16'ıncı kuruluş yıldönümünü kutlayan DYP'de Başkan Tansu Çiller'in koltuğu sallanmaya devam ediyor. Grup erken kongre istemedi ancak son söz GİK'te

Çiller'den özeleştiri
Partinin 16. Kuruluş yıldönümü kutlamalarına Anıtkabir'e çelenk koyarak başlayan DYP Genel Başkanı Tansu Çiller DYP Genel Merkezi'nde yaptığı toplantıda adeta günah çıkarttı. 18 Nisan'da seçimi kaybettiklerini, ancak davayı kaybetmediklerini belirten Çiller, "Biz seçimi kaybettik. Ama bilesiniz ki, davamız kaybetmedi. Partimizin dağılacağı günü sabırsızlıkla bekleyenler, daha çok beklerler" dedi. DYP'nin 16 yıllık bir ömre sahip olduğunu, ancak 53 yıldır "kırılmadan devam eden bir davanın" sahibi olduğunu belirten Çiller, "Bu yolun mimarı" dediği Cumhurbaşkanı Demirel'i şükranla selamladı.

18 Nisan seçimlerinden Genel Başkan olarak payına düşeni aldığını belirten Çiller, "Yanlışın, eksiğin, fazlanın tümünü kabul ediyorum. Ama hak, adalet, insaf ve vicdan duyguları içinde söylüyorum ki, doğruları söyledik, halkın çıkarlarını savunduk" dedi. Çiller Grup toplantısında da DYP'yi "bir demokrasi klasiği, bir demokrasi destanı" olarak niteledi.

Oylama yapıldı
DYP Grubu'nda, milletvekillerinin olağanüstü kongreye gidilip, gidilmemesi yönündeki eğilimlerini belirlemek üzere yapılan işari oylamada, milletvekilleri, olağan kongreden yana oy kullandılar. Karşı oy kullanan olmadığı öğrenildi.

Toplantıdan sonra DYP Grubu tarafından yapılan yazılı açıklamada da Çiller'i istifaya zorlamanın partiye yarar sağlamaktan uzak olduğu savunuldu ve büyük kongreden önce delege seçimi yapılmasının kaçınılmaz olduğu kaydedildi.

Destek deklarasyonu
OlaĞanüstü kongreye gidilmesi konusundaki baskılar üzerine dün büyükşehir statüsündeki 13 kentin DYP il başkanları, ortak açıklamayla Genel Başkan Tansu Çiller'e tam destek verdi.

DYP Genel Merkezi'nde yapılan basın toplantısında, Ankara, İstanbul, Bursa, Diyarbakır, İçel, Kocaeli, Antalya, Adana, Konya, Malatya, Erzurum, İzmir ve Kayseri il başkanlarının imza koydukları ortak açıklamayı, Ankara İl Başkanı Nevzat Ceylan okudu. "DYP'nin kimliği bir seçim sonucuyla açıklanamaz" denilen açıklamada şu görüşler yer aldı:

"Seçim sandığına nasıl yansımış olursa olsun, Genel Başkanımızın verdiği mücadele tam bir demokrasi destanıdır ve DYP'nin gurur kaynağıdır. Her parti veya genel başkanı seçim öncesi birtakım hatalar yapabilir. Ancak Sayın Genel Başkanımızın hiçbir hatası, DYP'yi kurtarma adına, DYP düşmanlarının değirmenine su taşıyanların yaptıkları hatalardan daha vahim olamaz. Sayın Genel Başkanımızın yanında ve emrinde olduğumuzu, DYP'ye karşı hasmane tutumlarıyla bilinen çevrelerin teşvik ve desteğiyle DYP'yi tahribe yönelik hiçbir harekete teşkilatlar olarak izin vermeyeceğimizi belirtmek istiyoruz."

Kuruculardan veryansın
"Sandalyeyi bıraksın"
DYP kurucularından Mehmet Dülger, Çiller'in genel başkanlığı bırakması için yeniden çağrıda bulundu. Dülger Çiller'in, seçimde verilen mesajı doğru yorumlayarak, partinin önünü açmasını ve sandalyesini bırakmasını istedi.

DYP kurucuları Atilla Peynircioğlu, Baki Tuğ, Altan Savacı ve İsmail Dokuzoğlu ile beraber, Merit Altınel Oteli'nde basın toplantısı düzenlenleyen Dülger "DYP Kurucuları Bildirisi"ni okudu.

DYP'nin, bugün 16. kuruluş yıldönümünü kutladığını anımsatan Dülger, 16 yıl önce alın teri, meşakkat, inanç ve metanet gerektiren bir yolun başlangıcında bulunanların, bugün başları eğik, mahzun ve mahçup bir ruh hali içinde olduklarını öne sürdü. Dülger, "DYP kurucuları olarak, böyle bir durum karşısında elbette kayıtsız kalamazdık" dedi.

Seçimlerde alınan oy oranının tam bir hezimet olduğunun savunan Dülger, "yenilgiye uğrayanın, dava, inanç, parti ve teşkilat değil, sayılamayacak kadar çok yanlışları ve gafları, akıl almaz keyfi davranışları, parti misyonu ile bağdaşmayan anlayışı ve yadırgatıcı siyaset uslubu ile DYP Genel Başkanı Tansu Çiller" olduğunu savundu.

Dülger, şöyle devam etti: "Seçim kaybının sorumluları, başta Çiller olmak üzere, DYP'nin Genel Merkez kademelerinde yer alan, kayıtsız şartsız suskun ve itaatkar diğer yetkililerdir. DYP, bugün bir büyük tercih karşısında bulunmaktadır; ya Çiller ya Parti! Seçim sonuçları bu tercihi zorunlu hale getirmiştir."