kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 25 Kasım 2007, Pazar
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
Bu haberin en yeşil belgesi: WWF-Türkiye’nin hazırladığı kuraklık raporunun tamamına ulaşmak için, internet üzerindeki www.wwf.org.tr/fileadmin /files/kuraklik_raporu_ ekim.pdf adresini kullanabilirsiniz.

Yeni bir su krizini önlemek bu raporu okumanıza bağlı!

11.11.2007
WWF-Türkiye'nin hazırladığı Kuraklık: Yeryüzünün Sessiz Felaketi adlı rapor tamamlandı. Türkiye'nin yakın gelecekteki su politikası için hayati veriler içeren ve herkesin okuyabileceği raporda, 'Sulak Alanlar Karnesi' başlığı altında, önemli bilgiler ve çözüm önerilerine de yer veriliyor..
WWF-Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı) Kuraklık: Yeryüzünün Sessiz Felaketi adlı bir rapor hazırladı. Raporda; kuraklığın tanımı, sebepleri, etkileri, Akdeniz Havzası'nda ve Türkiye'de kuraklığın durumu ve WWF-Türkiye'nin çözüm önerileri, ayrıntılı başlıklar halinde veriliyor. Kuraklığın ekonomik, sosyal ve çevresel maliyetlerini sunan rapor, önlem almakla yükümlü kurum ve kuruluşları devreye sokmanın ve artan kuraklık tehlikesi karşısında iyi bir su yönetimi stratejisi oluşturmanın, ne kadar acil bir ihtiyaç olduğunu ortaya koyuyor. Raporda ayrıca, Sulak Alanlar Karnesi başlığı altında Türkiye'deki önemli sulak alanların güncel durumu açıklanıyor. Raporda; Tuz Gölü, Beyşehir Gölü, Sapanca Gölü, Eğirdir Gölü, Bafa Gölü, Uluabat Gölü, Burdur Gölü, Kulu Gölü, Akşehir Gölü, Meke Gölü, Mogan Gölü, Manyas Gölü, Eber Gölü ve Ereğli Sazlıkları su miktarı, su kalitesi, hayat verdiği sektörlerin ne durumda olduğu gibi kriterler göz önüne alınarak değerlendiriliyor ve çözüm önerileri getiriliyor. WWF-Türkiye Alan Koordinatörü Çağrıdeniz Eryılmaz, konuyla ilgili olarak; "Bu yıl yaşadığımız kuraklık göstermiştir ki ülke olarak kuraklıkla mücadele etmeye hazırlıklı değiliz. WWFTürkiye olarak hazırladığımız Kuraklık: Yeryüzünün Sessiz Felaketi adlı raporda, ülkemizin sulak alanlarının durumunu değerlendirdik. Bugüne kadar su kaynaklarının kullanımı ve yönetiminde yapılan hatalara, küresel iklim değişikliğini etkisiyle kuraklık da eklenince, her geçen gün başka bir sulak alanımızı kaybediyoruz. Kuraklığın kronik bir soruna dönüşüp, su krizi halini almaması için bir an evvel su politikalarımızı değiştirmek zorundayız. Suyu kullanan ve yöneten taraflar olarak birlikte çalışmalıyız," diyor.