Umut güzeldir

Yıllardır seyrediyoruz Fenerbahçe'yi... Ama ilk kez bu kadar güçlü bir kadroya sahip olduğunu görüyoruz. Moshoeu, Murat Yakın, Kemalettin, Metin, Uche yok. Boliç, Preko yedek, Dimas kadrodışı. Yine de dün sahada birbirinden yetenekli oyunculardan kurulu ve makine gibi oynayan bir takım vardı.

İlk yarı bitmek üzereydi. Fenerbahçe iki gol atmış, iki topu direkten dönmüş, bir penaltı kaçırmış, net 4 fırsattan yararlanamamış ve üstelik rakip tek gol pozisyonuna dahi girememişti. İkinci yarı da benzer şekilde geçti. Sadece İstanbulspor bir gol attı, Fenerbahçe en az 8 net fırsatı harcadı. Rakip kaleye tam 24 gollük şut attı.

Kondisyonsuz denilen, koşmuyor diye eleştirilen, en önemlisi Rıdvan olduğu sürece hiçbir şey olmaz diye tavır alınan bir takımdı sahadaki... Ve sadece bu yüzden alınan 3 puan sıradan bir lig maçının ötesinde bir anlam ifade ediyordu Fenerbahçe taraftarı için... 3 yıldır en ufak sallantıda yıkılan sarı-lacivertli camia belki de uzun süre sonra ilk kez geleceğe umutla bakıyordu.

Ogün mükemmel oynadı
Maçı koparan isim Oulare'ydi. İnanılmaz bir gol attı. Henüz tam anlamıyla hazır olmamasına karşın ikinci ve dördüncü golleri de yaratan isimdi.

Yanlış transfer olarak tanımlanan Ogün de Abdullah da mükemmel oynadılar. Ogün savunmada her boşluğu doldurdu. Kestiği her akın sonrası, doğru zamanda, doğru kişiye topu aktararak oyunu hızlandırdı.

Abdullah güçleniyor. Onu herkes tanıdığı için güçlü bir Abdullah'ın neler yaptığını anlatmak da gereksiz...

Tayfun kanatta gösteremediği hünerlerini sol içte sergiledi. Pres yaptı, top taşıdı, Abdullah'ı rahatlattı. En az 20 kanat bindirmesi yaptı. Rakibi 60 dakika yoran Moldovan ile yorgun savunmaya indirici darbeleri indiren Preko da yararlı oynadılar. Sahanın iyilerinden Sergen de bu sezon ilk kez bu kadar gayretliydi.

Genç ve zeki bir adam yıpranmış Fenerbahçe'yi yeniden inşa etmeye çalışıyor. İyi bir takımı, güçlü bir yönetimi ve başarıya susamış bir taraftarı var... Ve herşeyden önemlisi umut dolu Rıdvan... Belki ilerleyen haftalarda belki puan kaybedecek, belki yenilecek de F.Bahçe. Ama her geçen gün daha iyi, daha hızlı ve daha üretken oynayacak.

İşte bu yüzden 15 Haziran'dan beri Rıdvan Dilmen için de F.Bahçe için de umutluyuz..