|
İrticaya yeni strateji
Komutanlar "Gülen'in kasetteki sözleri rejimi bozmaya yönelik" deyince Demirel de "Devleti ele geçirmek isteyenlere kanuni işlem yapılır" dedi
Milli Güvenlik Kurulu toplantısında, irticanın rejim için birinci öncelikli tehdit olmaya devam ettiği ve eskiye göre daha ciddi olduğu vurgulandı. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in 57'nci hükümete "hayırlı olsun" temennisiyle başlayan MGK toplantısında, ağırlıklı gündem maddesini irtica oluşturdu. 6 saat süren toplantıda MGK üyeleri irtica konusunda adeta bilgi ve rapor bombardımanına tutuldu.
Gülen brifingi
MGK Genel Sekreteri Orgeneral Ergin Celasin, 28 Şubat'tan bu yana irtica ile mücadele konusunda yapılanları ve yapılması gerekenleri sinevizyon ve yansı eşliğinde anlattı ve Fethullah Gülen ve cemaati ile ilgili ayrıntılı bilgiler verdi. Başbakanlık Müsteşarı Ahmet Şağar da, İrtica ile Mücadele Takip Koordinasyon Kurulu Başkanı olarak, uygulamalar konusunda karşılaştıkları sıkıntılarla ilgili bilgi verdi. 28 Şubat kararlarının uygulanmasını belirlemek için yeni bir strateji oluşturulmasını öneren Şağar böylece uygulamaya yönelik güçlükler ve tereddütlerin giderileceğini kaydetti. Şağar'ın bu önerisi kurul üyelerince kabul edildi. Toplantıda video kaset izlettirilmediği ancak brifinglerin sinevizyon görüntüleri, yansı ve grafikler eşliğinde verildiği öğrenildi. Ayrıca gündeme bomba gibi düşen Fethullah Gülen'e ait kasetlerin de daha önce MGK üyeleri tarafından izlendiği öğrenildi.
Demirel: Özür değiştirmez
Brifinglerin ardından, kasetlerle ilgili olarak savcıların gerekeni yapması üzerinde duruldu. Demirel "Devleti kim ele geçirmek isterse karşısında hukuku bulur. Devleti ele geçirmek isteyenler hakkında kanuni işlem yapılır" dedi. Demirel, Gülen'in özür dilemesine de değinerek, "Özür bir şeyi değiştirmez. Özür söylenmiş sözleri ortadan kaldırmaz" diye konuştu.
Komutanlar: İbret verici
Komutanlar ise, Gülen'in kasetlerdeki sözlerinin düzeni ve rejimi bozmaya yönelik olduğunu vurgulayarak "Bu konular daha önce tarafımızdan dile getirilmişti. İbret verici bir manzara ile karşı karşıyayız. Para kaynakları, kadrolaşma çabaları mutlaka incelenmeli ve hukuki tedbirler alınmalı" dediler. Komutanlar irticanın hala birinci öncelikli tehdit olduğunu belirterek, bu konuda daha etkin ve kararlı mücadele yürütülmesi gerektiğini söylediler. Özellikle Gülen'in kasetinde yer alan emniyet ve adalet teşkilatının önemine işaret eden komutanlar, buralardaki kadrolaşmaya karşı hassasiyet gösterilmesini istediler.
Ecevit: Suç cezasız kalmamalı
Ecevit ise, Milli Eğitim Bakanlığı ve valilikler tarafından yurt, derhane ve okullarda yapılan denetimlerin sonucunda suç unsuruna rastlanan yerlerin kapatıldığını belirtti. Gülen'e ait okulların da denetlendiğini ve suç unsuru bulunmadığını belirten Ecevit, "Bir suç varsa cezasız kalmamalı, cezasını görmeli" dedi. Özellikle Şağar'ın konuşmalarını başıyla tasdik ettiği öğrenilen Ecevit'in "Biz 28 Şubat kararlarına karşı değiliz. İrtica konusunda hassasız. Samimiyetimizden endişe etmeyin" dediği öğrenildi. İçişleri Bakanı Sadettin Tantan ise kadrolaşma iddialarını değerlendirirken, "Bu konuda hazırlanan raporlara karşın şimdiye kadar birşey yapılmamış. Ama bundan sonra bu konuda çok dikkatli olacağız ve kararlılıkla mücadele edeceğiz" diye konuştu.
MGK toplantılarına ilk kez katılan MHP lideri Devlet Bahçeli'nin toplantı süresince sessiz kalarak dinlediği ve not aldığı öğrenildi. Toplantıdan sonra MGK bildirisinde de, başta irticai faaliyetler olmak üzere terör ve organize suç örgütlerine karşı yürütülen mücadelenin tedbirlerin daha da arttırılarak tavizsiz sürdürülmesi, bu konudaki yasal düzenlemelerin bir an önce gerçekleştirilmesinin kararlaştırıldığı açıklandı.
