Abdi İpekçi öyle değil, böyle öldürülür işte.. 21 yıl önce ne nutuklar atılmıştı.. "Abdi İpekçiler ölmez.."
"Bir Abdi ölür, bin Abdi doğar!.."
Hani nerde.. Abdi İpekçi'nin yerine bir Abdi İpekçi daha koyamadığımızın en büyük kanıtı Milliyet gazetesi.. Bugünkü Milliyet, "Abdi'nin Milliyet'i" mi?..
21 yıl sonra, Mustafa Sarıgöl ve Erhan İşözen hatırladılar İpekçi'yi.. Bir anıt dikmeye karar verdiler, yaşadığı ve öldüğü sokağın köşesine..
Açılış'ta 300 kişi ya vardı, ya yoktu.. Ayni saatlerde bir tarikat liderinin cenaze töreninde 10 bin kişi varken..
Neden?..
En başta medya sahip çıkmadı, büyük ustasına.. Simgesine..
Bir gece evvel televizyonlar, açılış günü gazeteler gümbür gümbür anlatsalardı günün anlam ve önemini, o bir avuç katılıcı, birkaç avuca çıkabilirdi belki.. Uzun uzun konuştu bir yığın insan.. Bir tek açılışı yapan adını bilmediğim belediye görevlisi anlamlı konuştu.. "Bal gibi öldü işte, Uğur Mumcuların Ahmet Taner Kışlalıların da öldüğü gibi" dedi..
Bir de kızı Nükhet, çok duygusal, ama çok doğru şeyler söyledi.
Ötekiler herkesin bildiği şeyleri tekrar ettiler. Tatsız tutsuz şeyler anlattılar.. Bir kişi çıkıp gazeteci Abdi İpekçi'yi orada toplanan ve onu belki de hiç tanımayan gençlere anlatmayı denemedi. Konuşanlar onu tanımıyordu ki..
Hasan Pulur ordaydı.. Vasfiye Özkoçak, Rüçhan Ünver gibi en yakın çalışma arkadaşları ordaydı.. "Medyada çıkan her yalan haber Abdi İpekçi'yi bir daha öldürüyor" diyen Abdi İpekçi'nin Metesi, Mete Akyol ordaydı.. Onlara "Konuşun" demek kimsenin aklına gelmedi.
Sonra heykel açıldı. Pardon açılamadı. Kurdela çekilince bayrak süzülecekti, ama bir sivri akıllı tepede düğüm attığı için, heykele tırmanıp, bayrağı arka cephede toparlamak zorunda kaldılar.
Anıt da bende hayal kırıklığı uyandırdı. Görkemli ve anlamlı bir İpekçi heykeli yerine, bir büst yapmış Gürdal Duyar.. Etrafında ayazma havası veren bir kemerli çerçeve koymuş..
Ünal Özüak "Çok hristiyan çizgiler bunlar" dedi.. Haklı..
Tepesine bana sorarsanız bir kartal konuyor. Barış Adamı Abdi İpekçi'nin tepesinde, defne dallı bir güvercin değil de bir şahin koymak.. Pes..
Proje Mimarı Erhan İşözen dostum, bu heykele nasıl imza attın sen..
Ve de anıt, trafiğe ters duruyor. Tek yönlü yoldan akan trafik, anıtın arkasını görüyor. Ya anıtı 180 derece çevirmek gerek, ya da trafiği ters yüz etmek.. Bu heykeli koyarken kimse yola gidip bakmamış mı?..
Bu ülkede ilk defa bir gazetecinin heykeli dikiliyor..
Medyanın kendi ustasına takındığı tavra bakın.. 18.00 civarında evdeyim.. NTV ve CNN Türk, olaya haber değeri vermemişler. atv Ana Haber bülteninde saat tuttum, Ali Kırca 1 dakika 15 saniye ayırmış topu topu.. Barış Manço'nun anılmasını nerdeyse 45 dakika konuşurken.. Öbürlerini izlemedim, ama bana yazabilirler, eğer 30 saniyeden fazla haber yapmışlarsa..
Size birşey diyeyim mi?..
Abdi İpekçi pisi pisine ölmüş.. Onu unutarak bir kere daha öldürmüşüz.. Ağlayanı kalmamış!..
Başkasının her satırına, on satır koyacak kadar fazla hem de.. Bu dostluğa baş koymuşlardan biriyim yani.. Yazılarımın temelinde Türk ve Yunan uluslarının zaten dost oldukları yatar.
Politikacılar tarafından durmadan düşmanlık temasının kazınması sonucu bugünkü duruma geldiğimizi anlattık..
Barışta en büyük rolü iki taraf medyasının oynayabileceğini ileri sürdük..
"Medya politikacı aletliğini bırakıp, ulusların gönüllerine tercüman olsa, Ege'nin iki yakası öyle bir araya gelir, bu iki tarafa da öyle büyük yarar sağlar ki.." dedik, bıkmadan usanmadan..
Yazdıklarım Yunanistan'da da yankı bulmuş olmalı ki, Abdi İpekçi Dostluk ve Barış Ödülü'nün Yunan Jürisi, 1994-95 yıllarında, Türk- Yunan Dostluğuna en çok hizmet eden gazeteci olarak beni seçti. Verdikleri ödül, çalışma odamın duvarını süslüyor, beş yıldan beri.. Bunları övünmek için yazmıyorum.
Nihayet oluşan barış ortamında medyaya düşen görevleri konuşmak üzere bir Türk- Yunan gazeteciler toplantısı düzenlenmiş, Atina'da.. Türkiye'den bir gurup gazeteci seçmiş, götürmüşler.. Kim seçmiş, hangi kıstasa göre seçmiş, bunu bana açıklamak zorundalar..
En başta Basın Konseyi Başkanı Oktay Ekşi.. "Kim niye seçildi, Hıncal niye aranmadı"nın gerekçelerini bekliyorum..
Eşi dostu toplayıp Plaka'ya çiftetelli oynamaya gitmedilerse eğer, verecekleri mantıklı bir yanıt vardır.. Olmalı.. Ya da özür dilemeliler, benden!..