kapat

22.06.1999
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
micro
Siber Haber
L E I T Z
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
Bayan Sabah
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
Hazırlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 1999
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Kutan: Önemli hadiseler oluyor
FP lideri, "Meseleye sadece Gülen meselesi olarak bakmamak, enine boyuna incelemek lazım" dedi

FP lideri Recai Kutan, Fethulah Gülen konusunda "Meseleye sadece Fethullah Gülen meselesi olarak bakmamak lazım. Türkiye'nin içinde bulunduğu durumun çok enine boyuna incelenmesi lazım. Türkiye'de çok önemli hadiseler ceryan ediyor" dedi.

Grup toplantısında bu konuyu değerlendireceğini söyleyen Kutan, bir gazetecinin "Yani bu olay bir komplo mu diyorsunuz?" şeklindeki sorusuna da "Onu da söylemiyorum tersini de söylemiyorum" yanıtını verdi. Kutan bir gazetecinin, FP Grup Başkan Vekili Bülent Arınç'ın, Gülen hakkında söylediği "Pırıl pırıl bir insan" sözüne dikkat çekmesi üzerine de, "Bülent Arınç Bey, zannediyorum çok uzun senelerden beri Fethullah Gülen Hoca Efendi'yi tanıyor. Kanaati o istikametteymiş" yanıtını verdi.

MÜSİAD Genel Başkanı Ali Bayramoğlu da, Kutan'ı ziyareti sırasında gazetecilerin soruları üzerine, ekonominin çöküntüye girdiği bir noktada spekülatif haberlerle toplumun başka mecralara çekildiğini savundu, "Gülen'in ekranlara yansıyan sözleri kendisini bağlıyor" dedi. Son 2 yıl içerisinde İslami kimliği haiz kişilere karşı çok ciddi hareketlerin bulunduğunu iddia eden Bayramoğlu, "Bir Müslüman, Müslüman gibi yaşamak istiyorsa bırakın yaşasın" diye konuştu.

"Hoca'nın etkisi iddia edildiği gibi olsaydı.."
KUTAN bir gazetecinin, "Erbakan'ın FP'ye müdahale ettiği iddialarını nasıl değerlendiriyorsunuz?" diye sorması üzerine, şöyle konuştu: "O gün Meclis'te müzakere edilmesi sözkonusu olan konu, büyük ölçüde Erbakan'ın şahsını ilgilendiriyordu. O itibarla her vatandaş gibi Erbakan'ın da Meclis'te bu meselelerin görüşülüp halen siyasi yasağının kalkması istikametinde teşebbüste bulunmasından daha doğal birşey göremiyorum. Parti üzerinde etkisi, iddia edildiği gibi olsaydı o vakit Hatipoğlu'nun vereceği cevap şu olacaktı: (Hay hay. Başüstüne. Hemen bunu yapalım)... Halbuki bakıyorsunuz ki Hatipoğlu, sonuna kadar (Hayır. Bu istikamette hareket etmem mümkün değil) diyor. Kimse bizden vefasızlık beklemesin. 30 yıl müştereken mücadele vermiş olduğumuz bir zatla elbette kalbi ilişkilerimiz devam eder. Yani, işin bir insani boyutu vardır bir de hukuki boyutu vardır. İnsani boyut; evet, hiç inkar etmiyoruz. Ama hukuki boyut; partiyi kimin yönettiği bellidir."


Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır