kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 31 Ağustos 2008, Pazar
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
UMUR TALU
Dipsiz Kuyu

Ulus devlet bölünmez!

Ulus devlet tartışmalarını tartışamamalarını pek anlayamıyorum. Bir kere, pozisyonları karıştırıyorum.
Kendiminki dahil!
Kendimi hem anti-emperyalist sayarım; hem enternasyonalist.
Bir devlete, millete, topluma, halka, topluluğa başkasının tahakkümünden; askeri, ekonomik ve kültürel dayatmasından da hoşlanmam...
Bir devletin, bir gücün (iktidar, ordu, iş dünyası; bir etnik, dini kuvvet) "içeride" dayatma yapmasından da.
Ulusal ve uluslararası ölçekte insanların, toplulukların, toplumların dayanışmasından da; her birinin özgün renklerini, kültürünü, dilini, inancını koruyabilmesinden de yanayım...
"Dışlayıcı, kuşatıcı, baskıcı, bastırıcı" milliyetçilik, etnik, dini, ideolojik cemaatçilikten değil.
"Küresel sermaye" nin ezmesi, rehin alması, köleleştirmesi, tek tipleştirmesi de tehdittir; "yerli sermaye" ile "milli devlet"in hukuksuz sömürüsü, köle düzeni, tek tip "milli" zihniyet de.
Sadece ekonomisi, siyaseti değil, ruhu sömürgeleştirilmiş halklar da acı vericidir; "bağımsızlık, ulus devlet, milliyetçilik, ulusalcılık, yabancıyı içişlerine karıştırmamak" maskeleriyle ezen, maddi ve manevi şiddete maruz bırakan "faşizan" lar da acı çektirir. Sözde onlara karşı çıkarken daha beter olanlar da!
Pozisyonları sırf ben karıştırmıyorum ama!
Mesela...
Sittin sene "NATO" denen "küresel askeri otorite" altında, "Brüksel", doğrusu "Washington", en doğrusu "Pentagon" merkezli "emir, komuta, ve dış tehdit salgılaması" algılamasına uymuş kurumda kıdem alanların...
Mesela AB vesilesiyle...
"Brüksel (Strasbourg) merkezli sivil otorite" eleştirisi yapabilmesini anlayamam!
ABD ve İsrail ile "İsrail komutasında" tatbikat yapılırken, silah ABD'den gelir, tank İsrail'de "modernize" edilirken, nasıl bir "küreselleşme"ye karşı olduklarını karıştırırım.
"ABD talimatı" ile darbe yapabilen, "IMF talimatı" ile ekonomik politika uygulayan, "NATO talimatı" uyarınca "millet evlatları"nın bir kısmını "ezilecek düşman" görebilenlerin, ABD emriyle "Darbecilerden kurtulmuş Atina'nın NATO'ya dönüşü"ne okey demiş çizginin "ulus devlet"i nerede başlar, nerede biter, çuvallarım!
"Küresel sermaye" ile Oyak'ta uyak yapanların küreselleşme uyarısını idrak ve takdir etmek isterim!
Tabii ki şuna inanıyorum:
Aidiyetlerimiz var. Kiminin içine doğarız, kimini seçeriz. Bazen seçim değişir, bazen içine doğduklarımız çelişir.
Yakınlıklarımız, ortaklıklarımız, değerlerimiz, "biz" dediklerimiz var.
Kimi çok eskiden akıp geliyor; kimi daha yeni. Kimi karışa dolaşa gelmiş, kimi aynen miras kalmış.
"Ulus devlet" tarihin her devrinde yoktu ve burada icat edilmedi; ama "ulus devlet" fırtınasıyla bu topraklar parçalandı. Balkanlar'dan Kafkaslar'a, Ortadoğu'ya. Çünkü bazı "uluslar" "ulus devlet" olmak (veya yapılmak) istedi. Tarih kitaplarımız o vakaları "tarihi gereklilik" saymıyor; "acı ve ihanet" diye anlatıyor. "Ulus devlet" akımı, bütünleştirmeden önce, "biz"i parçalamıştı hocam!
O küllerden burada "ulus devlet" doğdu.
Ve ona sarıldık. Çünkü bizimdi. Komşumuzundu. Hepimizindi. Öyle bildik, öyle biliriz.
O gün, o koşullarda tanımlandı; bugün o tanıma sığmıyor belki. Belki tanım ona sığmıyor.
Şuna da inanıyorum:
"Demokrasi" de tarihi olarak hala "ulus devlet"e ihtiyaç duyar.
Bir yandan, mağdurların "enternasyonal dayanışması" arzulanır; bir depremde uzanmış yabancı el kardeş sayılır, burada kayıp bir hukuk dışarıdan gelirse safa getirir...
Bir yandan da, toplumsal, sınıfsal mücadele, oy hakkı önce (ve hala) "ulus devlet" içinde mana kazanır. Yoksa, (bugün için) siyaset biter, mücadele tükenir, hayat kurur.
Bize hep "ulus devlet"ten söz edenlerin amir bir kısmı ise işin bu kısmını hiç göstermek istemez. Kiminin "ulus devlet"inde; ulus, devlete tabi olandır; hak isteyen, boyun eğmeyen, imtiyazlara karşı çıkan, eşitlik ve adalet talep edenler değil!
Sık sık "ulus devlet"ten bahsedenleri de anlamak istiyorum.
Belki yanılıyorum ama, şöyle anlıyorum:
1. "Ulus devlet" bölünmez.
2. "Ulus devlet" şöyle ikiye bölünür:
3. Bir, ulus vardır; bir de devlet.
4. Siz ulussunuz, biz devlet!
5. Devlet ulus değildir; ulus devletindir!
6. Ulus devlet esasta devlet ulustur; devlet karşısında esas duruştur!
Siz başka türlü anlamışsınızdır belki.