Banka mı paylaşacaklar? Program mı yapacaklar?
En fazla oyu aldığı için hükümeti kurmakla görevlendirilen Bülent Ecevit, bugün turlara başlıyor. Önce ülkenin ikinci büyük partisi MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile görüşecek. Ülkenin üçüncü büyük partisi FP'nin Genel Başkanı Recai Kutan'ı da atlamayacak, onunla da görüşecek.
Sonra da diğerleri...
Yeni hükümetimizin ana iskeleti bu görüşmelerin ibriğinden süzülerek çıkan "kan ve doku uyumu" arayışlarıyla çatılacak.
Önce hangisi denenecek?
Bilmiyoruz...
Fakat en güçlü ihtimal:
DSP-MHP-ANAP gözüküyor...
Bu ihtimal ortaya çıkarsa acaba 3 lider ne yapacaklar?
Çok korkarım...!
Eski filmi oynayacaklar...
- Şu bakanlığı sen al...
- Bu bakanlığı bana ver...
- Öbür bakanlığı ona sun...
Diye paylaşma yapacaklar.
Ve ödüm patlıyor:
Sonra da bankalara saldıracaklar. Hatırlayınız, Mesut Yılmaz, Bülent Ecevit, Hüsamettin Cindoruk hükümet kurma pazarlığına girdikleri zaman önce devlet bankalarını aralarında üleşmişlerdi. Üstelik bu üç liderin üçü de seçimlerde halka "hükümet kurarsak devlet bankalarını özelleştireceğiz..." sözü vererek oy alıp gelmişlerdi.
***
Ziraat'i Yılmaz alsın..
Halk'ı Ecevit'e verelim...
Emlak'ı Cindoruk kullansın...
O dönem kurulan koalisyonun üçüncü ortağı Hüsamettin Cindoruk'un partisi DTP, Emlak Bankası'nın bağlandığı kendi bakanı Refaiddin Şahin'i "Bankadan partimizin mensuplarına kredi vermiyor, ellerine kart verip gönderdiğimiz bizim partilileri işe koymuyor, bankayı soydurmuyor..." gerekçesiyle siyasi linç etmeye kalkmışlardı. DTP, kendi partisinin bakanı olan Refaiddin Şahin'i, bakanlıktan alması için öbür partinin başkanı Başbakan Mesut Yılmaz'ı "At bizim bakanımızı hükümetten, yoksa ortaklığı bozarız..." diye şark usülu şantajcılıkla etkilemeye çalışmıştı.
Büyük rezalet olmuştu...
Ve bu büyük utanmazlığa...
Seçimlerde halkın tokadı çok müthiş olmuştu. Son seçimlerde 31 milyon insan geçerli oy kullandı. Ancak bunların ancak 179 bini (Yani yüzde 1 bile değil yüzde 0,57'si) DTP'ye oy vermişti.
***
Çok korkarım!
Ecevit ile Bahçeli, yeni hükümeti kurarken; "bakanlık paylaşma ve banka üleşme" yi ana hedef olarak alacaklar. Türkiye'nin önünü açacak bir programın etrafında birleşmeyi hiç düşünmeyecekler. Oysa bu kez Ankara'dan umutlu olacak, beyaz bir sayfa açacak ve karamsarlığı yırtıp atacak umutlu haberler bekliyoruz...
Enflasyonla mücadele...
Yoklukla mücadele...
Yolsuzlukla mücadele...
Kof devlet yapısını düzeltme, kof bankacılık sistemini onarma, kof SSK sistemini tamir etme, KİT'leri arpalık olmaktan çıkartma, daleverasız, soygunsuz, hilesiz hurdasız ve çok hızlı bir özelleştirme yapma, hem memurun aldığı maaştan memmun olmadığı hem de vatandaşın memurdan aldığı hizmetten mutlu olmadığı bürokratik sistemi adam etme, Türkiye'nin erozyona uğramış dış itibarını onarma, tam demokrasiye geçme, dünya ekonomisi içinde yarışacak bir bütünleşmeye gidebilecek program bekliyoruz..
Bir samimi program...
DSP'yi ve MHP'yi göreceğiz...
Eskiyi mi taklit edecekler?
Bir yenilik mi sergileyecekler?
Banka mı paylaşacaklar?
Program mı yapacaklar?