BAŞBAKAN Ecevit, uluslararası basının yönelttiği kurnazca ve sert sorulara kısa ve net cevaplar verdi. Akıcı ve anlaşılır İngilizce konuşan Ecevit, yabancı basın mensuplarından takdir topladı. Başbakan, Türkiye'de son dönemde yapılan ekonomik ve hukuki reformları sıraladıktan sonra soruları yanıtladı.

Soru: AB adaylığı başvurunuz, 2 yıl önceki Lüksemburg Zirvesi'nde reddedildi, şimdi Helsinki'de kabul edildi. Bu inanılmaz değişimin nedeni nedir?

Ecevit: Bunun sebebi Batılı topluluklardaki düşünce değişikliğidir. Sovyetler Birliği çökünce Türkiye'nin bölgedeki öneminin bittiği düşünüldü. Ancak durumun böyle olmadığı ortaya çıktı. Amerika, bunu herkesten önce fark etti. Daha önce Avrupa'nın sınırları, kaçınılmaz olarak Orta Asya'ya kayıyor demiştim. Dünya değişiyor. Bu durumda Avrupa, Türkiye'nin AB'ye girmesinin önemini anladı. Hem Avrupa'nın hem de Türkiye'nin bu konudaki bilinci arttı.

Soru: Sizler sivil Çeçenler'i öldürdüğü için Ruslar'ı eleştiriyorsunuz. Peki Türkiye'de öldürülen Kürt siviller için ne diyeceksiniz?

Ecevit: Türkiye'de ölen Kürt sivilleri öldüren ne devlet ne de ordudur. Kürtler, Kürt teröristler tarafından öldürülüyor.

Soru: Öcalan'ın hayatında AB adaylığı öncesi ve sonrası diye bir dönem oluştu. Ülkenizde bu konudaki reaksiyonlar nedir?

Ecevit: Henüz bunları düşünecek aşamada değiliz. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), davanın inceleme kararını verecek. Bu sürede Türk kamuoyunda değişimler olacak mı bekleyip göreceğiz. İdam cezası AB ile bağdaşmıyor. Bunu herkes kabul etti. Buna rağmen bazı kesimler hala idamın gerçekleşmesini istiyor. Biz DSP olarak bu konudaki tavrımızı hümümete gelmeden önce almıştık. O nedenle içimiz rahat.

Soru: Türkiye'de Kürtçe eğitim yapmak yasak. Bu durum Kopenhag Kriterleri'ne uymuyor. Bu konuda bir değişiklik yapılacak mı?

Ecevit: Ayrılıkçı terörizm devam ettiği sürece attığımız adımlara dikkat etmek zorundayız. Ancak Güneydoğu yaklaşımlarımızı gözden geçireceğiz.

Soru: Milli Güvenlik Kurulu (MGK) mevzuatında değişiklik var dediniz. AB ülkelerinin bu konuda endişeleri bulunuyor. Siz ne diyeceksiniz?

Ecevit: Türk Ordusu, siyasete girmeyi her zaman reddetmiştir. Her açık toplumda olduğu gibi, ordumuz görüşlerini ve beklentilerini dile getiriyor, hiçbir düşünceyi hükümete empoze etmeye çalışmıyor.

Soru: Simitis'le bir zirve düşünür müsünüz?

Ecevit: Bunu temenni ederim. Tabii bunun için Simitis'in mahkemeye gitmekten başka çözüm yollarını da içine sindirmesi gerekir.

Soru: Atatürk kadınlara çok değer verirdi. Fransa sizden 10 yıl sonra kadınlara seçme ve seçilme hakkını verdi. Ancak sizin parlamentoda bayan yok.

Ecevit: Bu eleştirinizde haklısınız. Kabinede bayan yok. Ancak parlamentoda kadınlar var. Türkiye'de kadınlara her alanda çalışma ve yükselme fırsatı veriliyor.