|
Evlilik değil çocuk istiyorum!
Sayıları az olsa da bazı kadınlar toplumda yerleşmiş tüm tabuları ellerinin tersiyle itiyor ve evlilik dışı çocuk doğurarak bu sorumluluğu tek başlarına alıyorlar...
Anne olmak, pek çok kadın için çok özel ve ulaşılmak istenen bir duygu. Sevgiyle büyütecekleri, kendilerine benzeyen, kucaklarına alıp sıkıca sarmalayacakları küçük bir yavrunun özlemini duyarlar. Geçmişte kadınlar bu özlemlerini, evlilik çatısı altına girdikten sonra gideriyorlardı. Ortak bir yarını paylaşma adına evlendikleri erkekle bir çocuk sahibi olup, bu çocukla ilgili kararları birlikte alıyorlardı. Fakat günümüzde, evlenmeden çocuk sahibi olmak isteyen kadınlarda var. Hatta bunlardan bazıları karşılaşacakları tüm zorlukları göze alıp, bu kararlarını hayata geçiriyorlar.
Dünyada yayılıyor
Dünyanın çeşitli yerlerinde de evlilik dışı doğan çocukların sayılarında büyük bir artış var. Ünlü oyuncu Jodie Foster'da evliliğe "hayır" deyip, çocuk sahibi olmayı tercih edenlerden. Şarkılarıyla olduğu kadar çılgın yaşamı ile de dikkatleri üzerine çeken Madonna ise, sadece çocuk sahibi olmak için evlenip, sonrasında çarçabuk boşanarak çocuğunu babasız büyütme kararı verdi. Bu hızla yayılan trend, ülkemizde de tesirini göstermeye başladı. Sayıları çok az olsa da bizde de bazı kadınlar yerleşmiş gelenekleri ve baskıları hiçe sayıp, evlilik kurumuna ait olmadan çocuk doğuruyorlar.
Evlilik bana göre değildi"
28 yaşında olan ve reklamcılıkla uğraşan İlknur'da bu zor kararı verenlerden. Evlilik aşamasına kadar geldiği sevgilisiyle ayrılma kararı verdiklerinde bir çocuğu ne kadar çok istediğini farketmiş. Ayrıldığı sevgilisiyle arada sırada buluşuyor, hatta beraber oluyorlarmış. Bunlardan birinde İlknur hamile kalmış. Karşılaşacağı tüm zorlukları göze alıp çocuğunu doğurmaya karar vermiş.
Zorluklarla savaş
Fakat asıl büyük zorlukları hamilelik döneminde yaşamış. Bazılarına yalan söylemek, bazılarıyla kavga etmek zorunda kalmış. Ağladığı, üzüldüğü ve umutsuzluğa kapıldığı zamanlar olmuş. Ama asla kararından vazgeçmeyi düşünmemiş. Eski sevgilisi önceleri tepki göstersede İlknur'un kararlılığı karşısında 'sen bilirsin' demek zorunda kalmış. Bir gece amcasının gelip kendisini tehdit etmesinden, komşularına söylediği yalanlara, hakkında yapılan dedikodular ve dışlanmalara kadar pek çok şeyle savaşmak zorunda kalmış. Fakat çocuğunu kucağına aldığı zaman tüm bu yaşadığı zorluklara değecek kadar mutlu olduğunu düşünmüş.
Çocukları olumsuz etkiliyor
Evlilik dışı çocuk doğurmak bizim toplumumuz için çok fazla kabul görebilecek bir olay değil. Geleneklerimiz, yerleşmiş yargılarımız böyle bir şeye izin vermiyor. Daha bakirelik tabusunun bile yıkılmadığı toplumumuzda böyle bir şeyin kabul görmesi hayli zor. Hatta bu tür bir cesaret gösteren insanlar çoğunlukla öfkeyle karşılanıp, dışlanıyor. Psikolog Eda Karaçam, her insanın kendi çizdiği hayatı yaşamaya hakkı olduğunu, fakat aldığı kararlar kendisinin dışında başkalarını da ilgilendiriyorsa, daha fazla düşünmesi gerektiğini söylüyor. Evlilik dışı çocuk dünyaya getiren kadınların daha çok erkeklerle ilişkilerinde mutsuzluğa uğramış ve bir çocuk dünyaya getirmek için yaşının geçtiğini düşünen kişiler olduklarını belirtiyor. Fakat dünyaya getirilen çocukların büyüyünce psikolojik bunalıma gireceğinin, alışılmışın dışında bir aileye sahip olmanın pek çok çocuğa ağır geleceğinin de altını çiziyor.
Topluma kabul ettirmek zor
İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Gül Batuş ise; bu tür bir olayın toplumsal kalıpların çok dışında olduğunu söylüyor. Ancak çok extrem bir hayat yaşayan, farklılığını ispatlamış, özellikle de ünlü kişilerin, yani yaptıkları her şey toplum tarafından kabul görecek kişilerin bu tür bir davranışta bulunmasını toplum kabul edebiliyor. Bunun dışında standart bir çizgide hayat süren kadınların, böyle bir şeyi çevrelerine kabul ettirmesinin çok zor olacağını söylüyor.
Neslihan DEMİR
|
Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır
|