kapat
   
27 Şubat 2007 Salı
 
SABAH Gazetesi
 
Servislerimiz
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Hincal Uluc @ SABAH
Tel:
0212 3544813
Fax:
0212 3544891
SMS:
HU yaz
boşluk bırak
mesajını yaz
4122'ye gönder
 
Adalet Bakanı gazete okuyor mu?..
Bir "Dost" daha..
Bir kitapta bin kitap!..
Hayal kırıklığı!..
Zor opera, Elektra!..
Tebessüm
Sevdiğim laflar
Bizim duvar

Adalet Bakanı gazete okuyor mu?..

Yağmur gibi yağıyor e-mailler, "Adalet" lafı ettiğim zaman.. Geçen hafta Yasemin bir kez daha fazla mesai yapmak zorunda kaldı, önüme koyduğu koca kitabı hazırlamak için..
Bu yağmur gibi yağan mektuplar ne gösteriyor?..
Türk halkının Adalet duyusunda müthiş bir sarsılma, hatta deprem var.. İnsanlarımız bu ülkede adaletin gerçekleştiğine inanmaz olmuşlar..
Gazetelerin hemen her gün manşetlerine taşıdığı manşetlerin korkunç anlamı bu..
Türkiye'de adalete güven bitmiş!..
Sorumlu kim?..
Özellikle polis kesimince şiddetle desteklenen "Uyum yasaları" yüzünden taşların bağlanıp, köpeklerin serbest bırakılması mı?..
Yani yasaların hatalı, ya da yetersiz oluşu mu?..
Yoksa bizimle yaptığı konuşmada, bizzat altını çizdiği gibi, savcı ve yargıçların uygulamalarındaki yumuşaklık mı?.
Bakın açık söylüyorum.. İşin bu tarafı vatandaşı fazla ilgilendirmiyor.. Vatandaş sebebe değil, sonuca bakıyor ve "Adalet" istiyor..
Peki kimden istiyor?.
Ben diyorum ki, "Adalet Bakanı'ndan istiyor!.."
Sevgili Müdürüm Fatih Altaylı, adalet duyusunun fena halde yara alması konusunda benimle ayni fikirde.. Şok uygulamaları manşete taşıyor, ama diyor ki..
"Adalet Bakanı ne yapsın?.. Yargı bağımsız müdahale edemez.."
Bakanın yargıya müdahalesini kim ister ki?.
Mesele müdahale değil.. Ben ısrarla ayni başlığı atıyor ve ayni soruyu soruyorum..
"Adalet Bakanı gazete okuyor mu?. Hemen her gün, SABAH, Hürriyet, Milliyet, Vatan ve Akşam'ın manşetlerine taşınan ve Adalet duyusunu fena halde yaralayan haberleri görüyor mu?."
Görüyordur mutlak.. Görmemesi mümkün değil. Gazete okumasa bile, haberleri kesip dosya halinde önüne koyuyorlar. Bakıyordur herhalde..
O zaman ikinci sorumu soruyorum.. "Bu haberler, bakan değil, sade bir vatandaş olarak vicdanını rahatsız etmiyor mu?."
Ediyordur.. Tahmin ediyorum.. Çünkü bu konuda tek kelime laf etmiyor..
Üç beş entel bu ülkede Türklüğe hakaretin serbest bırakılması için gürültü yapıyor diye Allahın günü bunu konuşuyor da, Adalet konusunda tek kelime etmiyor. O yüzden tahmin ediyorum, rahatsız olduğunu..
Şimdi zurnanın zırt dediği yere geliyor..
Vatandaş Mehmet rahatsız olursa, bu rahatsızlığını bir türlü açıklamaya çalışır, o kadar.
Gazeteci Hıncal rahatsız olursa, oturur yazar, gündeme getirir.
Adalet Bakanı Çiçek rahatsız olursa, ülkede Adalet'i yürütmenin yasal sorumlusu olduğu için kollarını sıvamak zorundadır. Hele her istediği yasayı çıkaracak, canının istediğini kimseye sormadan Cumhurbaşkanı bile seçecek güçle Meclis'te temsil edilen bir partinin bakanı olarak, yasalarda gerekli değişikliklerin yapılması için harekete geçmelidir. Gerekirse çalışma gurupları kurmalı, Adalet'in gerçekleşmesini önleyen yasaları düzeltmek, eksikleri tamamlamak üzere yeni tasarılar hazırlamalı ve Meclis'e sevk etmeli, bu yasaların çıkmasını sağlamalıdır.
Bunların hangisini yaptı, Cemil Çiçek?.
Tekrar ediyorum.. 3-5 enteli tatmin etmek için 301'i her gün konuşuyor.. Türklüğe hakareti serbest bırakan değişiklikleri yapmaya hazırlandığını durmadan ilan ediyor.. Buna karşılık milyonlarca vatandaşın yok olan Adalet Duyusunu geri getirmek, devletin temeline konan dinamiti patlamadan oradan almak için parmağını oynatmıyor..
Sevgili Fatih, bu çelişkiyi izah edebilir ve hala "Bakan ne yapsın, eli kolu yasalarla bağlı" diyebilir mi?..
Elini bağlayan yasaları çözme gücünde bir bakan için, üstelik..



Bir ülkede 239 suçu olan adam elini kolunu bağlayarak serbestçe dolaşıyorsa eğer..
Bir ülkede marketine giren üç hırsızdan birini tabanca ile vurarak öldüren dükkan sahibi meşru müdafaadan beraat ederken, vurulmayan öteki iki kişi "Suç unsurları oluşmadı" diye serbest bırakılıyorsa.. "Ortada suç yoksa, meşru müdafaa nasıl olur?. Bu adam nasıl ve niye öldü" sorusu kimseyi rahatsız etmiyorsa, o ülkenin Adalet Bakanı'nın geceleri uykularının kaçması gerekmez mi, Fatih?..

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Çocukları sokağa çıkarmak..   / 25-02-2007
 Terbiyeli Maymun Yarışmaları..   / 24-02-2007
 Kendini tüketme Ayşe Arman!..   / 23-02-2007
 Felaket futbolun burnunun ucunda..   / 22-02-2007
 Adalet Bakanı gazete okuyor mu?..   / 21-02-2007
 Bir kaşık suda fırtına!..   / 20-02-2007
 Yalnızlık üzerine çeşitlemeler..   / 18-02-2007
 Gücünü okurlarından alan yazar!..   / 17-02-2007
 Bu ülkede güven yok!.. Peki ya adalet?..   / 16-02-2007
 Yunanistan maçı çok zor görünüyor!..   / 15-02-2007
EMRE AKÖZ
İrtica tehlikesi nasıl yaratıldı?
Doğaya ilişkin...
HINCAL ULUÇ
Adalet Bakanı gazete okuyor mu?..
Yağmur gibi yağıyor...
Herkes hedef tahtasında
Herkes hedef tahtasında
Fenerbahçeliler artık yalnız Zico'yu ve takımı değil; camiayı onlara...
Bulmaca çözüyor rakibi çözemiyor!
Bulmaca çözüyor rakibi çözemiyor!
Beşiktaş'ta futbolcular Tigana'yı yönetime şikayet etti: "Rakipler...
Çankaya adayı 15-16 Nisan'da netleşecek
Başbakan Erdoğan, Köşk adayı açıklama tarihini SABAH'a verdi.
Gül'e 'soykırım' şoku
Temaslarda bulunmak için ABD'ye giden ve 11 Şubat'ta yurda dönen...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Pazar Sabah | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
Bize Ulaşın
   
    Copyright © 2003, 2007 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu