IMF Medya Şefi Thomas Dawson Türkiye'ye verilecek kredinin yılsonuna dek onaylamasını beklediğini söyledi. Dawson Türkiye'nin 17 Ağustos depreminden sonra IMF'den acil yardım aldığını anımsatarak Düzce Depremi'nin ardından daha fazal acil yardımın verilip verilmeyeceğinin ise henüz netlik kazanmadığını söyledi. Dawson düzenlediği basın toplantısında "Türkiye'de deprem nedeniyle yaşanan insanlık trajedisinden açık bir şekilde kaygı duyuyoruz. Bir IMF heyeti şu an Ankara'da bulunuyor. Bu yılın sonundan önce bir anlaşmanın yönetim kuruluna getirilmesini umuyoruz" dedi.

Türkiye'de bulunan IMF yetkilileri, Türkiye'nin IMF kredisini elde etmek için neler yapması gerektiğini tanımlayan bir Niyet Mektubu'nu kabul etmeye yaklaştıklarını, bunun için birkaç hafta gibi bir sürenin yeterli olacağını söylemişlerdi.

Öte yandan IMF Türkiye Masası Şefi Carlo Cottarelli ve ekibinin yaklaşık 2 haftadır üzerinde çalıştığı, stand- by anlaşmasına esas teşkil edecek olan "Niyet Mektubu"nun taslağı tamamlandı. Ekleriyle birlikte 20 sayfayı bulacağı belirtilen Niyet Mektubu'nda, Türk Hükümeti'nin enflasyonu indirme ve mali disiplini sağlama kararlılığı vurgulanacak ve "Hedef, 2002'de enflasyonun tek haneye indirilmesidir" ifadesine yer verilecek.

IMF Heyeti Başkanı Cottarelli'nin, teknik görüşmeler sırasında sergilediği yapıcı tutum gerek ekonomi bürokratlarının, gerekse iş dünyasının moralini yükseltti.

Cottarelli'nin, "Tüm dünya istikrarı arıyor. Böylesine büyük bir ülkeyi, Türkiye'yi kaderine bırakamayız. Ciddi ve uygulanabilir bir program hazırladık. Tüm delikleri tıkamaya çalışıyoruz" sözleri oldukça anlamlı bulundu.

Hazİne ne dİyor?

IMF'nin bu yaklaşımının, Hazine yetkilileri, şöyle değenlerdiler:

"IMF, bütçenin yanısıra, kamu bankalarının görev zararlarını, birliklerin alım politikasını, destekleme alım fiyatlarını, mahalli idarelerin açıklarını, fon ve döner sermaye sistemini bir bütün olarak ele alıyor. Konsolide mali tabloya ve bu tablo içinde faiz dışı fazlanın GSMH'ye oranına bakıyor. Kur politikasında ise bir sürpriz yer almıyor."