Vasiyet adlı şiirinde Datça'ya gömülmeyi isteyen şair Can Yücel, 73 yıllık yaşamını Datça'ya hakim bir tepede noktaladı. Şairin cenazesi, kalabalık bir topluluk tarafından alkış, karanfil ve günebakan çiçekleri ile toprağa verildi. Cenaze saat 11.00'de Datça Devlet Hastanesi morgundan alınarak, son törenin yapılacağı köy meydanına getirildi. Şair için cenaze namazı cami yerine alanda kılındı. Datça Mahallesi Camii İmamı Yılmaz Akman, 'Cami küçük, bu kadar kalabalığı almaz. Bu nedenle cenaze namazını açık bir alanda kılmayı uygun gördük. Bu ailesinin de isteği' dedi. Törende, Can Yücel'in dizeleri eşliğinde doğaçlama yapan müzisyenler Ali Pervet ile Reyens Bölükbaşı, küçük bir dinleti sundu. Törenin ardından, eller üzerinde cenaze arabasına taşınan şairin naaşı, mezarlığa getirildi. Yaklaşık 1 kilometrelik yol boyunca cenaze arabasını kalabalık bir grup da yürüyerek takip etti. Can Yücel, Datça Mezarlığı'nda, ilçeye hakim bir tepede toprağa verildi. Yücel'in eşi Güler, kızları Güzel ve Su ile oğlu Hasan Yücel, kabrin üzerine ilk toprağı attılar. 21 Ağustos'ta 74 yaşına girecek olan Can Yücel'i dostları o gün Datça'da anacak. Tüm sevenleri çağrılı...
Beni kuzum Datça'ya gömün
Geçin Ankara'yı, İstanbul'u
Oralar ağzına kadar dolu
Alabildiğine de pahalı
Örneğin Zincirlikuyu'da
Bir mezar 750 milyona
Burası nispeten ucuzluk
Ortada kalma tehlikesi de yok
Hayır dua da istemez
Dediğim gibi beni Datça'ya gömün
Şu deniz gören mezarlığın orda
Gömü sanıp deşerlerse karışmam ona!
Yeni Hasan Yücel (oğlu): Can Yücel herkes için ayrı bir anlam taşıdı. Birisi 'dostumu, şarap içtiğim arkadaşımı,' bir başkası 'emekten yana ödün vermeyen ve bir daha böylesi gelmeyecek bir aydını,' bir diğeri ise 'Türkçe'de en güzel şiirleri yazan şairi' kaybettiğini söyleyebilir. Biz en iyi babayı kaybettik. En güzel şiiri, onun ödünsüz hayatıydı. Biz onun arkasından koşacağız.
Tekin İpek (Datça'dan komşusu): Can Yücel hephimize nasıl ölünmesi gerektiğini öğretti. Hepimizden daha iyi içti. Hepimizden daha iyi küfretti ve en önemlisi hayatı tadı ile yaşadı. Onun emekçilerden yana mücadelesi unutulmamalıdır. Bu nedenledir ki, son günlerinde Tariş işçileri hastanede nöbet tuttular. Hepimizin başı sol olsun.
Ufuk Uras (ÖDP Genel Başkanı): Aydınlık için bir dakika karanlık eyleminde şalteri ilk o indirdi, sonra da tüm Türkiye tek vücut halinde onu izledi. O tek başına bir örgüttü. Havaya kalkan yumruğun içinde hayatın kendisi çıkar. Can Baba'nın yumruğuna birlikte sarılalım.