kapat

08.07.1999
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
intermerkez
Siber Haber
L E I T Z
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
Bayan Sabah
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
Hazırlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 1999
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
RAUF TAMER(rtamer@sabah.com.tr )


İntihar'a dair

Kimi diyor ki: Ne gururlu adammış, bravo.

Kimi diyor ki: Ne zayıf insanmış, yazık.

Kimi de daha ileri gidip diyor ki: Ekonomi kimlere emanet.

Normaldir.

Her intihar'ın ardından bir şeyler söylenir.

Burada da söylenecektir.

Bari ben de birşey söyleyeyim:

- Kötü örnek olmuştur.

*

Öyle politikacılar var ki, iftiraya uğramak şöyle dursun, suçüstü yakalansa, intihar değil, istifa bile etmiyor... Etmez.

Bu bakımdan Uluğbay, onlara ders verdi.

İntiharı tasvip etmemekle beraber, pişkinler, yüzsüzler ve arsızlar güruhu içinde böylesine duyarlı kalabilmek Demokratik Sol'a güzel bir puandır.

Bence İntihar, bari işe yaradı. Çünkü beraberinde itibar getirdi.

Acil şifalar dilerim.

*

Çevirelim şimdi, plağın tersini.

Demek ki...

Tek iftiraya bile tahammül edemeyen bünyeler var.

Peki, öbürleri ne yapsın?

Yıllardır, iftirayla boğuşanlar, şeref ve haysiyet davası için adliye koridorlarında ömür tüketenler, -haksız yere- çoluğunun çocuğunun önünde rezil olanlar, televizyonlarda teşhir edilenler...

Bunlar ne yapsın?

Hepsi intihar mı etsin?

*

Son yıllarda iyice tozuttuk.

Dedikodu'ya duyum dedik. Sonra nice duyumları iftira'ya dönüştürdük.

İspat etmemiz gerekirken git aklan da gel diyerek topu hep karşı tarafa attık.

Kimbilir ne ocaklar söndürdük. Neleri kırıp döktük.

Ama elimizi kolumuzu sallaya sallaya serbestçe gezmekteyiz. Hesap soran yok.

Mesut Yılmaz diyor ki:

- İftiranın bir bedeli olmalı.

Çok güzel.

Hele bunu Mesut Yılmaz'ın ağzından duymak, daha da güzel.

*

Türkiye büyük bir kriz yaşarken, IMF ile tam müzakereler başlamışken, sorumluluk taşıyan bir Ekonomi Bakanı'nı intihara götürecek kadar ne olabilir ortada? Bunu kişisel bir zafiyet'le mi izah edeceğiz?

Uluğbay, enflasyon yüzünden intihar etmedi. İç borç, dış borç... yahut memur zammı... Bunların hiçbiri yüzünden intihar etmedi. Öyle olsa, Türkiye hep intihar eden Bakanlarla dolup taşardı.

Peki niye intihar etti?

İbret-i âlem için mi?

Hangi ibrettir o?

Kim alacaktır o ibreti?

Evet... bu kadar okumuş, iyi yetişmiş bir beyefendinin haysiyet meselesi yaptığı olay, iftira'dan daha az önemli olabilir mi?

Yazarlar sayfasına geri gitmek için tıklayınız.

Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır