Dalan'ın gözleri ve Haliç!
İSTANBUL Valisi Erol Çakır'ın ön ayak olması, bina ve lojistik (para dahil) destek sağlaması ile oluşturulan
Haliç'le ilgili "Elde var sıfır" manşetine Bedrettin Dalan'dan tepki geldi... Daha doğrusu kendisi ile ilgili yazdığımız bir cümleye:
"Gözlerim kadar mavi olacak demişti.. Aksine Haliç'te sular daha da bulanıp grileşti..."
Dalan aradı, "Bana haksızlık ettin, istersen gel herşeyi anlatayım" dedi...
Ertesi sabah buluştuk; önce konuştuk, sonra başkanlığı dönemindeki Haliç operasyonunu anlatan video bantını izledik...
Dalan iddia ediyor, "Haliç kurtulmuştu, benden sonra gelen Sözen burayı kuruttu" diyor ve anlatıyor:
"Haliç'te deniz genişliği 6 milyon metrekareydi.. Ancak zaman içinde doldura doldura 4 milyon metrekareye indirdiler... Kazanılan 2 milyon metrekarelik bir alana da 622 fabrika, yüzlerce ev dikildi...
Göreve geldikten sonra Haliç'i kurtarmaya karar verdim... Ancak içindeki çamuru almak mümkün değildi... Eğer öyle yapsaydım dolgu alanının üzerinde dikilmiş binalar devrilecekti...
Karar verdim; bugüne kadar kimsenin yapamadığı, cesaret bile edemediği operasyona start verdim... Haliç'in çevresindeki bütün işgalci binaları yıktım... Bir yandan da peyzaj çalışmalarını başlattım..."
Yıkma, yeşillendirme Haliç'i kurtarır mı? Onbinlerce konutun lağımlarıyla iki derenin getirdiği evsel ve sanayi atıklarının boşaldığı Haliç Dalan'ın söz verdiği gibi mavi rengi alır mı?
Tabii ki hayır!
Dalan işte bu yüzden Güney Haliç kollektörünü bitirdiğini, bu kollektör sayesinde Alibeyköy Deresi'nin getirdiği pisliklerle güney bölgesindeki evlerin kanalizasyonlarının fiziksel arıtmadan sonra Yenikapı açıklarından Marmara'ya deşarj edildiğini, böylece Haliç'te beklenen temizliğin yavaş yavaş gerçekleştiğini söyledi...
Ardından ekledi:
"Haliç'in üstündeki su pis ve dibi çamur... Ama suyun ortası temiz... Üstteki pis suyu alabilmek için bir çok noktaya kanal ağızları açtım, bunları tünellerle kollektöre bağladım... Böylece pis su Yenikapı'dan deşarj ediliyor, sular mavileşiyordu..
Kuzey Haliç Kollektörü'nün de ihalesini yaptım..."
Peki sonra ne oldu da Haliç'te sular tekrar bulandı!
Dalan, "Sözen geldikten 10 gün sonra kollektörleri durdurdu... Su tasfiyesi için açtığım kanal ağızlarını ve motorlarını kapattı..."
Neden?
Nurettin Sözen neden bugünün parasıyla yapılan trilyonlarca liralık yatırımı bir anda yok saydı?
Sözen'e göre bu kez Marmara kirleniyordu... Haliç'ten alınıp Marmara'ya verilen pis su bu denizi tehdit ediyordu...
Dalan ise "Hayır, yanlış" diyordu..
Sözen, döneminde Haliç'le ilgili pek önemli bir yatırım gerçekleştirmedi... Daha sonra seçilen Tayyip Erdoğan ise Haliç'i kurtarmak için seferberlik ilan etti...
Kollektörlerin temelleri atıldı... Haliç'in dibi tarandı... Yüzbinlerce ton çamur, boru hattı kurulup kilometrelerce öteye taşındı... Hatta su sirkülasyonunun sağlanması için bir de dev fıskiye yapıldı...
Bütün bunlar gerçekleştirilirken Dalan'ın söktüğü köprü getirilip bir set gibi Hasköy'e konuldu... Böylece bir yandan temizlenmeye çalışılan Haliç, diğer taraftan köprü ile temiz su sirkülasyonuna kapatıldı...
Sonuçta, Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma Daire Başkanı Prof. Dr. Mustafa Öztürk geçen hafta gerçeği açıkladı:
"Haliç'te beklenen sonuç alınamadı..."
SON SÖZ: Dalan iddia ediyor, "Bana bıraksınlar veya yaptığım kollektörleri ve kanalları açsınlar Haliç bir-iki ay sonra temizlenmeye başlar" diyor... Tabii ki bazı şartlar da ileri sürüyor:
"Eski Galata Köprüsü'nün hemen kaldırılması şartıyla..."
4 yılda 328 milyon dolar harcanmış!
Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma Daire Başkanı Prof. Dr. Mustafa Öztürk Haliç'te havanda su dövüldüğünü söylerken, İSKİ Genel Müdürü Veysel Eroğlu 3 sayfa neler yaptıklarını yazıp göndermiş...
* Zeytinburnu Atıksu Kollektörleri ve Terfi Merkezi: 1995 yılında hizmete alındı...
* Alibeyköy Deresi Kollektörleri ve Silahtarağa Terfi İstayonu: 1998 yılında açıldı...
* Kağıthane Sağ Sahil Kollektörleri: 1998 yılında hizmete girdi...
* Küçükköy Tünelleri...
* Kağıthane Sol Sahil Kollektörleri..
* Kuzey Haliç Kollektör ve tünelleri: 1997 yılında hizmete alındı...
* Kabataş-Baltalimanı Tünelleri: 1997'de açıldı..
* Baltalimanı Kara Deşarj Hattı ve dere ıslahı: 1997'de hizmete girdi...
* Kuzey Haliç Tali Kollektörleri: Bitirildi...
* Alibeyköy Sağ ve Sol Kollektörleri ve Pompa İstasyonu: Hizmette...
* Eminönü-Unkapanı Atıksu Kollektörleri: İhalesi yapıldı.
* Unkapanı Ayvansaray Atıksu Kollektörleri: İnşaat sürüyor...
İSKİ Genel Müdürü yaptıklarını böyle sıraladıktan sonra diyor ki:
"İSKİ, Haliç projesine 4 yılda 328 milyon dolar yani bugünkü rayiç bedelle 174 trilyon yatırım yapmıştır... Sadabad günleri yakındır..."
Sayın Genel Müdüre açıklaması nedeniyle teşekkür ediyorum... Ama yine de sormak istiyorum;
174 trilyon lira yatırdığınız Haliç hala neden kokuyor?
Suları neden mavileşmiyor?
Feshane'ye giderken burnunu kapatan İstanbullular'ı görmüyor musunuz?
Bu gerçeğe rağmen hâlâ "Haliç'in Sadabad günlerine döneceğini" nasıl söyleyebiliyorsunuz?
SON SÖZ: Gelmiş geçmiş bütün Belediye yönetimlerinin bir kör bağırsak olan Haliç sorununa eğildiklerine inanıyorum. Ancak, bazı başkanlar dönemindeki tercih sıralamasında alt sıralara düşen Haliç'in tükendiğini görüyorum... Üzüntüm, yeni bin yıla lağım kokan bir Haliç'le girilmesi...
Üsküdar Nüfus Müdürlüğü!
ÜSKÜDAR Nüfus Müdürlüğü'ne gidenlerden sürekli aynı şikâyeti alıyorum: "Memurlar ilgisiz, aralarında sohbet ediyorlar... Birkaç dakikada yapılacak iş için bizi saatlerce bekletiyorlar..."
Dün son şikâyet Emine Karaoğlanoğlu'ndan geldi... Emine hanım, hırsızlık olayında kaybolan nüfus cüzdanlarını çıkarmak için gidiyor... Onlarca kişiyi beklerken görüyor.. Aralarında sohbet eden memurları ikaz edenler ise azar işitiyor...
Mesai saatinin bitimine yarım saat kala, herkes masasını topluyor, kalanları bekleyen Üsküdarlılar'a güle güle deniliyor..
Emine Karaoğlanoğlu, "İşi o kadar ciddiye almıyorlar, baştan savma yapıyorlar ki; iki oğlumun nüfus cüzdanına aynı doğum tarihini yazıyorlar" diyor...
Kimbilir, Üsküdar Kaymakamı belki ilgileniyor... Hiç değilse bir vatandaş gibi gidip rezaleti görür...
Başkanın mahallesi!
KÜÇÜKÇEKMECE Belediye Başkanı Halidun Özbatur'un çocukluğunun geçtiği, annesinin oturduğu Hatboyu Caddesi ne yazık ki bakımsızlıktan pislik içinde... Yeniyol Caddesi'nin ortasında patlayan kanalizasyondan çıkan lağım suları Huzur Sokak'tan inerek, Hatboyu'nda gölcük meydana getiriyor...
Ve ne yazık ki Başkan Özbatur, burayı bile görmüyor...
Sayın Başkandan ricam, annesini ziyarete gittiği gün çevreye bir göz atması... Buradaki halkla konuşması, şikayetleri durdurması...
İstanbullular'ın dert köşesi
AVCILAR
Bodrumu su bastı
GÜMÜŞPALA Mahallesi Atvlye Sokak numara 14'te oturuyoruz. Binamızın yanındaki su borusu patladı. Bodrum katlarını su bastı. İSKİ'yi aradık. Bugün yarın derken üç gün oldu gelen yok. Apartman sakinleri
PENDİK
Kokudan bıktık
ESKİ koyun bulunduğu sahil kesimi dolduruldu ve 800 metrelik bir mendirek yapıldı. Şimdi bu limana Pendik'in ana kanalizasyonu dışında iki kanal daha akıyor. Kokudan bunaldık.
Özden Erguner
BEYOĞLU
İSKİ nerede?
HASKÖY Merhamet Sokak'ta patlayan veyahut taşan kanalizasyon numara 24'teki binanın alt katını pis su ile doldurdu. İSKİ'yi aradık tek araçları olduğunu söylediler. İki gündür bekliyoruz.
Ayşe Kalkav
KADIKÖY
Ezileceğiz!
ALTIYOL Söğütlüçeşme Caddesi'nin bir kilometrelik bölümünde ne bir yaya geçiti var, ne de sinyalizasyon ışığı. Yoğun bir trafik akışının olduğu bu caddeden karşıdan karşıya geçmenin imkanı yok.
İlker Aktaş
FATİH
Sokak kapanıyor
ÇAKIRAĞA Mahallesi Cerrahpaşa Caddesi Sancaktar Müezzin Sokak'taki Açık Öğretim kayıt bürosu yüzünden bütün huzurumuz kaçıyor. Zaten dar olan sokağımız, uzun kuyruklar ile kapanıyor. Şefika Bal
ÜSKÜDAR
Bilet yok!
BOSTANCI hattında çalışan halk otobüsleri yolculara bilet kesmemekte devam ediyor. Bilet isteyenler ise devamlı azarlanıyor. Bu otobüsleri denetleyecek bir mercii yok mu? İETT denetlemiyor mu?
Turgut Ülengin
ŞİŞLİ
Lâmbaları yakın!
PERPA'nın yanındaki Yıldız Blokları'nda oturuyoruz. Hürriyet-i Abidiye'den Okmeydanı SSK Hastanesi'ne kadar ki yolun aydınlatma lâmbaları yanmıyor. Farlar olmasa evimizi bulamayacağız?
Sabiha Ergenekon
ERENKÖY
Hayalet bina!
YENER Sokak ile Zincirli Sokağı'nın birleştiği köşedeki dört katlı bir bina inşaa halinde 10 yıldır duruyor. Tenekelerle çevresini de kapattılar. Hayalet ev gibi havamızı, güneşimizi kesiyor.
Sokak sakinleri