Merve Safa Kavakçı. Aslında onu, 2 Mayıs'tan önce tanıdı Türkiye. Ama üzerinde durmadı, şöyle bir gördü geçti. "Türbanını çıkarır mı çıkarmaz mı" diye kısa soluklu bir tartışma yapıldı, o kadar. Ardından milletveki seçildi. Bu kez tartışma, "Yemin eder mi edemez mi"ydi. Meclis'teki andiçme sırasında Genel Kurul Salonu'na türbanıyla girince olanlar oldu, yer yerinden oynadı. Karşısında ve yanında olanlar öylesine gürültü çıkardılar ki, bütün Türkiye onunla yatıp onunla kalktı uzunca bir süre. O günlerden akılda kalan en çarpıcı söz Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'den geldi: "Ajan, provokatör."

Milletvekilliği başvurusunun ardından Amerika'ya gidip, yemin ettiği ve ABD vatandaşı olduğu ortaya çıkınca Bakanlar Kurulu Kararı ile vatandaşlıktan çıkarıldı. Şimdi ise milletvekilliği tartışılıyor. Çıkarılacak mı, çıkarılmayacak mı diye.

Onun da kararını türbanıyla girip "deprem" yarattığı Meclis verecek.

Yarattığı "deprem" üzerine özel televizyon kanallarında kendini savunan "canlı" bağlantılar yaptı yapmasına da, vatandaşlıktan çıkarıldıktan sonra ne diyeceğini kimse bilmiyordu. Artık Türk vatandaşı olmayan Merve Kavakçı, ilk olarak Aktüel'e konuştu. Kavakçı, Aktüel'den Balçiçek İlter'in sorularını yanıtlarken konu, çocuklarını okula götürürken ilkokul öğrencilerinin kendilerini "yuhalamalarına" gelince kendini tutamayarak hüngür hüngür ağlamaya başladı. İşte Merve Kavakçı röportajından birkaç başlık...

Milletvekili olmanız için önemli bir ismin teklif getirmesi söz konusu mu? Örneğin Erbakan?
- Hiçbir zaman Erbakan ile bu doğrultuda görüşmem olmadı.

Aydın olmaktan bahsediyorsunuz. Görücü usülü, aydın kadın imajına ne kadar uygun?
- Uygun değil ama oldu işte.

Nesrin Ünal için ne düşünüyorsunuz?
- Hiçbir şey. Nesrin Hanım "milletine devletine bağlı cic kız" oldu, Merve de "başı bağlı kötü ajan provakatör." Saygı duyuyorum, ne diyeyim.

Çocuklarınızı okula götürürken arkadaşları sizin aleyhinize slogan attı. O gün orada ne oldu?
- Bir gün önce okula gitmemişlerdi. Gazeteciler okulda herkesi sorguya çekmiş, panodan çocuklarımın resimlerin çalmışlar. Ertesi gün çocukları okula götürdüm. Tavırlar inanılmazdı. Kendi çocuklarıma mı yoksa o slogan atanlara mı üzüleyim bilemedim... (Ağlıyor)

Peki ne yaptınız?
- Ne yapabilirim ki? Çaresizce etrafıma bakıyorum. Meclis'te herkes "dışarı" diye bağırırken bile kendimi bu kadar kötü hissetmemiştim.

Bundan sonra ne olacak?
- İstifa etmeyeceğim ama bir uzlaşma getirirlerse geri çevirmem.

Ne gibi?
- İsterlerse başörtüsü, isterlerse yemeni takarım, çünkü ben ajan falan değilim.

"İstiyorsanız bırakayım"
Hukuki bir sorunu olmadığını söyleyen Oya Akgönenç: Partiyi zorda kalacaksa bırakırım

FP Ankara Milletvekili Oya Akgönenç Muğisuddin, partili milletvekillerine ABD vatandaşı olduğu iddialarıyla ilgili bilgi verirken ağlamaklı olduğu öğrenildi. Akgönenç FP'lilere, "Eğer arzu ederseniz, çekip giderim" dedi. Ancak Genel Başkanı Recai Kutan, "Hiçbir hukuk dışı durum yok" diyerek, Akgönenç'e teselli verdi. Akgönenç milletvekillerine şunları söyledi:

"Eşimden dolayı Amerikan vatandaşlığına geçmiştim ama Türk vatandaşlığım sürdü. Rahmetli babam hukukçu olduğu için benim adıma hem ABD'lilere dilekçe yazdı hem de Türk vatandaşlığımın sürmesi için Türk makamlarına başvurdu. Gayri hukuki hiçbir işlem yoktur. Ama eğer partimi zor durumda bırakacaksam, arzu ederseniz giderim."

