|
Öğrenci şaşkın
Bir milyon ünivesite adayı ve aileleri tercih sıkıntısı çekiyor. Tercih yapma şansını yakalayan öğrenciler, sınavdan bile karmaşık bir sistemle karşı karşıya geldiler...
Şirin Dilek ACUN
Ankara- Geleceklerini çizecek 1 milyon 7 bin 703 üniversite adayı tercih bunalımı yaşıyor. Öğrenci Seçme Sınavı'nda 105 ve daha yüksek puan alarak "tercih" yapma şansını yakalayan adaylar, 2 Ağustos'a kadar okumak istedikleri üniversiteleri seçip, ÖSYM'ye bildirmek zorundalar. Ancak asıl sorun şimdi başlıyor. Tercih Rehberi'ni inceleyen öğrenciler, sınavdan bile daha zor, daha karmaşık bir sistemle karşı karşıya...
Puanın hamı olur mu?
Sistemdeki ilk sorun, öğrencilere bildirilen puanların, nihai puan olmaması. ÖSYM sınava giren adayların sözel, sayısal, eşit ağırlıklı ve eğer girdilerse yabancı dil dallarındaki ham puanlarını açıkladı. Öğrencilere ham puanlarını bildiren ÖSYM'nin yerleştirme sırasında dikkate alacağı puanlar ise, öğrenci ve okulun başarı katsayılarının da ekleneceği nihai puanlar. 1 hatta, yarım puanın bile yaşam çizgilerini değiştirebileceği dehşetine kapılan öğrenciler, kendi ortaöğretim başarı puanlarını okullarından, okullarının ÖSS başarı puanını da ÖSYM'nin İnternet'teki adresinden bulma telaşına düştüler.
Nasıl hesaplanır?
ÖSYM'den alınan bilgilere öğrencinin ve okulun başarı puanı "Ağırlıklandırılmış Ortaöğretim Başarı Puanı (AOBP)" adı altında toplanarak üniversite adayının puanına ekleniyor ve böylece "nihai puan" bulunuyor. AOBP'nin nihai puana etkisi en az 15, en çok 40 puan dolaylarında gerçekleşiyor. Tercih hakkı kazanmak için gereken ham puan alt sınırının 105, sınav şampiyonunun aldığı puanın ise 191 olduğu düşünülürse 15 ile 40 arasında değişen ek puanın önemi tüm çıplaklığıyla ortaya çıkıyor. Bu hesaba göre AOBP, öğrencilerin nihai puanını yüzde 8 ile yüzde 38 arasında etkileyebiliyor.
Puan yeni kriterler eski
Öğrencilerin bir başka sıkıntısı da, tercihte kullanılacak kriterlerin eski sisteme göre sunulması. En çok tercih edilen elektronik, tıp gibi bölümler, genellikle yüzde 0.1 olarak tabir edilen en üst sınıfta yer aldı. Öğrenciler tercihlerini, geçen yıl iki aşamalı olarak yapılan ve ikinci aşama öncesi tercih edilen okulların listesinin ÖSYM'ye yollandığı eski sisteme göre yapmak zorundalar.
Yeni kazanç kapısı
Tercih sisteminin sınavdan bile zor olması, trilyonlarca liralık üniversite sınavı sektöründe yeni bir alt sektörün daha gelişmesine yol açıyor. Tercih rehberliği için alınan ücretler, 5 ile 25 milyon lira arasında değişiyor.
4 öğrenciden 3'ü açıkta
Ankara- ÖSS sınavında, 105 ve üzerinde puan alan öğrenciler tercih hakkı kazandıkları için sevinirken, tercihlerden sonra her 4 öğrenciden 3'ü açıkta kalacak... Sınava giren 1 milyon 479 bin 552 öğrenciden, 1 milyon 7 bin 703'ü 105 ve üzerinde puan alarak tercih yapma hakkı kazandı. Böylece sınava giren her bir milyon öğrenciden 680'i tercih hakkı kazandı. Tercih hakkı kazanan öğrenciler, 18'i en az 4 yıl eğitim veren fakülte, 6'sı ise 2 yıllık yüksek öğrenim kurumu olmak üzere 24 tercih yapabilecek. Ancak bu tercih hakkı kazanan her öğrencinin iyi-kötü bir yere kapağı atacağı anlamına gelmiyor. Çünkü 2 ve 4 yıllık öğrenim kurumlarının toplam kontenjanı 267 bin. Bu durumda tercih hakkı kazanan her bir milyon öğrenciden 264'ü Açık Öğretim dışındaki bir eğitim kurumuna girme hakkı kazanabilecek. Sınava katılan bir milyon öğrenci arasında, Açık Öğretim dışındaki eğitim kurumlarına girebilenlerin sayısı ise 178 olacak. 267 bin kişilik kontenjana karşılık, tercih yapma şansı verilen öğrenci sayısının 1 milyon 7 bin 703 bin olarak belirlenmesi, veliler için bir başka masraf kapısı açarken, ÖSYM için de müthiş bir gelir potansiyeli oluşturuyor. Tercih şansı kazanan öğrenciler ÖSYM'nin banka hesabına 3'er milyon lira yatırmak zorundalar.
Böylece ÖSYM'nin tercih geliri toplam 3 trilyon 23 milyar 109 milyon lira olarak gerçekleşecek. Posta ücreti de 300 bin lira.
Önce mesleğinizi seçin
ÖSS sınav sonuçlarının açıklanmasının ardından tercihlerini 2 Ağustos'a kadar yapıp formlarını okul müdürlükleri ve ÖSYM Sınav Müdürlükleri'ne vermek zorunda olan adaylara, ÖSYM Başkanı Fethi Toker'den son uyarılar geldi. Toker, şu önerilerde bulundu:
* Tercih yaparken önce mesleğinizi seçin. Hangi kentte okuyacağınıza karar verin.
*Hangi üniversiteyi tercih edeceğinize karar verin.
*Üniversitelerde istediğiniz bölümlerdeki yüzdelik dilimlere bakarak, aldığınız puana göre girebileceğiniz yerleri sıralayın. ılavuzda sadece yüzdelik dilimleri bulunmasının nedeni, bu sistemin bu yıl ilk defa uygulanıyor olması. Bundan dolayı fakültelerin puanları yok. Bu yıl elimizde ölçü yok. Adaylar üniversitelerin programlarına bakarlarsa, bunları birbirleriyle karşılaştırırlarsa, rahatlıkla aldıkları puanlarla nereleri tercih edebileceklerini bulabilirler.
* Kendi puanlarınız da elinizde. Örneğin 120 sayısal puanı alan bir aday 0.1'lik yüzdelik dilimi kılavuzda görünen bir bölümü tabii ki tercih etmemelidir.
*Her öğrencinin 24 tercih yapma hakkı var. Yüzde dilimine göre mantıklı tercih yapılmalı. Mantıksız tercih yapan öğrenci, hak etmediği halde açıkta kalabilir.
Öğrenciler ne diyor?
Sözelden 141.854 puan alan Cem Tüfekçioğlu, İletişim Fakültesi'ne girmek ve gazeteci olmak istiyor. Tüfekçioğlu, "Bu sene bir üniversiteye girmek istiyorum. Çünkü gelecek yıl sınav sistemi yine değişebilir. Aynı sıkıntıyı bir daha yaşamak istemiyorum" diyor.
155.240 sayısal puanı olan Zuhal Özkan, matematik, psikoloji ya da kimya bölümlerinden birinde okumak istiyor. Özkan, "Kimse bir şey bilmiyor. Kimse tek başına tercih de yapamıyor. Dersane hocaları da ellerinden geleni yapıyorlar. Ama onların da çok bir şey bildiklerini sanmıyorum" diye konuşuyor.
SÖzel puanı 123.456 olan Güldane Ercihan, üniversitelerin puanlarında geçen senelere göre farklılıklar olduğunu söylüyor. Ercihan, "Kobay olarak kullanılmaktan bıktık. Seneye bakalım neler göreceğiz?" diye yakındı.
YabancI dil puanı 132.000 olan Oğuz Tanrıverdi Hacettepe Üniversitesi Almanca Öğretmenliği Bölümü'nde eğitim almak istiyor. "Sistemi değiştirdiler de ne oldu? Kimse bir şey bilmiyor. Her şey belirsiz. Öğretmenler de bizi bilgilendiremiyor. Biz daha adil bir sistem istiyoruz" diyor.
ÖSS'ye yeni düzenleme
Ankara- Yükseköğretim Kurulu (YÖK), üniversiye giriş sınavındaki sorunları dikkate alarak yeni bir çalışma başlattı. İlk kez bu yıl uygulamaya konulan ve içerdiği belirsizlikler nedeniyle üniversite adaylarının dershaneler önünde "tercih kuyruğu" oluşturmalarına neden olan ÖSS'deki aksaklıkları gidermek amacıyla YÖK ve Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) ortaklaşa yürüttüğü çalışmada "sınav tarihinin 9 Nisan 2000 yerine, okullar tatile girdikten sonra yapılması" noktasında odaklaşıyor.
Ayrıca öğrencilerin büyük eleştirisine neden olan, ÖSS puanının "ham" olarak yollanmasına da son verilecek. Adaylara gönderilecek tercih formlarındaki ÖSS puanlarına, ortaöğretim başarı puanları ile okulların başarı puanları da eklenecek. Böylece aday aldığı puanın "son halini" görerek tercihini daha sağlıklı yapabilecek. Ayrıca, yine zamandan kazanmak amacıyla, gelecek yıldan itibaren ÖSS sonuçlarının adayların adreslerine gönderilmesi sistemine de son verilmesi planlanıyor. Adayların ÖSS puanları, okudukları okullara gönderilecek. .
"Sınavda haksızlık yok"
YÖK Başkanı Prof. Dr. Kemal Gürüz, üniversite adaylarının ağırlıklı ortaöğretim başarı puanlarını hesaplanması yöntemiyle ilgili eleştiriler için "Bu sistemde hiçbir haksızlık yoktur" dedi.
|
Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır
|