Para ucuzluyor
Merkez Bankası para politikasını değiştirdi. Yüksek faizin düşmesini destekleyen politika sonucu, gecelik oran yüzde 65'in altına indi
Hazine Müsteşar Vetikili'ni istifaya, Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı'nı da intihara sürükleyen "borsada vurgun senaryosu" geçen hafta piyasaların da gündemine oturdu. Kamuoyu "bilgi sızdırıldı, borsada katrilyonlar kazanıldı" diye belgeye bile dayanmayan senaryoyu tartıştı. Her ne kadar olayı manşetlere taşıyıp, kamuoyunu yanlış bilgilendirenlerden özür gelse de, olanlar oldu. Türkiye, böyle kritik bir dönemde IMF'yle temasları sürdüren iki önemli yetkilisinden oldu.
Oysa hafta çok iyi başlamıştı. Yüzde 1.8'lik Haziran enflasyonu ile moral yükseldi. Pazartesi de Merkez Bankası uzun süredir beklenen faiz indirimini gerçekleştirdi. Interbank'taki üst faiz limitini yüzde 77'den yüzde 74'e indirdi. Bu sürprizin eşliğinde bono faizleri de yüzde 100'e geriledi. Tatsız olaylar sırasında faiz yüzde 110'u bile gördü. Ama hafta kapanışta yüzde 97.50'ye kadar inebildi.
Düşüşün en önemli kısmı cuma gerçekleşti. Sosyal güvenlik reformu yasa tasarısının Meclis'e sevkedilmesi ve yüzde 20'lik memur zammı, bonoya gelen alımların önemli nedenlerini oluşturdu. Piyasalar, Türkiye'yi IMF ile anlaşmaya yapmaya yaklaştıran bu gelişmeleri satın aldı.
Politika değişti
Bu faktörlerin yanı sıra, faiz düşüşünü Merkez Bankası'nın gözle görünür para politikası değişikliği de destekledi. Pazartesi gecelik faiz oranını 3 puan düşüren Merkez, bunun yanı sıra piyasadaki para sıkışıklığını rahatlatan ve kısa vadeli faizin daha da gevşemesine destek olan politika yürütmeye başladı.
Bu politika ile Merkez Bankası piyasaya para pompalamadı. Ama piyasada sıkışıklık hissedilmezken yine repo ihalesi açtı. Üstelik bunu döviz alımı karşılığında piyasaya 200 trilyondan fazla TL enjekte ederken yaptı. Önemli olan piyasaya verilen para miktarı değil, Merkez Bankası'nın "para vereceğim" mesajıydı.
Bunun sonucunda nakit açığının faiz üzerindeki baskısı hafifledi. Cuma günü interbank'ta ortalama faiz yüzde 63.74 gibi 'mucizevi' bir seviyeye düştü.
IMF'nin sonuç bildirgesine bakıldığında da Merkez Bankası'nın bu politika değişikliğinin nedeni anlaşılıyor. Bildirgede, "Büyümenin artmasını sağlayacak olan nominal ve reel faiz oranlarında düşüşe izin vermelidir" deniliyor.
Ancak Merkez'in 'para pompalama' gibi bir niyeti yok. Bunu aynı bildirgede yer alan Eylül ve yılsonu Merkez Bankası Bilanço hedefleri zaten engelliyor. Ama en azından yaz aylarında reel sektörü daraltan yüksek faizin biraz düşeceği sinyali alınıyor.
NADİN TAŞCIOĞLU
|