Çare altyapı

Basketbolda daralan bütçeler, altyapının önemini iyice ortaya çıkardı. Ama hâlâ günü kurtarmaya çalışan ve sırtını tamamen yabancılara dayayan 3 Büyükler, bu gerçeği anlamamakta direniyor.

Futbolda küçük Emre'ye Barcelona'dan gelen 20 küsur milyon dolarlık teklif spor sayfalarını boy boy süslüyor. Oysa basketbolda 3 Büyükler'in altyapıya verdiği önem, İstanbul kümelerinde gençler ve yıldızlar dereceleriyle ortada. Üstelik de müessese kulüpleriyle en rahat savaşabilecekleri, F.Bahçe, G.Saray, Beşiktaş isimlerinin cazibesini, taraftarlığını kullanabilecekleri en önemli yaşta küçük yıldız adaylarını müesseselere kaptırıyorlar. Bir F.Bahçe, altyapısından yetiştirdiği İbrahim'i geçen sezon talibi varken 10 milyon dolara dayanan fiyatıyla satsa, yıllarca kendi bütçesini döndürebilecek bir yatırım gerçekleştirmiş olmaz mıydı?

Günü kurtarma telaşı
Ligde oynanan 10 maçın ortalamalarına göre G.Saray'ın sayılarının % 2'sini, Beşiktaş ve F.Bahçe'nin ise % 9'unu yabancı oyuncular atıyor. Bu sayılar, Üç Büyükler'in basketbolda en çok yabancı katkısı kullanan takımlar olduğunu gösteriyor. Bu, aynı zamanda günü kurtarma telaşının bir göstergesi...

İşin bir de komik yüzü var. F.Bahçe, Sanders ile 5. yabancısını getirdi. Bir yönetici çıkıp da bunun hesabını sormuyor. G.Saray'da ise işler daha da komik. Ödenen paraya göre çok verimli çıkan yabancıların satılıp takımın finansmanının sağlanması gündemde...

Kalıcı çözüm ne? Altyapıya yatırım yapmak. Güçlü bir G.Saray, veya F.Bahçe, veya Beşiktaş Yıldız Basketbol Takımı'nda oynamak isteyecek kaç çocuk, kaç genç var, hiç düşündünüz mü? Bugün müessese kulüplerinin, yıldız, minik takımlarında oynayan çocukların birçoğu hâlâ kalpleriyle G.Saraylı, F.Bahçeli veya Beşiktaşlı... Çözüm altyapıda ve bu emek istiyor. Ama böyle bir projenin iyi anlatılması halinde kendi sponsorlarını bulmasının bile mümkün olduğunu söylemek rüya olmaz herhalde...