Mahmut BULUT
Savcı: Özür dilemekle bitmez
ANKARA DGM Cumhuriyet Savcısı Nuh Mete Yüksel, hakkında soruşturma yürüttüğü Fethullah Gülen'in özür dilemesinin, soruşturmayı etkilemeyeceğini söyledi.
Yüksel, Abdurrahman Dilipak'ın bir TV programında yayınlanan Atatürk'e iftira ve hakaretler içeren sözlerinin yer aldığı kaseti ise inceleyeceğini kaydetti.
Dilipak'a suç duyurusu
İstanbul DGM Başsavcılığı da Dilipak hakkında dün Şişli Cumhuriyet Başsavcılığı'na ihbarda bulundu. Konuya ilişkin gazetelerde yer alan haber kupürlerini de göndererek "ihbar niteliğinde uyarı" amacıyla soruşturma başlatılmasını isteyen Başsavcılığı'n, işlenen suçun kendi görev alanına girmemesi nedeniyle böyle bir yöntem izlediği öğrenildi.
MHP'li Köse: Hoca'ya hançer
MHP Grup Başkan Vekili İsmail Köse, Fethullah Gülen'e sahip çıktı. Köse, dün Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, "İnanan kitleleri rahatsız etmemeliyiz" uyarısında bulundu. Yzde 99'u Müslüman olan insanlara hizmette bulunmuş kişilere bulaşmamak gerektiğini söyleyen Köse, şöyle devam etti: "Türkiye şu anda bir kör döğüşüne girdi. Şu anda kör döğüşünü yapanlar dün Hoca'nın arkasında kuyruğa girmiş insanlardı. Hocaefendi'yi Türkiye'nin yetiştirdiği en önemli din adamı olarak lanse ediyorlardı. Şimdi onlar maalesef Hoca'yı sırtından hançerliyorlar."
"Yargısız infazlara hayır diyoruz" diyen Köse, sözlerini şöyle tamamladı:
"Türkiye'nin gündemi İnşallah süratle değişecek, her şey yerine oturacaktır. Ben hemşerim de olan Hocamızın devletimize, milletimize, cumhuriyetimize, askerimize düşman olacağını zannetmiyorum. Bir haksızlık var. Bu haksızlığın giderilmesi için gerekli araştırmalar, incelemeler yapılacaktır."
Kutan: Özür değil tevazu
FP lideri Recai Kutan, Fethullah Gülen için "bir din adamı, hem de böylesine fevkalade mütevazi, nefsini çok geri plana atmış olan insanın uslübu var" dedi. Gülen'in uslubunu "normal uslüp ile değerlendirilmesi halinde fevkalade yanlış hükümlere varılacağını" ifade eden Kutan, şöyle dedi:
"Nitekim gazete manşetinde (Fethulluh Hoca özür diledi) diye yazılmış. İşte hep bu hatadan ileri geliyor. Böylesine fevkalade mütevazı, neredeyse nefsini ayaklar altına almış birinin uslubunu, o gazetenin sayfasını düzenleyen adamın uslubü ile değerlendirirseniz, bu netice çıkar. O, tam mahfiyatkar bir insan olarak, (Yaptığım birşey varsa özür dilerim) diyor. Bu öyle bir din adamının uslübudur. (Tamam, suçunu itiraf etti) diye değerlendirme yaparsanız, fevkalade yanlış olur. Bu inceliğe dikkat etmiyoruz. Aslında dikkat etmeyenlerin başında da Fethullah Gülen Hocaefendi var. Yani Türkiye'nin şartlarını çok iyi bilmesi lazım. kendi üslubu ile konuştumu böyle neticeler çıkıyor. Bu özür değil bir tevazu gösterisidir."
Kutan, şöyle devam etti:
"MGK için erken"
"Ortada bir iddia vardır. Devletin bu işlerden sorumlu olan kurumları vardır. Savcılık meseleyi inceler, yargı bir değerlendirme yapar... Elimizde daha tam kesinleşmiş delliler yok. Bu bantların montaj olup olmadığı da belli değil. Fethullah Gülen ABD'den yaptığı açıklamada, bu kasetlerde bazı yanlış intiba uyandıracak düzenlemeler yapıldığını söyledi. Onun için bu mesele normal yargı yolundan incelenip değerlendirilmelidir ve bana göre MGK'ya intikal için vakit daha erkendir."
Kutan, Cumhurbaşkanı Demirel'in tavrı konusunda ise "Onu doğrusu değerlendiremiyoruz. Demirel her vesilede (ben kuralların adamıyım) diyor. Bu işte kuralın ne olduğu da belli. Bu işte hüküm çıkarma yargının yetkisindedir" karşılığını verdi.
|
Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır
|