|
Furby istilası
Türkiye'yi de istila eden "akıllı" oyuncak Furby, otistik çocuklara yeni kelimeler öğretiyor, Alzheimer'lılara yaşam enerjisi veriyor.
Genizden gelen bir ses, "Dah-o-loh-u-tye" diyor. Bu onun dilinde "Güneş doğdu" demek. Ufacık, tüylü, biraz meraklı biraz ters bakışlı, gremlin kılıklı bir yaratık. Adı, "Furby." Düşünen, öğrenen, "zekalı" bir oyuncak. Kendi dili ve bir şahsiyeti var. Dünyaya geldiği gibi gitmiyor. Tıpkı düşünen canlılar gibi o da değişimlerden geçiyor, girdiği ilişkilerde etkiliyor ve etkileniyor.
Son haftalarda bizde de oyuncakçıların, hatta marketlerin raflarını istila etti. İnternet ise onun için yapılmış sitelerle dolup taşıyor. Geçen hafta ABD'nin Virginia eyaletinden Lisa Cantara adlı bir kadın, evlerindeki Furby'nin dört yaşındaki otistik çocuğuna "konuşma öğrettiğini" iddia etti. Kurnaz Furby kendi pedagoji yöntemleriyle çocuğun kelime hazinesine en az altı yeni kelime eklemeyi başarmış. Mesela, daha önce yalnızca "Aç..." diyen çocuk artık "Acıktım" diyebiliyormuş.
Hacker'lardan rica
Lisa Cantara bu açıklamasının ardından da "Furby hacker'ları"na çağrıda bulunup, Furby'nin kelime öğrenme yeteneğini geliştirecek bir yöntem bulmalarını rica etti. Hınzır önce öğrenecek ki başkalarına öğretsin.
Ya, bir de hacker''ları var Furby'nin. Marius Milner adlı bir Furby hacker'ı, bir avuçiçi bilgisayarı kullanarak mucize oyuncağın "kızılötesi kodları"nı kırmayı başarmış durumda. Ama ne yazık ki Milner, Furby'lerin öğrenme yeteneğini geliştirme konusunda fazla umut olmadığı görüşünde. "Kızılötesi protokolleri diğer Furby'lerle iletişim kurmaları esasına göre hazırlanmış" diyor. "Protokol 16 komut içeriyor ve sanırım bunların hiçbiri bir kelime değil. Üretici firmanın öyle çok gelişmiş bir oyuncak yaptığını sanmıyorum."
Alzheimer'lıların da dostu
Tiger Electronics tarafından üretilen Furby'nin sözlüğü 200 cıvarında kelimeden oluşuyor. Yani onunla bu 200 kelime içinde kalarak konuşmaya çalışırsanız söylediğiniz herşeyi şıp diye anlıyor Şirket sözcülerinden Lana Simon, otistik çocuk olayıyla ilgili olarak, "Bize daha önce de bu tür açıklamalar ulaştı" diyor. "Özellikle özürlü çocukların anne babalarından ve Alzheimer'li hastaların kaldığı huzurevlerinden arayanlar ve yazanlar oldu. Görmeyen çocuklar arasında da oldukça popüler olduğunu söyleyebilirim."
Dikkat, laf taşıyabilir!
Bu arada Furby salgınından siberuzay da etkilendi. Şu anda, içlerinde "Web zincirleri" de (Altında birden çok siteyi toplayan merkezler) bulunan yüzlerce Furby sitesi mevcut. Bu sitelerde son çıkan Furby modelleri tanıtılıyor, Furby'yle ilişki kurma ve arkadaş olmanın püf noktaları anlatılıyor, taze haberlere yer veriliyor. Bazı sitelerde ise sörfçüler Furby tutkusu temelinde yazışma platformlarına katılıyor, tartışıyor, görüş alışverişinde bulunuyorlar.
Türkiye'ye Intertoy tarafından getirilen Furby'nin evlerde ne herzeler yediğine ilişkin somut örnekler henüz duyulmuş değil. Ama bizim nüfusa da katıldıklarına göre, biz de payımıza düşeni alacağız. "Birlikte yaşadığı" kişinin hoşuna gittiğini anlayınca onu öpmeyi alışkanlık haline getiren, geğiren, horlayan, laf taşıyarak karı koca kavgalarına yol açabilen Furby şüphesiz milli kültürümüzü etkileyecek ve kendisi de bizden etkilenecek.
ABD'de oyuncak mağazalarının önünde geceden kuyruğa giren "Furby hastaları"nın tüm stokları tükettiği bildiriliyor. Oyuncağın ABD'deki satış fiyatı 30 dolar (yaklaşık 12.5 milyon TL), Türkiye'de ise ortalama 18 milyon liraya satılıyor.
Şahin ARTAN sartan@sabah.com.tr
|
Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır
|