SABAH Gazetesi
 
   Son Dakika
   Yazarlar
   Günün İçinden
   Ekonomi
   Gündem
   Siyaset
   Dünya
   Spor
   Hava Durumu
   Sarı Sayfalar
   Ana Sayfa
  » Dosyalar
   Teknoloji
   Emlak
   Otomobil
   Detaylı Arama
   Arşiv
   Etkinlikler
   Günaydın
   Televizyon
   Astroloji
   Magazin
   Sağlık
   Cuma
   Cumartesi
   Pazar Sabah
   İşte İnsan
   Sinema
   20. YILA ÖZEL
   Turizm Rehberi
   Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Ayşe Opereti
Gülriz Sururi ile röportaj
Sururi'nin Ayşe Opereti ile tanışması
Muhlis SABAHATTİN (1889-1947)

Sururi'nin Ayşe Opereti ile tanışması

Ayşe Opereti’yle tanışmam, annemin karnındayken sahnede duyduğum ilk melodilerle olmalı. Daha sonra evde mırıldanılan şarkılardan, kulağıma takılıp kalan bazı cümleler hatırlıyorum.

"Gitme Ayşe, gitme Ayşe beni bırakma/Sen İstanbul beylerinin sözüne kanma"gibi.

Bir dönem Operetin Kralı diye anılan Muhlis Sabahattin Bey'in Ayşe Opereti ile ilk tanışmam bu kadar. Seyrettiğimi anlayacak yaşlara geldiğim, 4-5 yaşlarımda artık başka operetler oynanıyordu. 20'li yaşlarımda bir kez daha Ayşe Opereti karşıma çıktı. Babam Lûtfullah Sururi bana operetin notalarını hediye etti ve "Annenin rolünü oynamalısın" dedi. O sırada benim başımda kavak yelleri esiyor. Ayşe Opereti hakkında iki kelimelik bilgimle, hatta hiçbir şey bilmeden "modası geçmiş bir operet" diye düşünebiliyordum.

Ayşe Opereti'yle üçüncü buluşmam

1966 yılında babamın İstanbul Radyosu'nun teklifini değerlendirerek Ayşe Opereti'ni radyofonize etmesiyle oldu. Ve o sırada notaları benden geri aldı. Çok başarılı bir olaydı bu. Ve ben ilk kez dinlediğim bu müziğe âşık oldum. Demek bir dönem ülkemizde böyle bir operet oynanmıştı ve başrol olan Ayşe'yi annem Suzan Lûtfullah, Ahmet'i de babam Lûtfullah Sururi oynamışlardı.

Ben bu radyodaki yayını banda çektirdim, aralıksız dinliyordum. İlerde muhakkak bu opereti oynamalıydım, sahneye koymalıydım. Ama nasıl, ne zaman?

Radyoda 15 dakikalık bir metinle bazen spiker konuyu anlatıyor, bazen oyuncular birkaç replikle sözüm ona oynuyorlar. Daha o gün kesinlikle metnin müziğe lâyık olmadığına karar vermiştim.

Ayşe Opereti'yle dördüncü buluşmam

On yıl kadar önce Muhlis Sabahattin Bey'in varislerini bulup Ayşe Opereti'nin bütün haklarını aldım. Ama artık ortada değil nota, yazılı tek satır yok ve ben Ayşe'yi oynayacak yaşı çoktan gerilerde bırakmıştım. OlsunAyşe muhakkak o muhteşem müziğiyle Türk tiyatro seyircisiyle buluşmalıydı. Bir ara Selim İleri'yle, daha sonra Gökhan Akçura'yla epey didikledik Ayşe'yi ve dolayısıyla Muhlis Sabahattin Bey'i. İkisi de yazmaya yeteri kadar kararlı olmadılar. Bu arada eski plakları bulmak, onları çözmek, eksik şarkıları tamamlamak epey vakit aldı. Bu konuda bana yardımcı olan Cemal Ünlü, Arif Erkin, Sema ve 'ye çok teşekkür borçluyum.

Sonunda 2000 yılında bir gün masa başına oturdum ve yazdım oyunu. İlk başta Muhlis Sabahattin Bey'e çok sadık kalmaya çalıştım. Sonra zaman zaman bazı meslektaşlarımla yaptığım beyin fırtınaları sonucu her şeyi yeniden kurgulamaya, müzikal parçaların verdiği ilhamla yeni bir oyun yazmaya karar verdim. Düzeltmeler, eklemeler son provalara kadar devam etti. Bu nedenle bazı şarkıların sözlerini yeniden yeniden yazdım. Bazılarının sözlerini de günümüz Türkçesine uyarladım.

Ayşe'yle beşinci buluşma

2005 Şubat'ından beri bu opereti Türk tiyatro seyircisine armağan etmek için uğraşmaktayım. Provalara başladığımız 7 Kasım'a kadar Ayşe Opereti'nin ve benim yaşadıklarımız, trajikomik küçük bir kitap olabilir. Ama ne gam! Çünkü ilk günden beri biliyorum ki, Ayşe Türk tiyatro repertuarında bir müzikal olarak klasikleşecek bir eser. Lâyık olduğu yere doğru zamanda doğru insanlarla ulaşacağını biliyordum. Sanırım bugün o gündür.

Yönetmenimiz, müzik direktörümüz, koreografımız, kostüm tasarımcımız, dekor tasarımcımız, ışık tasarımcımız ve oyuncu, dansçı, müzisyen 40 kişi, yapım sorumlum ve görünmeyen onlarca insan bu projeye inandı; hatta yürekten bağlandı. Bizi böyle birbirimize sımsıkı bağlayan, her prova saatimizin coşku içinde, yüzlerimizden tebessüm eksik olmadan geçmesini sağlayan, Muhlis Sabahattin Bey'in ölümsüz melodileridir diye düşünüyorum. Bu kayıp bestecimizi sizlerle yeniden buluşturmanın, onu yeni kuşaklara ulaştırmanın mutluluğunu yaşıyorum.

Ve biliyorum ki, az sonra Ayşe Opereti'nin perdesi yeniden açılınca (Haldun Taner'in Sersem Kocanın Kurnaz Karısı oyununda Tomas Fasulyeciyan'a söylettiği gibi) annem Suzan Lûtfullah, babam Lûtfullah Sururi ile birlikte, Ayşe Opereti'nde oynamış olan Reşit Gürzap, Muammer Karaca, Şevkiye May, Toto Karaca, Ömer Aydın, Avni Dilligil, Beliğ Selönü, Lütfi Ay, Melek Tayfur, Celal Sururi, hatta Maestro Karlo Kapoçelli ve isimlerini maalesef bilemediğim, eski Ayşe Opereti'ne emeği geçen bütün öteki oyuncular bu tiyatro salonunun bir yerlerinde olacaklar. Belki sofitadan, belki kulislerdeki kumaş kıvrımlarının arasından Ayşe'yi izleyecekler. Ve diyecekler ki, "Bir sanatçı ismi anıldığı sürece ölmez. Bu gece biz de sizlerle birlikte Ayşe'de yeniden hayat buluyoruz". Az sonra Muhlis Bey piyanonun kapağını kaldıracak, o uzun parmaklarını tuşlara değdirecek ve ölümünden 59 yıl sonra Ayşe Opereti'yle yeniden yaşamaya başlayacak.

Gülriz Sururi


DERLENEN HABERLER
Tüm Ayşeler'e özel indirim!
Tüm Ayşeler'e özel indirim!
Gülriz Sururi'nin yeniden yazdığı Ayşe Opereti, 20 Ocak'ta 'perde' dedi. Ünlü operet, müzikaller dönemini yeniden başlatacak. Operet Kralı olarak bilinen Muhlis Sabahattin'in başyapıtı...devamı
Gülriz Sururi'nin hayali gerçek oldu
Gülriz Sururi'nin hayali gerçek oldu
Usta tiyatrocu Gülriz Sururi tarafından yeniden yazılan; Muhlis Sebahattin'in ölümsüz eseri 'Ayşe Opereti'nin galası, önceki akşam Mustafa Kemal Kültür Kerkezi'nde yapıldı. Ünlü isimlerin...devamı


Kar etkisini artıracak
İstanbul'da kar yağışı ve elverişsiz hava koşulları hayatı olumsuz yönde etkilemeye devam ediyor. Sabah...
İki kazak giyin
Doğalgaz krizi sanayide şimdilik atlatıldı... Ancak Topbaş, halkı tasarrufa çağırdı: Radyatörü...
Üç kişi donarak öldü
Kayseri, Ağrı ve Denizli'de 3 kişi donarak öldü. Ağrı'da hava sıcaklığı gece eksi 31 derece olarak...
50 soruda öldürücü virüsten korunmanın yolları
Kuş gribiyle ilgili merak ettiğiniz soruları bu konuda Türkiye'nin en uzman doktorlarına danıştık.
Kurban Bayramınız kutlu olsun
10-14 Ocak 2006 tarihleri arasında kutlayacağımız Kurban Bayramı nedeniyle İstanbul Büyükşehir Belediyesi,...
2006’da neler olacak?
Yıldızlar Kraliçesi Filiz Özkol burçların yeniyıl falına baktı. Duygu dolu Balıklar burçlar aleminin belki de...
Irak'ta seçimler
Irak'ta 15 Aralık 2005 tarihinde yapılan genel seçimlerde, 30 Ocak seçimlerine oranla özellikle Sünni...
50 yıllık Türk Ticaret Kanunu değişiyor
1 Ocak 1957'de yürürlüge giren Türk Ticaret Kanunu, yaklaşık 50 yıllık süre içinde, ihtiyaçlar dikkate...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Bilgi ve Yaşam | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu