Malumu ilam

AK Parti MKYK'sından beklediğim sonuç çıktı. Çoğunluk bir adayın, büyük olasılıkla Tayyip Erdoğan'ın adının çıkmasını bekliyordu.
Ben Tayyip Erdoğan'ın 24 Nisan'a kadar bekleyeceğini düşünüyordum.
Öyle oldu.
Zaten Tayyip Erdoğan'da olan "adayı belirleme yetkisi", 8 saate yaklaşan bir toplantı sonrasında yine Tayyip Erdoğan'a verildi.
Başka türlüsü de beklenemezdi zaten.
Erdoğan elindeki yetkiyi paylaştırıyor ama paylaştıkları yetkiyi ona iade etmekle yetiniyorlar.
Belki de doğru bu. Çünkü karar ne yönde olursa olsun, ateşi elinde tutan Erdoğan olacak, başkası değil.
Savaşı kazanan Romalı generale madalya takarlarken cephede ölümüne savaşan askerlerden biri, "Biz savaştık, madalyayı ona takıyorlar" diye yakınmış.
General duyup dönmüş,
"Kaybetseydik seni değil beni asacaklardı" diye.
Bu arada cumhurbaşkanının adının belirlenmesinde yaşanan sıkıntıya çözüm önerileri de var:
"Bekar bir AK Partiliyi cumhurbaşkanı yapsınlar. Böylelikle eşinin başı örtülü birinin çıkmasıyla ilgili sıkıntı ortadan kalkar. Eşinin başı açık bir AK Partilinin çıkmasıyla söylenebilecek 'Korktular' lafı söylenemez. Sorun çözülür."
Keşke bazı sorunları çözmek bu kadar basit olsa.
Aslında belki de bu kadar basit ama en basit çözümlerin en akıllı çözümler olduğu gerçeği siyasetin gerçeği değil.