Yine de kampanyayı başlatanların iyi niyetli olduğuna inanıyorum, en azından öyle düşünmek istiyorum. Bir insanın, sağlığı söz konusuyken, para kazanmanın derdine düşeceğini sanmıyorum. Yakınındaki kişilerin de.
Ama belli ki yanlışlar yapılmış, bu yanlışlardan da bugünkü sonuçlara gelinmiş.
Şimdi öğreniyoruz bütün bunları. Baştan öğrenen ve görenler de sessiz kalmayı tercih etmiş. Çünkü bir hayat var işin içinde. Belki de işin bu noktalara varacağı hesaplanmamış. Ve belki de sonradan birileri gerçekten işin seyrinin değişmesine bizzat neden olmuş.
Kim haklı, kim değil, hâlâ tartışılıyor. Görünen o ki, iki tarafın da haklı ve haksız oldukları taraflar var.
Beni rahatsız eden insanların "kandırıldıkları duygusuna" kapılmış olmaları (ki bunda gerçek payı var) ve bu hayal kırıklığının diğer kampanyaları olumsuz etkilemesi.
Bir de Oktar Babuna'nın üzerine fazla gidilmesi ve her gece onun ekranlara çıkıp kendini savunmak zorunda kalması.
Sonuçta bu kişi, tedavisi sürmekte olan bir hasta. Tüm hastalıklarda ve özellikle lösemi gibi hastalıklarda tedavinin en önemli boyutunun moral olduğunu biliyoruz. Yani onun sakin, stresten uzak bir yaşama gereksinimi var.
Oysa öylesine yüklenildi ki adamın üzerine. O da her söylenene yanıt vermeye, kendini savunmaya çalışıyor, elinde belgeler, karşısındaki insanlara laf yetiştiriyor. Tartışma ortamı zaten gerilime neden oluyor, normal insanlar bile sinirden kendini kaybedip öfkelenirken, kimbilir Oktar Babuna ne hale geliyor? Görüşleri, yandaşları ne olursa olsun, bu kişi bir an önce iyileşmesini dilediğimiz ve tedavisi iyiye giden bir hasta. Öyleyse onun her şeyden önce morale ihtiyacı var.
En azından onu bu tartışmanın dışında tutalım. Hiç olmazsa ailesi buna uysun. Oktar Babuna da bir an önce sağlığına kavuşsun.