|
NECATİ DOĞRU(ndogru@sabah.com.tr
)
|
Mezarlıkta dilenen çocuklar Liseli Volkan'ın feryadı Ve Teknoloji Kongresi...
Adana'da Asri Mezarlık'ta "Hayırdır abla...Bir hayır yap abla...Ölüne rahmet abla..." diye su satmaya çalışan ne kadar da çok çocuk var. Çeşmeden doldurdukları suyu, mezarlığa ölülerini ziyarete gelmiş olanlara satmaya çalışıyorlar.
Bir ordu halinde koşuyorlar.
Ellerinde paslı tenekeler...
Plastik su bidonları...
15-20 çocuk birden...
Bir ordu halinde...
Bu çocuklar, ölüsüyle başbaşa kalmak için mezarlığa gelenlerin manevi iklimine sığınarak su satar gibi yapıp, dileniyorlar. Su satan çocuklar 3-5 kuruş paralarını aldıktan sonra, mezar başına yine bir ordu halinde büyükler üşüşüyor. Ellerini havaya açıp, "rahmetli için bir fatiha..." diye dua etme taklidi yapıyorlar ya da duaları yalan yanlış okumaya başlıyorlar. Ve mezar sahibinden kendilerine "gönlünden ne koparsa" birşeyler vermesini bekliyorlar.
Mezar suyu dilenciliği...
Ölüye fatiha duacılığı...
Çocuklar dara düşmüş ailelerine katkı yapabilmek için mezarlıklarda onurlarını gömüyorlar.
Bir ordu halinde...
***
Adana'da, İstanbul'da, İzmir'de, doğuda, batıda, güneyde kuzeyde her geçen yıl daha fazla çocuk, mezarlıklarda ölü sahiplerinin acıma hissi avcılığına sürülüyorlar. Liseli Volkan da işte 5 günden beri ATV'de Ali Kırca'ya bütün Türkiye duysun istediği için "Uyanın..." diye feryat ediyor. Liseli Volkan Aksu, babasının işinden ötürü onunla birlikte Ege'den Akdeniz'e, Güneydoğu'dan Trakya'ya gezdiği her yerde güzel şeyler görmek istiyor, yaşamak istiyor, duymak, hissetmek istiyor. Göremeyince de "çirkinlikleri kazıyalım..." çağrısı yapıyor. Liseli Volkan, soruyor: "Bizim enerjimiz sonsuz, siz büyükler, ülkeyi yönetenler, toplumu yönlendirenler bizim bu enerjimizi güzellik üretmeye kanalize etmek için ne yapıyorsunuz?"
Evet ne yapıyorlar?
Ülke genelinden yılda toplanan 60 milyar dolarlık vergiyi nasıl, nerelerde, hangi amaç için kullanıyorlar? Bir yılda toplanan verginin ne kadarı "İlkokul'a giden Volkanlar'ı, liseli Volkanlar'ı, üniversiteli Volkanlar'ı..." Dünya ölçüsünde yaratıcı bir insan yapabilmek için harcıyorlar? Volkan haklı olarak, öfkeyle soruyor: Hem paramızı israf ediyorsunuz, hem hiç bir paranın satın alamayacağı geleceğimizi yok ediyorsunuz. Mezarlıklarda küçücük yaşta onursuzlaşan bir nesil yetiştirmekten utanmıyor, Volkan gibi liselere gidebilme şansını elde etmiş öğrencileri, liseyi bitirip üniversiteye girme şansını elde etmişleri ve üniversiteden mezun olup, kamuda ya da özel sektörde iş bulmuşları, çağı yakalamak için yönlendiremiyorsunuz.
Volkan gerçeği söylüyor...
***
1 Haziran'da İstanbul'da toplanacak Teknoloji Kongresi'nde de Volkan'ın söylediklerine paralel görüşler dile getirilecek. Bu Kongre'yi TÜBİTAK, TTGV, TÜSİAD ortaklaşa düzenlendiler. Kongre için hazırlanan metinleri okudum: Türkiye'nin en önemli sorununun "Teknolojiyi kullanmak değil, teknolojiyi üretmek" olduğunun altı çiziliyor.
Uzmanlar uyarıyorlar:
Bugün dünyada ürünlerin yenilenme ömrü (modası) çok kısaldı. Örneğin bir bilgisayar, bir otomobil, bir dokuma makinası, bir cep telefonu yeni bir teknoloji ile çıkıyor, 6 ay sonra bu teknoloji demode oluyor, yenileniyor. Bu yüzden Türkiye insanı, üretilmiş ana teknolojilere ilaveten yenilik yaparak gelişmiş ülkelerle arasını kapatabilir.
Bu şansı var...
Potansiyeli de var...
Fakat Türkiye'nin bu şansını kullanabilmesi için lisede okuyan Volkanlar'ını "ezberci, dolma, yığma eğitimden, yaratıcı eğitime" geçirmesi ve özel sektör firmalarını bu yönde çalışmaya zorlaması, devleti de yılda topladığı 60 milyar dolarlık vergiyi doğru yerlerde, yaratıcı üretim için harcaması gerekiyor.
Liseli Volkan...
Güzel şeyler görmek istiyor...
Çirkinliği kazımak istiyor...
İstemesin mi?
|
|
Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır
|