|
'Oktar Adnancıdır!'
Eski Adnan Hocacı manken, ilk kez Aktüel dergisine, gruba katılış hikâyesini, Oktar Babuna'nın cemaatteki yerini anlattı.
Pınar Tezcan, akıllı, cesur, güzel ve çok şey bilen bir kadın... 1996'da Türkiye güzeli seçildi, 19 yaşında Türkiye'nin en aranan yüzlerinden biri oldu. Hayrettin Karaca'nın askerdeki torunu Can ile nişanlıydı ama "kıskançlıklar dayanılmaz olunca" yüzüğü çıkarıp attı; ne de olsa önünde uzun bir yol vardı...
Ancak karşılaştığı genç bir adam onu sahip olduğu her şeyi bırakmaya ikna ediverdi; Emin Koç... Koç, Bahadır Güven ve Altuğ Berker gibi, "Adnan Hoca" diye bilinen Adnan Oktar'ın en yakınındaki isimlerdendi.
5 vakit namaz
Evinden ayrılıp Emin'le yaşamaya başladı. Ailesi "kızları Adnan Hoca'cı oldu diye perişan olmuştu." Podyumları bıraktı, Emin Koç'la birlikte tekstil içinde çalışmaya başladı. Artık yalnız Adnan Hocacılar'la birlikte dışarı çıkıyordu... Aradan 2,5 yıl geçti. Sonra ne olduysa oldu, Pınar Tezcan mankenliğe geri döndü, yeniden göz önüne çıktı.
Adnan Hoca ve arkadaşlarıyla geçirdiği yıllar üzerine bugüne kadar hiç konuşmayan Pınar, Oktar Babuna kampanyası ile birlikte yeniden gündeme gelen grup hakkında ilk kez Aktüel dergisine konuştu; çarpıcı bilgiler verdi.
Pınar, Emin Koç'la çıkmaya başladıktan hemen sonra tanışmış Adnan Hocacılarla ve hep aynı arkadaş grubu ile görüşmeye başlamış. "Din gerçekten onlar için çok önemli, günde 5 vakit namaz kılıyorlar" diyor. Adnan Hoca'yı İstanbul'da tanımış ve oldukça etkilenmiş; "Oldukça heybetli, hitabeti çok üstün, kuvvetli biri. Çok zeki, bakışları falan çok etkileyici. Çok saygı duydukları bir kişi. Birçok kapıdan geçtikten sonra giriliyor odasına" diyor.
Sanıldığı gibi çok eşli bir yaşam sürmediklerini, aynı evlerde yaşamadıklarını anlatıyor. Adnan Hoca deneyimi sonucu kendinde ortaya çıkan değişimi, "Kadere daha fazla inanmaya başladım. Dini inançlarım kuvvetlendi. Manevi olarak kendimi kotrol edebiliyorum" sözleriyle anlatıyor.
Babuna gerçeği
Adnan Hoca çevresine objektif yaklaşmaya çalışırken, aralarında hiç bir sorun olmadığını, onları 'gördüğü zaman selam vereceği'ni vurgulayan Tezcan, röportajda, "Adnan Hoca ile sadece bir kez, o da 15 dakika konuştum" diyen Dr. Oktar Babuna'nın yalan söylediğini de ortaya çıkarıyor: "Daha önce onu görmüştüm toplantılarda. Ben Oktar'la son zamanlarda tanıştım. 98'in sonbaharında falan. Sohbetler oluyordu onunla. Merak edilen şeyleri cevaplıyordu ama çok fazla tanımıyorum" diyor, kampanyanın perde arkası iszimlerinden Cenk Yabaş'ı da bu toplantılarda gördüğünü açıklıyor.
Başarılıdırlar
Adnan Hocacılar'ın kampanyanın ardında olmasının kuvvetle muhtemel olduğunu söylüyor Tezcan, "Çok kültürlü ve okumuş insanlar. Yurtiçindeki organizasyon zaten mükemmel ve onlar yurtdışına da açılabiliyor. Nereyi aramaları gerektiğini, yani yol yordam bilirler. Herkes bir koldan çalışır. Bu kampanyayı herkes destekliyor, ama temelinde onlar vardır, çünkü gerçekten çok başarılıdırlar. Detaylarla ilgilenir, herşeyi çok iyi düşünürler. Organize olmayı çok iyi becerirler" diyor.
|
Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır
|