kapat

16.08.1999
Anasayfa
Son Dakika
Haber Ýndeksi
Yazarlar
Günün Ýçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
banners
Siber Haber
L E I T Z
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
Bayan Sabah
Ýþte Ýnsan
Astroloji
Reklam
Sarý Sayfalar
Arþiv
Hazýrlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 1999
MERKEZ GAZETE DERGÝ BASIM YAYINCILIK SANAYÝ VE TÝCARET A.Þ.
ÇETÝN ALTAN(caltan@sabah.com.tr )


Can sýkýntýsý

Yaz akþamlarýnda buram buram neþe, saadet tüten bir hal vardýr. Suadiye asfaltýnýn çýplak bacaklý, beyaz þortlu genç kýzýndan, Çeþmemeydaný'nýn kaytan býyýklý delikanlýsýna, Tarabya'daki müteahitten Eyüp kahvesindeki emekliye kadar herkeste bir sevinç, sebepsiz bir memnuniyet göze çarpar. Hele o cazlý sazlý gazinolarýndakilerin bahtiyar görünüþleri..

Þu anda böyle bir gazinodayým. Bir tek boþ masa yok.. Cývýltýlar.. Kahkahalar.. Müzik.. Deniz.. Yan tarafýmda oturan adamýn haline bakýyorum, öyle mesut ki.. Önünde buz gibi köpüklü birasý, eli "nazenin dildade"sinin avuçlarýnda, gözlerini uzaktan kayýp giden bir kotraya daldýrmýþ caz naðmelerini dinliyor. Yani diyeceðim, güzelliði beþ hissiyle birden tadýyor. Ama ben onu tanýrým. Daha iki hafta evvel iþinden çýkarýldý. Bakkala, kasaba da dünya kadar borcu vardýr.

Biraz daha kenardaki þu inadýna yeþil kýravatlýsýnýn vaziyeti ne hoþ yarabbi; bülbül kesilmiþ. Yarým saattenberi karþýsýndakine bir þeyler anlatýyor; ikide birde de basýyor kahkahayý.. Onu da tanýrým. Varsýn keyiflensin. Az sonra eve gidince karýsýyla kavga edecek, bütün mahalleyi ayaða kaldýracaktýr. Kaç defa karakolluk oldular.

Ya hele ötedeki olgun dolgun beyaz saçlý þiþko? Kaþarlanmýþ karaborsacýdýr. Þevkinden, nerdeyse zýp zýp sýçrayacak, çatalýyla meze tabaklarýna vurarak aklý sýra tempo tutuyor. Yahu dur bakalým, lastik ihtikârý mahkemesi henüz bitmedi.

Fakat ne çýkar; bütün âlem gibi onlar da bu Haziran akþamýnýn büyüsüne tutulmuþlar. Yan tarafýmdaki aþýka iþssizliðiyle borcu; biraz daha kenardaki yeþil kýravatlýya eleman çektiði karýsýnýn dýrýltýsý, rezaletleri; ötedeki karaborsacýya mahkemesi výz gelip týrýs gidiyor.

Bense ne iþten çýkarýldým, ne borçluyum; ne dýrýldayacak karým, ne de mahkemem var.

Lakin iþte caným sýkýlýyor.

Coþmuþ anlatýyordu: - Bazý öyle þeyler vardýr ki aslýnda gayet kýymetli, gayet kuvvetli olduklarý halde ufacýk bir düþüncesizliðe kurban giderler.

Ve bir misal gösterdi:

- Üç dört sene evvel Anadolu'nun bir þehrindeydim. Vilayet at yarýþlarý tertip etmiþ, seyirciler için de tribün þeklinde yüksekçe, öksürsen sallanan, ecel beþiði gibi entipüften tahta setler kurdurmuþtu. Setlere çýkýþ merdiveninin üstünde alay eder gibi, "Durmayalým düþeriz" vecizesi dalgalanýyordu.

Dedikodu deyince aklýma geldi. Müthiþ sükžti bir adamcaðýzla tanýþtým. Ama nasýl? Tarif edilemez. Beþ dakika beraber otursanýz içinize sýkýntýlar basar. Eminim ki bütün ömründe sarfettiði sözleri iki günde konuþanlar bol bol vardýr.

Kendisini daha yakýndan tanýyanlar sebebini sormuþlar:

- Neden bu kadar sessizsiniz, demiþler.

- Dedikoduyu sevmem, nasihat etmekten hoþlanmam, öðünmeyi de beceremem, ne konuþayým, demiþ.

Demek ki faziletin üçü birden toplanýnca insanýn dili tutuluyor.

Çenesi düþük mü düþük, ukâlâ mý ukâlâ idi. Bir gün þakaya boðup, sen de amma gevezesin, dedim.

Bana ne cevap verdi bilir misiniz?

- Senin biolojik malžmatýn kýt; insanlarý hayvanlardan ayýran baþlýca farklardan biri de konuþma kabiliyetleridir. Ne kadar konuþursam o kadar insan olduðumu isbat ederim.

Aldýn mý aðzýnýn payýný, der gibilerden yüzüme dik dik baktýktan sonra çekip gitti.

Acaba haklý mýydý?

Not: 54 yýl önce yazýlmýþ yazýlar... "Üçüncü Mevki"den...

Yazarlar sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGÝ BASIM YAYINCILIK SANAYÝ VE TÝCARET A.Þ. - Tüm haklarý saklýdýr