kapat

30.09.1999
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
inter merkez
Siber Haber
L E I T Z
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
Bayan Sabah
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
Hazırlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 1999
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Ya devralın ya devredin
Cezaevlerinin sadece dış güvenliğinden sorumlu olan jandarma, yetkinin ya kendilerine devredilmesini ya da Adalet Bakanlığı'nın almasını istiyor

Cezaevlerinin cephaneliğe dönüşmesine jandarma da isyan etti. Cezaevlerinde sadece dış güvenlikten sorumlu olan jandarma cezaevlerinin sorumluluğunun personeliyle birlikte ya kendilerine devredilmesini, ya da sorumluluğun Adalet Bakanlığı tarafından devralınmasını istiyor.

Cezaevlerindeki son olaylar ve alınması gereken tedbirler bugün yapılacak MGK'da ele alınacak.

Jandarma ne yapıyor?
Sadece cezaevi savcısının isteği üzerine içerideki olaylara müdahale edebilen jandarma, Ulucanlar Cezaevi'ndeki olaydan sonra maruz kaldığı eleştirilerden rahatsız. Jandarma mevcut durumda mahkumların kaçmasını önlemek için cezaevi dışında nöbet tutuyor. Cezaevine gelen ziyaretçilerin üzerini arayabiliyor. Ama pek çok olayda kilit rol oynayan, hatta içeriye silah, uyuşturucu soktuğu ileri sürülen cezaevi personelinin üzerini arama yetkisi bulunmuyor. Nitekim jandarmanın yaptığı arama sonucu Ulucanlar Cezaevi'nde 2 kamyon dolusu örgütsel malzeme, şiş, bıçak, tüp, pankart çıktı. 6.5 yıldır arama yapılmadığı belirlenen cezaevinde mahkumların eğitim yapmak için tahtadan tüfek ve tabanca yaptıkları saptandı. Cezaevinde maket silahlarla yapılan eğitimin, terörist mahkumların bir şekilde dışarıya çıktıklarında, yeni terör görevlerine hazır olma amacını taşıdığı kaydedildi.

"Yönetim seyirci kalıyor"
Cezaevinde bulunan 166 mahkumdan aralarında PKK'lıların da bulunduğu 54'ü olaylara karışmadı. DHKP-C ve TİKKO teröristleri, mutfakta kullanılan tüpler ile askerleri yakmaya çalıştılar. TiKKO ve DHKP-C mahkumlarının kendilerine ait koğuşlara sembol olarak kırmızı bez astıklarını belirten bir yetkili, "Orası Türkiye Cumhuriyeti'ne ait bir cezaevi. Adamlar Türk Bayrağı'na karşı çıkarak, kendi sembollerini asıyorlar. Cezaevi yönetimi de buna seyirci kalıyor. Bu asla kabul edilemez" dedi.

Siyasi mahkum!
Askeri çevreler, cezaevi isyanlarında terör mahkumlarına medya tarafından "siyasi mahkum" denilmesine tepki gösterdi. Üst düzey askeri bir kaynak, "Eline silah alarak kan akıtmış, katliam planlamış teröristlere, siyasi mahkum denilmesi bizi rahatsız ediyor. Siyasi mahkumların yasaların alanına giren yazdıkları, çizdikleri ve söyledikleri ile içeriye girmeleri bizi ilgilendirmiyor. Ama siyasi mahkum ile terör suçlularını da karıştırmamak, aynı kefeye koymamak gerekiyor" diye konuştu.

Mahmut BULUT


Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır