kapat

05.10.1999
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
inter merkez
Siber Haber
L E I T Z
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
Bayan Sabah
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
Hazırlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

Teba
1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 1999
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
YAVUZ DONAT(ydonat@sabah.com.tr )


Mebus Burcu

Meclis Başkanı vardı... Meclis içinden, dışından siyasetçiler vardı... Sohbet ediyorduk... Recai Kutan, bir ara, kulağımıza eğildi:

- Hükümet çatırdayabilir.

"Nasıl olacak bu" dercesine baktık.

Kutan, fısıltı ile yanıt verdi:

- Kendi içinden çatlayabilir.

Günler geçti aradan.

Kutan'ın sözleri aklımızdan çıkmıyor.

Sahi, olabilir mi?

***

Deneyimli gazeteci Nuriye Akman "Araştırmacı... Sorgulamacı."

Sohbetleri... Sorgulamaları "Mebus Burcu" adlı kitapta topladı. (Dünya Yayınları.) Tam bir "başucu kitabı."

Kitabın tanıtım kokteyline "sorguladıklarını" davet etmiş.

Davette ilk dikkatimizi çeken "DYP'liler" oldu.

Konuştukları konu "aynen" şu:

- Partinin bu hale gelmesinde en çok günah kimde?

Yalım Erez "günün esprisini" patlattı:

- İtiraf etmeliyim... İçinizde, en günahkar benim.

***

Meclis Başkanı Yıldırım Akbulut da "kitaptakilerden."

Onunla uzun uzun depremi konuştuk.

Meclis'in "16 boş lojmanı" var.

Akbulut:

- Depremzedelere tahsis ettim.

Başkan dedi ki "boşalacak lojmanları da yine depremzedelere vereceğim."

Seçilemeyen ve buna rağmen hâlâ lojmanı boşaltmayanlardan rica etsek...

Bir an önce çıksalar.

"Siyasetin... Meclis'in itabarını" belki pek umursamıyorlar.

Ama hiç olmazsa "depremzedeleri" düşünseler.

***

Kokteyldeki sohbetimizde Recai Kutan "çok meşgulüm" dedi.

"Kongre meşguliyeti mi" diye sorduk.

Kutan'ın yanıtı "Hayır... Başka şeyler var."

"Başka" neler var?

Recai Bey uzun uzun anlattı.

Önce bir özeleştiri:

- 18 Nisan seçimlerinde... Maalesef... Teşkilatlarımız diri değildi.

Fazilet Partisi şimdi, her ilde yüz elli yöneticiyi eğitiyor.

İstanbul'da bu sayı "bin."

Eğitimin dışında bir de "dil birliği" çalışması var.

Bu çalışmanın amacı, partide "farklı seslerin" çıkmaması.

Soru:

- Fazilet'te bir şeyler mi değişiyor?

Kutan kulağımıza eğildi:

- Hazırlıklı olmamız gerekiyor.

- Neye?

- İktidar ortaklığına.

- Şaka mı?

- Hayır.

- İktidarda sorun yok ki?

- Olabilir.

- Hangi vadede?

- Bilemem... Kestiremiyorum... Ama bu böyle gitmeyebilir... Kendi içlerinde sorun çıkabilir.

- Çıkarsa?

- Fazilet, yeni koalisyonda göreve hazır olmalı... Fazilet'li ortaklıktan kimse rahatsız olmamalı... Bunun için... Bize düşen görev varsa... Ki var... Yerine getirilmeli... İşte ona çalışıyoruz.

- Recai Bey, ya hükemette çatlak, patlak olmazsa...

- Olmasa bile... Er ya da geç... Seçime gidilmeyecek mi?.. Gidilecek seçime, en hazırlıklı parti biz olmalıyız.

***

Kokteylde Murat Karayalçın'la karşılaştık.

"Üç üniversitede ders verdiğini" söyledi.

CHP gerçekten "yetişmiş insan deposu."

Kimi sabah, akşam "dedikoduda, kuliste."

Kimi de Murat Bey gibi "Üretimde... Araştırmada... Üniversitede."

Aslında "diğerleri" de Karayalçın'ı izleseler, üniversitelerimizde "Hoca açığı" kalmayacak.

Yazarlar sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır