TÜRKİYE
Başbakan Ecevit: Çok mutluyum

Türkiye, AB adaylığıyla hem yeni bir aile, hem de yeni bir yaşam kazanacak. Hayatımız sil baştan değişecek.

AB'nin aldığı ve topluluğun bütün yapısını değiştirecek olan kararını Türkiye kabul etti... Şu anda ekranda Ecevit'i görüyoruz. Aile fotoğrafı çekiliyor... Ne kadar ilginç... Türkiye, aynı Ecevit ile, biri tam üyelik çağrısını, ikincisi AB'nin ekonomik yardımını reddedip iki kez kaçırdığı tam Avrupalı olmak fırsatını yine Ecevit ile yakalıyor.. Ecevit'i basamaklardan inerken yakalıyorum. Yanında Dışişleri Bakanı İsmail Cem var. "Tebrik ederim. Neler hissediyorsunuz?" diye soruyorum. "Çok mutluyum. Türkiye 2000'e çok daha güçlü olarak girecek" cevabı alıyorum. Gülümsüyor...

BU BENİM İÇ MESELEM YOK
Bunun anlamı şudur: "Türkiye artık, resmen, hiç bir konuda, bu benim iç işim deme lüksüne sahip olmayacaktır.. Bundan böyle sadece düşüncede Avrupalı bir Türkiye yoktur. Tam üye olduktan sonra Para Birliği'ne katıldığı anda Türk lirası müzelik olacak, yerine Euro kullanacaktır. Yüzlerce yasa ve binlerce mevzuat AB standartlarına göre yeniden düzenlenecektir. Türkiye öylesine tarihi bir dönemeç dönmüştür ki, başlayan bu yeni süreç içinde örneğin Türkiye kara yollarında hiçbir araç, egzosundan duman çıkartarak dolaşamayacaktır.

Ankara Pazartesi gününden başlamak üzere AB dosyalarında bulunan 100 bin sayfa dolayında mevzuatı okumaya başlayacaktır. İdam cezasını kaldıracaktır. Devlet iyice küçülecektir. Para politikasından vergi mevzuatına, tarımından, eğitimine, sağlık politikasından bankacılığa kadar her şeyi yenileyecektir.. Özetle Türkiye, A'dan Z'ye değişecektir..." Türkiye eğer gerçekten Avrupalı olmak istiyorsa bunların hepsini yapmak zorundadır.. Türkiye'de artık hiçbir şey eskisi gibi kalmaya devam edemeyecek.

Ecevit'in aldığı tarihi kararla başlayan bu müthiş değişim sürecini hep birlikte yaşayacağız..

ENFLASYON YÜZDE 1.3
Bakın AB üyelerinin yıllık ortalama enflasyonu yüzde 1.3. İşte Türkiye'de de enflasyon, bu seviyelere inmek mecburiyetinde ve inecek. Türkiye Avrupa'ya hesap vereceği gibi, hesap da soracak.

Türkiye'nin AB'ye yönelik kazançları ise şunlar:

* Türkiye artık AB içinde "evlatlık" değil; aday muamelesi görecek.

* Ege ve Kıbrıs gibi sürtüşme konularında artık AB damgasını taşıyan belirli bir çerçevenin kurallarına uymakla gerginliklere meydan verilemeyecek.

* Türkiye, Avrupa kurallarına uyum sağlamak için belirli bir yol haritası izlemekle sürekli karşısına çıkan demokratik ilkeler, insan hakları gibi sorunları daha kolay aşma fırsatını elinde bulunduracak.

* Türkiye'nin AB adaylığından "kaybı" olacağından endişe duyanların sayısı doğal olarak gittikçe azalacak çünkü Türk halkı Avrupa'nın mali ve mani nimetlerinden yararlanacak ve aynı Yunan halkı gibi, Türk-Yunan ve Kıbrıs sorunu gibi yıllanmış anlaşmazlıkların "daha medeni bir biçimde" çözümü için iyi niyet gösterilerine tanık olmaya başlayacak.

SEDAT SERTOĞLU