| |
|
|
Çokeşliliği savunan Bakan
"Acaba bugün ne diyecek" diye Kadın ve Aileden Sorumlu Bakan Nimet Çubukçu'yu izliyorum. İzledikçe, dinledikçe Çubukçu'nun o bakanlığın adından ne kadar uzak kaldığını görüyorum. Çubukçu önce Deniz Baykal'a eşi üzerinden "çattı." "Olabilir, siyasi mücadele" dedim. Ama ardından gelen sözler daha da korkunçtu. Önceki gün çıkıp, "Çokeşlilikte neden AKP'nin üzerine geliniyor? Dünyanın her yerinde çokeşlilik var" dedi. Okuyunca inanamadım. Bunu söyleyen "maço" bir erkek bakan olsaydı, herhalde yerden yere vurulurdu ama bunu bir "kadın bakan", üstelik daha vahimi "Kadın ve Aileden Sorumlu" kadın bakan söyledi. Bir kadın, bir bakan, kalkıp çokeşliliği savunuyor, daha beteri "legalize" ediyor, "normalleştiriyor." "Bundan ötesi olmaz" derken, Nimet Çubukçu bir başka "olaya" imza atıyor. Meclis'te bir yasa tasarısı var. Evli kadınları korumak için hazırlanmış bir yasa. Bu yasanın imam nikahlı eşleri ve kumaları da kapsaması için bir önerge veriliyor (Yasal olmayan bir durumla ilgili önerge nasıl veriliyor onu da ayrıca merak ediyorum). Nimet Çubukçu buna da karşı çıkıyor. Ve nikahsız yaşayan kadınların da koruma kapsamına alınmasını engelliyor. Ve işin daha da vahimi bazıları "başı açık ve kadın" diye Nimet Çubukçu'nun Cumhurbaşkanı adayı olmasını savunuyor. Ben kendi payıma söyleyeyim, başı kapalı ama zihni açık birini tercih ederim.
|