kapat

30.09.1999
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
inter merkez
Siber Haber
L E I T Z
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
Bayan Sabah
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
Hazırlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 1999
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
ÇETİN ALTAN(caltan@sabah.com.tr )


Türkiye ite kaka globalleştiriliyor

Sade Türkiye'de değil, dünyada da halk kitleleri, "globalleşme süreci"nin ne olup, ne olmadığı konusunda; billurlaşmış bir bilinçten yoksunlar.

"Globalleşme süreci" özellikle Türkiye gibi, 20. Yüzyıl'ı da ıskalamış ülkeleri; 21. Yüzyıl'la bütünleştirme yöntem ve girişimleridir.

Türkiye gibi ülkeler neden 20. Yüzyıl'ı da ıskalamışlardır?

Merkezi oligarşik yönetimlerle, halk yığınlarının çıkarları biribirine ters düştüğü ve bu çıkar zıtlığı, sürekli örtbas edilmek istendiği için ıskalamışlardır.

Örneğin halk yığnlarıyla derinliğine bir ilişki içinde bulunan Adalet Bakanlığı'na Bütçe'den ayrılan pay, sadece binde 8'dir. Bu alandaki gerekli personel eksikliği -yargıçlarla savcılar da dahil- akıl dışıdır.

Buna karşılık son 16 yılda Güneydoğu'daki "asayiş ile ilgili" eylemlerin genel ekonomiye maliyeti 400 milyar dolardır ve bu maliyetin büyüklüğü üstünde, Em. Büyükelçi Şükrü Elekdağ ile Em. Büyükelçi Aydın Alacakaptan'dan başka pek kimse durmamıştır.

Bir parlamento düşünün ki, 16 yılda ekonomik çerçevede muazzam bir kısıntı yaratmış olan 400 milyar dolar konusunda, hiçbir görüş açıklamasın, hiçbir inisyativ kullanmasın..

Şayet merkezi oligarşik yönetimlerle halk yığınlarının çıkarları çatışmasa, 400 milyar dolarlık bir maliyet konusu derhal girerdi Parlamentonun gündemine..

Ecevit-Clinton görüşmesinde, Türkiye'yi globalleşme sürecinin içine alma ayarlamaları ön plana çıkarılmadı.

Oysa zirve buluşmasından önce ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı ve Washington'un eski Ankara Büyükelçisi Marc Grossman'ın yapmış olduğu açıklamalarda da -Sami Kohen'in deyimiyle- "Türk-ABD ilişkilerinde yeni bir süreç"in temel nirengileri vardı.

Neydi bu temel nirengiler:

1- Türkiye'de ve özellikle Güneydoğu Anadolu'da, Amerikan sermayecilerinin yatırımları teşvik edilecek...

2- FBI Ankara'da bir büro açacak, uyuşturucu da dahil, organize suçlarda T.C. ile işbirliği yapacak...

Şimdi bunlara bir de, Türkiye'nin G-20'ler içine alınacağı eklenirse..

İte kaka globalleşme süreciyle bütünleşirilmek istendiğimiz tabak gibi çıkar ortaya...

Bizimki gibi ülkelerde "ulus-devlet" modeli, halk kitlelerinin kalkınmasını da, gelişmesini de sağlayamadı...

Oysa bugün modern teknolojilerin durmadan arttırdığı üretimi emecek, zenginleşmiş halk yığınlarına gerek var..

Merkezi oligarşik yönetimlerin, salt kendi çıkarları doğrultusunda ekonomik olanakları çarçur etmelerinden ötürü, halk yığınları güçlü bir pazar yaratamıyor.

Dünyanın ekonomisi en güçlü 7 ülkesi, G-7'leri oluşturuyor. Son dönemde buna Rusya da eklendi...

Şimdi G-20'ler oluşturuluyor; Çin, Hindistan, Brezilya, Meksika, Türkiye, Güney Afrika v.s..

Halk yığınlarının zengin büyük pazarlar yaratabilmesi açısından potansiyeli büyük olan ülkeler bunlar..

Bir yanda saydamlık, bir yanda ekonominin bilimselleşmiş ilkeleri, bu ülkelerin -kitle olarak- zenginleşmesini sağlayacak... Özellikle de gereksiz askeri harcamalarda, ortaklaşa bir küçülme olacak...

Globalleşme sürecinin temeldeki gizli şifresi bu işte...

Ve şimdi Türkiye hızla bu sürecin içine alınıyor. Güneydoğu'ya Amerikan sermayesi geliyor; Ankara'ya FBI bürosu...

Kıbrıs sorununa gelince..

Başkan Clinton'un özel temsilcisi Moses, bugün Kıbrıs'a gittiğine göre... O sorun da çözümlenecektir. Üstelik Türkiye kırılmadan çözümlenecektir.

Enseyi karartmayın. Global sermaye, durmadan artan üretimin emilmesi için, halk yığınlarını zenginleştirmek ve merkezi oligarşilerin savurganlığını frenlemek zorunda...

Globalleşme süreci diye de zaten buna deniyor.

Yazarlar sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır