Beşiktaş, yeni hocası ve oturtmak istediği takım oyunu nedeniyle arayışlar içinde olan taraftı. Yeni hocaya kendini kanıtlamak isteyen yeni ve genç oyuncular, bir lig maçı gibi hırslı ve sert oynadılar. Sahada oynadığı oyun modeliyle Beşiktaş, bu yıl defansı çok düşünen, çok mücadele eden, en az üç oyuncuyla adam markajı uygulayan bir ekip olacağının mesajını verdi. Ancak gol atma konusunda ise problem yaşayabileceklerini de gösterdiler.
Yeni oyuncularından Atilla Birlik, G.Ssaray karşısında girdiği üç net pozisyonda inanılmaz goller kaçırarak takımının bu maçtan galip ayrılmamasında önemli rol oynadı.
G.Saray Teknik Direktörü Terim'in ise arayışa ihtiyacı yoktu. Sahada geçen yılki kadroyla mücadele etti. Oyunun başında kendine güveni tamdı ve rahattı. Ancak Beşiktaş'ın sert oyunu ile Hagi, Arif ve Hakan'a yakın markaj uygulanması da G.Saray'ı sinirlendirdi, istediklerini sahada iyi uygulayamamasına neden oldu. Oyunun ilk 20 dakikasında Arif'le bulduğu iki-üç, maçın sonlarında yakaladığı bir pozisyon ve attığı gol dışında geçen sene 10-15 gol pozisyonu bulan G.Saray'dan uzaktı.
İlk yarıda Beşiktaş'ın 4 net gol pozisyona girmesi, G.Saray defansının, özellikle de bu bölgenin solunda yaşanan önemli bir zaaftı. Bunun nedeni, Hakan'ın fazla ileri çıkması, Popescu'nun da yeterince iyi kademe yapamamasıydı. G.Saray'da Hakan Şükür, Sellami'nin markajında ortalıkta hiç yoktu. Okan, bildiğimiz Okan değildi. Tugay da ilk yarının etkisiz isimlerinden biriydi, ikinci yarıda biraz canlanır, hırslanır gibi oldu. Ama oyundan atıldı. Hagi ise Yasin'in sert markajında ilk yarıda sinirlendi, etkili olamadı. Yeni transferlerden Saffet ikinci yarıda oyuna alındı ama istenilen çizgiden uzaktı. Genç Emrah ise topu çok fazla düşünüyor. Bu yüzden ikinci yarının başında bir pozisyonda rakibini kaçırarak takımının gol yemesine neden olabilirdi.
Aslında bu hazırlık döneminde çok fazla eleştiri yapmanın da doğru olduğu söylenemez. Bu maçın kısa özetini yapmak gerekirse, Beşiktaş daha çok gol pozisyonu bulan, girdiği pozisyon sayısıyla galibiyete daha yakın olan taraftı. Ancak bu pozisyonlar Beşiktaş'ın iyi oynamasından değil, G.Saray'ın zaaflarından kaynaklandı. Cimbom, hem kafaca hem fizik olarak henüz en üst noktaya çıkamadığını gösterdi. Ama Hakan'ın nefis golü, pozisyona girmenin değil, golü yapmanın önemli olduğu gerçeğini herkese bir daha hatırlattı.