Türküm, vatandaşım...
Grup'ta milletvekillerine bilgi verdikten sonra tek başına bir basın toplantısı düzenleyen Akgönenç, hazırladığı metni okudu. Bir kaç soruyu yanıtlayan Akgönenç, diğer soruları tüm ısrarlara rağmen yanıtlamadı. Konuşmasına, "Ben hiçbir zaman Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığından ayrılmadım. Doğduğum günden beri bugüne kadar Türk vatandaşı olmaktan gurur duymaktayım. Türküm ve Türk vatandaşıyım" dedi.

"18 yıl gibi bir süre ABD'de yaşadım" diyen Akgönenç konuşmasına, "Bu yıllarda kanunların bahşettiği bütün hukuki haklardan faydalanmış bulunmaktayım. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin vatandaşlık politikalarına aykırı hiçbir davranış içinde bulunmadım" diye devam etti.

Beyin gücü
FP'li Oya Akgönenç, Çukurova Üniversitesi'nde "ABD vatandaşlığı" kimliğini kullanarak işlem yapılması konusunda da şunları söyledi:

"Yurtdışındaki beyin gücünü Türkiye'ye çekmek için özellikle sayın Turgut Özal zamanında çeşitli kanunlar çıkartılmış ve teşvikler uygulanmaya konmuştur. İşte bu kapsamda Çukurova Üniversitesi'nde görev aldım. O dönemde aldığım ücretle ilgili olarak herşey üniversite ve YÖK onayıyla gerçekleştirilmiştir."

Geçmişi araştırılıyor
Bu arada Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığı, Akgönenç'in yurda giriş-çıkış tarihleri ve aldığı pasaportlarla, hangi ülkelere gittiğini tek tek araştırdı. Diğer istihbarat birimlerinin de aynı çalışma içinde olduğunu belirten yetkililer, halen devam edilen incelemede Akgönenç'in son 20 yıldaki tüm irtibatlarının mercek altına alınarak bir dosya hazırlanacağı öğrenildi.

Gitti 'green card'
Washington - FP milletvekili Oya Akgönenç'in 'milletvekili yemini' etmesi nedeniyle Amerikan vatandaşlığından atılması yani sahip olduğu "yeşil kart"ı (green card) kaptırması gündeme geldi.

Amerikalı yetkililer bu iddialarına, 1985'deki bir olayı dayanak gösteriyorlar. New York doğumlu Hahambaşı Meir Kahane, İsrail Parlamentosu'nda milletvekili yemin edince, Amerikan vatandaşlığından çıkarılmıştı. Brooklyn doğumlu ve çifte vatandaşlığa sahip olan Kahane, Amerikan yasalarına göre bir başka ülkeye bağlılık yemini ettiği ve o ülkenin vatandaşlığını gerektiren bir görev aldığı gerekçesiyle vatandaşlıktan atılmıştı.

Bu yasa nedeniyle Amerikalılar'ın, bir başka ülkede görev yapmadan önce Amerika Dışişleri Bakanlığı'ndan izin almak için başvuruda bulunması gerekiyor. Bu arada, Merve Kavakçı'nın Türk vatandaşlıktan çıkarılma işleminin usulüne ve yasalara uygun bir şekilde gerçekleştirildiği gerekçesiyle Türkiye'yi tebrik etti.

Hoca'sıyla Almanya'ya gidiyor
Almanya'da Cumartesi günü başlayacak olan İslam Toplulukları Milli Görüş Teşkilatı 5. Genel Kurulu Barış ve Kutlama şenlikleri Ankara'da gerginlik yarattı. Necmettin Erbakan'ın kapanış konuşmasını yapacağı toplantıya, Merve Kavakçı'nın da "onur konuğu" olarak katılması bekleniyor. Toplantıya, Almanya'da kaçak olarak yaşayan kapatılan RP'nin eski milletvekili Şevki Yılmaz'ın katımının son anda engellendiği öğrenildi.

Milli Görüş'ün Almanya'da Türkiye'ye yönelik bölücü faaliyet yürüttüğü için yasaklanmasını bir kez daha talep eden Türkiye'ye "Milli Görüş Alman kanunlarına göre kurulmuş yasal bir dernektir" yanıtı verildi. Erbakan, toplantı için bugün Almanya'ya gidiyor. Cumartesi günü başlayacak ve iki gün sürecek olan Konferansın ağırlıklı gündem maddesini türban konusunun oluşturduğu öğrenildi. Kavakçı'nın "onur konuğu" olarak katılmasının beklendiği toplantıda Türkiye'de türbana yönelik takınılan tavrın kınanacağı ve bu konunun bir "insan hakları" meselesi olduğuna vurgu yapılacağı öğrenildi. Toplantının kapanış konuşmasını ise Erbakan'ın yapacağı belirtildi.