kapat

22.06.1999
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
micro
Siber Haber
L E I T Z
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
Bayan Sabah
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
Hazırlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 1999
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
O bir masal prensesi...
Fransa'nın ve dünyanın en güzel mankeni, efsanelerin yerini doldurmaya aday mistik bir güzel; Laetitia Casta. Korsika sahillerinde keşfedildikten sonra, peri masallarını andıran tesadüfler sonucu kendini moda dünyasının başkenti Paris'te bulmuş...

Manken olmak için gereken tüm özelliklere sahip: Mavi gözler, kestane saçlar ve mükemmel ölçüler. Madison Ajansı'na bağlı olarak üç yıldır mankenlik yapan Laetitia Casta, 1993 yılında henüz 15 yaşındayken Korsika'nın Lumio plajında keşfedilmiş. Güzel olduğu kadar saf ve zeki...

Zirveye yerleşmek için hiç çaba göstermemiş, magazin basını ve tanınmış moda dergileri onu kapak yapabilmek için birbirleriyle yarışmışlar adeta. Ardı arkası kesilmeyen teklifler almış. Ama o yalnızca birini kabul etmiş. Gerard Depardieu ile başrolünü paylaştığı "Asterix et Obelix Contre Cesar" (Asterix ve Obelix Sezar'a Karşı) filminde "Falbala" rolünü başarıyla oynamış. Laetitia'nın "Elle" ve "Paris Match" dergilerinde yayınlanan röportajlardan bir derleme yaptık. Onu yakından tanımaya ne dersiniz?

"Dişlerime dokundurtmam"
Daha 18 yaşındayken "Elle", "Vogue", "Marie Claire" gibi dünyaca ünlü dergilere kapak oldun. Bu başarıyı neye borçlusun?

1993 yılının Ağustos ayıydı. Yaz tatilimizi Korsika'da geçiriyorduk. Kız kardeşimle plajda oynarken bir fotoğrafçı beni farketmiş ve Madison Ajansı'ndan Anne, ailem ile görüşüp beni ajansına almayı teklif etmiş. Aradan üç hafta geçmemişti ki Anne bize Paris'te randevu verdi. Daha önce mankenlik hakkında hiçbir fikrim yoktu. Bu konudaki tüm bilgim Claudia Schiffer'ın resimleriyle Naomi ve Cindy Crawford hakkında duyduklarımdan ibaretti. Hiçbir zaman manken olmayı düşünmemiştim. Mankenliğe başladığım ilk günlerde dişlerimi düzelttirmemi söylediler. Bunu kesinlikle kabul etmedim ve dişlerime dokundurtmadım.

Her gün İngilizce dersi
Bu mesleğin senin için en uygun meslek olduğunu ne zaman anladın?

Hiçbir zaman soru sormadım. Her şey doğal olarak gelişti. Kendi kendime bazen "Bu işi yapıyorum, çünkü bundan zevk alıyorum" dediğim oluyor. Sık sık seyahat ediyorum, zevkli bir hayatım var ve ilginç kişilerle tanışıyorum.

Çok kısa bir sürede İngilizce öğrendin. Mesleğin açısından ne kadar yararlı oldu?

Üç yıl önce tek bir kelime bile İngilizce bilmiyordum. Bu dili öğrenmek için çok değişik bir yöntem uyguladım. İngilizce öğretmenim, beni her gün arayarak bir saat telefonda konuşuyordu. Ayrıca New York'ta kısa süre yaşamak da ana dilim gibi İngilizce öğrenmeme sebep oldu. New York'un hızlı hayatına çok kolay adapte oldum. Enerji dolu bir şehir. Sinemaya gitmek, Central Park'ta dolaşmak, restoranların teraslarında yemek yemek, alışveriş yapmak, sanat müzelerini ve resim galerilerini gezmek hoşuma gidiyor. Kültür depolamaya ihtiyacım var. Bundan sonraki hedefim İtalyanca öğrenmek. İtalyan edebiyatını ve İtalyan sanatını çok seviyorum.

"Korsikalı olmaktan gurur duyuyorum"
Beş yıldan bu yana bu mesleğin içindesin, seni en çok etkileyen şey nedir?

Birçok ülkeye seyahat ettim, farklı insanlarla tanıştım. Hiçbir şeyleri olmayan, buna rağmen yürekleri sevgi dolu, mükemmel kişiler tanıdım. Her zaman basit şeylerle mutlu olmayı bildim. Güneşin batışı, güzel bir manzara, aile arasında yenen bir yemek beni mutlu etmeye yeter de artar bile. Calvi'deyken denizde, bir balıkçı teknesinde birkaç saat geçirmiştim. Gökyüzü, su ve sessizlikten başka bir şey yoktu. Herşey o kadar güzeldi ki, kim olduğumu bile unuttum. Dönüşte balıkçı bana bir kolye hediye etti ve o kolyeyi Korsika madalyonumun yanına taktım. Korsikalı olmaktan gurur duyuyorum.

Sence hayatta paranın rolü nedir?

Para her zaman gereklidir. Kim tersini iddia edebilir ki? Ama paradan yararlanmayı bilmek gerekir. Ben ileriki hayatım için şimdilik paramı biriktiriyorum. Bazen bu kadar çok para kazanıyor olmak beni bile şaşırtıyor. Ama mesleğim çok geçici ve geleceğimi düşünmek zorundayım. Hayatın bizim için neler hazırladığını bilemeyiz.

"Geveze bir öğrenciydim!"
Okula devam etmeyi düşünüyor musun?

Okuldayken tiyatro dersleri alıyordum. Buna devam etmek istiyorum. İleride komedyen olarak bir kariyer yapmak isterim. Gerçi okulda hiçbir zaman, çok başarılı bir öğrenci olmadım. Okul defterlerimin üzerinde hep aynı notu okuyabilirdiniz. "Daha iyisini yapabilir. Çok konuşuyor." Derslerde gevezelik etmeme rağmen yine de bir yolunu bulur, sınıfta kalmazdım.

Başarılı bir sporcu, hatta kuşak sahibi bir karateci olduğun doğru mu?

Evet, kahverengi kuşak. Altı yaşındayken annem beni dansa götürmüş, kısa sürede öğretmen beni eve geri yollamış. Ardından ailem tenisi denemiş. Tek bir topa bile vuramamam onları hüsrana uğratsa da yılmamışlar ve beni erkek kardeşimle beraber judo'ya vermişler. Sonunda, bu spora gösterdiğim ilgi onları mutlu etmeye yetti ve tam dokuz yıl boyunca karate yaptım.

Hayallerini neler süslüyor?

Korsika'da bir ev, büyük bir aile, sevdiklerimle beraber yaşamak, özgür olmak...

Bu yaşta bir efsaneye dönüşmek sana ağır geliyor mu?

Bunu bir iltifat olarak kabul ediyorum. Ama bu benim de, diğer insanlar gibi yemek yememi ya da uyumamı engellemiyor.

Yaşıtlarından daha güzel olduğunu düşündün mü hiç?

Hayır, bu tip şeylerle kendimi yormuyorum. Benim yaşlarımda insanlar fizikleriyle ilgilenmezler, her anlarını jean pantolonlar ve t-shirt'lerle geçirirler. Ben Normandiya'da doğdum. Tatillerimi geçirmek için Korsika'da dedemin evine giderdim. Burada zamanınızı ayna karşısından çok, hayran kalacağınız manzaralarıyla doğanın kucağında geçirirsiniz.

* Bu peri masalının daha çok fiziğin üzerine kurulu olması seni rahatsız ediyor mu?

Hayatım fiziğim üzerine değil, benim üzerime kurulu. Güzellik geçicidir. Ufak bir kaza bile onu kaybetmek için yeterlidir. Ve geride sizden hiçbir şey kalmaz. Ya da mükemmel biri, konuşmak için ağzını açtığında, tahammül edilemeyecek kadar aptalsa güzelliği bile bir şey ifade etmez gözünüzde. Bunların hepsi boştur aslında. Benim için önemli olan tek şey mutluluğum. Mutlu olabilmek için ise basit şeylere ihtiyacınız vardır. Bir tebessüm, güzel bir söz ya da bir manzara mesela...

Derleyen: Şelale Öztürk


Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır