yılda...

8 milyon cep telefonu...

Piyasa uzmanlarının yaptıkları tahminlere göre, 5 yıl içinde yani 2005 yılında Türkiye'de cep telefonu kullananların sayısı 30 milyon kişiye ulaşacak. Cep telefonu sahipliği hızla artarken, klasik telefon abone sayısı yerinde duruyor ve 50-60 yıl boyunca evlerinde, işyerlerinde klasik telefon bulunanların sayısı 18 milyon kişide kalıyor.

Cep telefonu, yeni tutku.

Herkes hareket seviyor.

Çağ yorgun, mıymıntılara göre değil, hareket eden, seyahat eden, gittiği yerde her türlü bilgiye ulaşmak isteyen insanların çağı... Bu çağda telefon, bilgi iletişimi, internet şirketleri ekonomilerin lokomotifi haline geldiler. Dolayısıyla bütün ülkeler, telefon sektörlerinde rekabet yaratarak telefon konuşma ücretlerini düşürmeye çalışıyorlar. Bizde ise iki şirkette çakılıp kalındı. Bu cep telefonu piyasasına yeni şirketler sokulamadı... Oysa yapılan anlaşmaya göre, Turkcell ile Telsim'in abone sayısı 400'er bini geçince yeni lisans hakları satışa çıkartılacak ve cep telefonu hizmeti sunan şirket sayısı artırılacaktı. Böylelikle rekabet doğabilecekti.

Abone sayısı 8 milyonu geçti.

Hâlâ 2 şirket...

Alo... Alo... Üzgünüm Leyla!

Müteessirim Mecnun!

Yazarlar sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır