 |
 |
| 05.10.1999 |
| Anasayfa |
| Son Dakika |
| Haber İndeksi |
| Yazarlar |
| Günün İçinden |
| Politika |
| Ekonomi |
| Dünyadan |
| Spor |
 |
| Magazin |
 |
| Siber Haber |
 |
| Sofra |
| Bizim City |
| Sizinkiler |
| Para Durumu |
| Hava Durumu |
| Bayan Sabah |
| İstanbul |
| İşte İnsan |
| Astroloji |
| Reklam |
| Sarı Sayfalar |
| Arşiv |
| Hazırlayanlar |
| Sabah Künye |
| E-Posta |
|
|
|
|
|
|
|
| Win-Turkce US-Ascii |
| © Copyright
1999 MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. |
'Her başlangıç bir umuttur'
Papandreu, üniversitedeki konuşmasında Alis Harikalar Diyarında masalını, iki ülkenin yeniden kurmaya çalıştığı, 'imkansız' ilişkisine benzetti
İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi'nin Konferans Salonu dün eski bir Milli Eğitim Bakanı'nı ağırladı. Bu Bakan, komşu ülke Yunanistan'dan geliyordu ve şimdiki Dışişleri Bakanı Yorgo Papandreu idi. Konuk Bakan, Dışişleri Bakanımız İsmail Cem ile aynı misyonu yüklendiğini söyleyerek, "Her başlangıç bir umuttur" sözünün altını çizdi. Coşkuyla alkışlanan Papandreu, "Barışın kalıcı olması konusunda bilim adamlarına, üniversite çevrelerine, akademisyenlere çok büyük görev düşüyor" dedi. SEMPATİK VE İÇTEN Papandreu, konuşmasıyla tüm dikkatleri toplarken, ünlü çocuk masalı "Alice Harikalar Diyarında"dan alıntılar da yaptı. Papandreu, "Son zamanlarda öyle inanılmaz şeyler olmuştu ki Alice, imkansız olanın da gerçekleşebileceğini düşünmeye başlamıştı" cümlesini okuduğunda, hem kendisi gülümsüyordu, hem de salonu dolduranlar.
Konuk Bakan, depremin ardından, iki ülkenin yakınlaşmasına dikkat çekerek, "Halklar imkansızı yapmanın zamanının geldiğini gösterdi" dedi. Salonu en çok etkileyen cümle "Yaşadığım sürece tüm kaynaklarımı Türk-Yunan halklarının sürekli barış içinde yaşayacağı günler için harcayacağım" oldu. Yorgo Papandreu, sakin ve sempatik tavırlarıyla kaldı akıllarda. Önceki gün Yeşilköy'de, dükkanlarının önünde el sallayarak sevgi gösterisinde bulunan vatandaşları selamlayarak geçen Papandreu, dün de üniversitede konuşması bitince salonu gülümseyerek, 'marşlar eşliğinde' terk etti. Bizden biri İsmail Cem, Papandreu onuruna Müşir Fuat Paşa Yalısı'nda yemek verdi. 6. İstanbul Bienali kapsamında Aya İrini'de açılan "Tutku ve Dalga" başlıklı sergiyi gezdiler. Cem, 'meslektaşı' Papandreu ile birlikte 'yeni sözler söylemeye çalıştıklarını,' "Türk-Yunan ilişkileri gibi fevkalade çetin bir konuda barışı, anlayışı, ortak menfaati kılmak için uğraşmaktayız. Kolay bir iş değil tabii" sözleriyle ortaya koydu. Cem, "Papandreu, bizim bildiğimiz, tanıdığımız, coğrafyamızın, üstelik bizlere de benzeyen bir insanıdır" dedi. Bu arada İstanbul Üniversitesi'nin açılışında Yunan bayrağı krizi yaşandı. Fen Fakültesi salonunda Yunan bayrağı göremeyen Yunanistan Dışişleri yetkilileri, görevlilerden bayrak istediler. Ancak bulunan bayrak buruşuk ve küçük olunca asılmadı. Yetkililer çareyi The Marmara Oteli'ne giderek küçük Türk-Yunan bayrakları getirmekte buldular. İsmail Cem konuşma yapmadan önce yerine konan masa flamaları, doğması muhtemel bir krizi de önledi. Fügen ÜNAL ŞEN - Ramazan KAYA - Yusuf DEMİR - Mete TÜRKMEN - Gökhan ARTAN (SHA)
|
Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır